HABER

Bize Ulaşın BİZE ULAŞIN

Soru 1: Demokratik açılım süreci nedir? Hangi amaca hizmet etmektedir?

Soru 1: Demokratik açılım süreci nedir? Hangi amaca hizmet etmektedir?

Cevap 1: Milli Birlik ve kardeşlik Projesi, ülkemizin ilerlemesini, kalkınmasını, büyümesini, ulusal ve uluslar arası itibarını yükseltmesini, milletimizin refah ve huzurunun artmasını, kardeşliğimizin pekişmesini engelleyen her sorun alanını çözüm yoluna koymayı hedefliyor. Başka terör meselesi olmak üzere tüm etnik grupların, mezhep gruplarının meselelerini ve ekonomik sorunları ele almayı, bu sorun alanlarında iyileştirmeler yapmayı ve sorunları en aza indirmeyi gaye ediniyor.


Cevap 2: Hayır, Türkiye Cumhuriyeti milleti ve devleti ile bölünmez bir bütündür ve böyle kalacaktır. Demokratik açılım sürecinde bundan taviz verileceği sadece kara bir propagandadan ibarettir. Üniter yapımız etrafında bir tartışma ya da 'tek devlet, tek millet, tek vatan' prensibinden taviz verilmesi asla söz konusu değildir.


Cevap 3: Türkçe resmi dilimizdir ve öyle olmaya da devam edecektir. 'Resmi dil' ile anadil kavramları karıştırılmamalıdır. Resmi dil konusunda bir değişiklik gündemde hiç olmadı, olmayacaktır. Ancak insanların anadillerini öğrenmeleri, öğretmeleri, konuşmaları, müzik yapmaları veya dinlemeleri, farklı dil ve lehçelerde devlet veya özel sektör tarafından radyo ve televizyon yayınları yapılmasının önündeki tüm engeller kaldırılmaktadır. Türkçe aynı zamanda eğitim dilidir ve öyle kalacaktır.


Cevap 4: Demokratikleşme sürecinde en ağır sorun alanı terör ve Kürt meselesi olduğu için başlangıçta basın yayın kuruluşları, yapılan çalışmaları 'Kürt sorunu' olarak nitelediler. Süreç, sadece Kürt meselesi gibi kavramlara indirgenemeyecek kadar geniştir. Nitekim, süreçte Alevi vatandaşlarımızın, azınlık gruplarının sorunları, hatta başta işsizlik olmak üzere ülkemizdeki ekonomik meselelerin çözüm yoluna konulması, minimize edilmesi hedeflenmiştir.


Cevap 5: Yıllardır terörle mücadele eden güvenlik güçleri ve işin uzmanları, sadece askeri ve polisiye tedbirlerle terörün üstesinden gelinemeyeceğini ifade etmişlerdir. Dünyadaki tecrübeler de bunu göstermektedir. Terörle mücadele ekmenin ekonomik, sosyal, kültürel, psikolojik, sosyolojik boyutları vardır. Maalesef geçmiş hükümetler, çoğunlukla meseleyi sadece güvenlik sorunu olarak görmüşlerdir. Terörü besleyen ortamın yok edilmesi, terörün istismar ettiği sorun alanlarını çözüme kavuşturmak, terörizmemücadelenin de olmazsa olmaz gereklerindendir.


Cevap 6: Aksine son 7 yıldır, Doğu ve Güneydoğu'da yaşayan halkımızın hayat standartlarını yükseltmek,ülke genelinde olduğu gibi bireysel hak ve özgürlüklerin kapsamını genişletmek için ekonomik, sosyal ve kültürel birçok gelişme kaydedildi.


Cevap 7: Bölge halkının mutluluğu, refahı, hak ve özgürlüklerinin gözetileceği, farklılıkların zenginlik kabul edileceği, Türkçe'nin dışındaki dillerde yayın dahil kültürel faaliyetlerin yapılabileceği, başta OHAL olmak üzere halkı rahatsız eden uygulamaların kaldırılacağı, terör ve terörle mücadele esnasında zarar gören vatandaşların mağduriyetlerinin giderileceği, terörle baskının karşılıklı olarak birbirinden beslendiği gerçeğinden hareketle baskıların ortadan kaldırılacağı vaat edilmiştir.


Cevap 8: AK Parti programında, 'tek devlet, tek millet, tek vatan ve tek bayrak' prensibi ile özetlenebilecek birçok vurgu mevcuttur. Asayiş mantığına dayalı, bürokratik otoriter devlet anlayışından, uzun vadede sorunların derinleştiği gerçeğinden hareketle kaçınılacağı, çözümlerin hukuk devleti içerisinde aranacağı, farklılıkların tanınıp zenginlik kabul edilirken, ortak paydaların arka plana atılmasının söz konusu olamayacağı AK Parti programında çok net ifadelerle kayıt altına alınmıştır.


Cevap 9: Bu para ile 15 bir adet 24 derslikli okul, 900 adet 400 yataklı tam teşekküllü eğitim ve araştırma hastanesi, 150 adet boğaz köprüsü, 120 adet Atatürk Barajı veya 450 bin kilometre duble yol yapılabilirdi.


Cevap 10: Kırsalda boşalan yerleşim birimlerindeki milyonlarca hektar mera, tarım arazisi atıl olarak kendi haline terk edilmiştir. Yayla yasaklarından dolayı özellikle Doğu ve Güneydoğu Anadolu bölgesindeki küçükbaş hayvan varlığı neredeyse dörtte birlik bir orana düşmüş, bu durum ülkede et ve et ürünlerinin fiyatlarının astronomik olarak artışını tetiklemiştir.


Cevap 11: Evin içi evin dışından önce gelir. Meseleye bu açıdan baktığımız zaman iç barışımız, aynı zamanda küresel ölçekte söz sahibi olmamızın da çok önemli bir destekleyici unsurdur.


Cevap 12: Bu iddianın sahipleri, Türkiye'nin kendi meselelerini kendi gücü ve iradesiyle çözemeyeceğine inananlardır. Bu proje her yönüyle yerli ve milli bir projedir. Milletimiz kendi meselelerini çözebilecek kudrette ve dirayettedir. Siyasi olarak hükümetimizin bu kudret ve dirayete öncülük etmektedir.


Cevap 13: AK Parti hükümeti, hiçbir illegal yapı ya da oluşuma asla taviz vermez. Milletin istifadesinde olmayan hiçbir konuda AK Parti hükümeti adım atmaz. Demokratikleşme alanında atılan adımlar asla ve asla taviz değil, vatandaşlarımıza en tabii ve doğuştan gelen, insan olmaktan kaynaklanan haklarının teslimlidir.


Cevap 14: Bu sürecin muhatabı 72 milyon vatandaşımız, tüm halkımızdır. Hükümetimiz çözüm konusunda söyleyecek sözü olan tüm siyasi partilerin, sivil topluk örgütlerinin, bilim adamlarının, medya mensuplarının ve kanaat önderlerinin kapısını çalmış ve çok önemli destekler almıştır. Ne var ki başta CHP ve MHP olmak üzere bazı siyasi partiler yangına benzin taşımayı tercih etmişlerdir.


Cevap 15: Ağırlaştırılmış müebbet hapis cezasına çarptırılmış olan Abdullah Öcalan'ın affedilmesi veya yeniden yargılanması kesinlikle söz konusu değildir be olamaz. Böyle bir sürecin hukuki olarak gerçekleşmesi de mümkün değildir.


Cevap 16: Bugün ki birlik ve beraberliğimizi şehitlerimizin ve gazilerimizin varlığına borçluyuz. Eğer bu ülkede terör örgütünün çabalarına rağmen bir Türk-Kürt çatışması olmamışsa, bugün üniter bir devlet olarak dünyada saygın bir noktada isek, bu konuda şehitlerimize ve gazilerimize çok şey borçluyuz. Şehitlerimizin ruhu, ülkede daha faza şehit verilmesiyle, daha fazla ölüm yaşanmasıyla, daha fazla ocağa ateş düşmesiyle değil; tam tersine ülkenin huzuru istikrar ve güvenliğe kavuşmasıyla, ölümlerin,
acının, gözyaşının durmasıyla şad olacaktır. Erdoğan'ın 11 Ağustos'ta grup toplantısındaki sözleri: 'Oğlu her ne sebeple hayatını kaybetmiş olursa olsun Yozgat'taki anne ile Hakkari'deki anne oğullarının başında aynı duayı ediyorsa, evladı için Yasin ve Fatiha okuyorsa, cemaat aynı kıbleye dönüyorsa, burada çok ciddi bir yanlış olduğu ortadadır.'


Cevap 17: Terörle mücadele eksiksiz bir şekilde ve tam bir kararlılıkla devam edecek ama eş zamanlı olarak terörü doğuran, besleyen ve terör için istismar zemini olan ekonomik, sosyal, kültürel, psikolojik ve diğer nedenler de ortadan kaldırılacaktır.


Cevap 18: Bugün CHP liderinin AK Parti'yi çok ciddi bir üslupla eleştirdiği birçok konu, bu CHP raporlarında yer almış, savunulmuştur. Örneğin AK Parti herkesin ana dilini konuşması, ana dilini öğrenmesi, ana dilinde yayın yapması gibi en insani hakları savunurken, CHP lideri bunları "bölücülük" olarak suçlamaktadır. Oysa kendi hazırladıkları raporda, "özel okullarda ana dilde eğitim hakkı" dahi bulunmaktadır. CHP çok açık bir tutarsızlık sergilemektedir.


Cevap 19: Geçmiş seçimlerin gerçekleştirildiği koşullar ile sonuçlarını sosyolojik bir tahlile tabi tuttuğumuzda terörün artış gösterdiği dönemlerde MHP'nin oylarında bir artışın meydana geldiği görülmüştür. Türk siyasi tarihinde ciddi bir varlık gösteremeyen MHP, Doğu ve Güneydoğu'daki terörün 90'lı yıllarda iyice tırmanmasıyla 1999 seçimlerinde tarihindeki en yüksek oy oranına ulaşmıştır. MHP ve CHP'nin "birlik ve beraberlik söylemi" görünüşte olumlu görülse de bu iki parti de fiiliyatta inkarcı ve
ayrımcı politikalara sahiptir. Erdoğan'ın 2010 yılı bütçe görüşmelerindeki sözleri: 'Şimdi bakıyorum, DTP'nin uç eleştirilerinin benzerini MHP yapıyor..Her iki tarafın söylemleri bile hükümetin gerçekte ne yaptığını ve ne yapmadığını ortaya koyduğu gibi, hükümetin ne kadar doğru bir yolda olduğunu da gösteriyor'.


Cevap 20: Tüm halkımızı kucaklayan bir anlayışa sahip olan Ak Parti'nin bu özelliğinden dolayıdır ki, son seçimlerde 63 ile birinci parti, 18 ilde de ikinci parti olmuştur. Türkiye'nin 81 ilinin 80'inde milletvekili bulunan 7 bölgede birinci olan Ak Parti'nin bir bölgeyi diğer bölgeden üstün tutan, bir etnik unsuru diğerine tercih eden bir tavrı olamaz.


Cevap 21: Doğu ve Güneydoğu'ya yapılan yatırımlar, götürülen hizmetler, terör örgütünü veya onun savunucusu siyasi partiyi memnun ve tatmin etmek için değil, bir bütün olarak halkımızı memnun ve tatmin etmek için yapılmıştır. Aslında terör örgütleri kalkınmanın olmadığı, yatırım ve hizmetlerin gitmediği, işsizliğin diz boyu olduğu, baskıcı uygulamaların bulunduğu ortamlarda kendisine daha fazla taraftar bulur. Bir yandan terörle silahlı mücadele verilirken, diğer yandan terörün ürediği ve beslendiği ortamlarında ortadan kaldırılması gerekiyor.


Cevap 22: Kandil ve Mahmur'dan gelen 34 kişinin Türkiye'ye gelmesi dolayısıyla Habur, Silopi ve Diyarbakır'a kadar olan yol güzergahında sergilenen görüntüler asla tasvip edilemez. Başta Sayın Başbakanımız olmak üzere hükümetimizin ve partimizin tüm yetkilileri bu durumu çok net bir dille kınamış ve tekrarına asla müsaade etmeyeceğini ifade etmiştir.


Cevap 23: Kısa orta ve uzun vadede yapılacaklar vardır.
- Hükümet olarak, insan haklarına saygının ve demokratikleşmenin bir göstergesi olmak üzere göreve gelir gelmez olağanüstü hal uygulamasına sen verdik.
- Terörle Mücadele Kanunu'nda değişiklikler yapılmıştır. Değişiklikle, terör yeniden tanımlanmış ve terör suçları yeni Türk Ceza Kanununa göre yeniden sayılmıştır.
- Farklı dil ve lehçelerde kursların açılabilmesine imkan sağlayan bir yönetmelik değişikliği
- Köy ve belde isimlerinin gereği halinde sakinlerin arzusu istikametinde değiştirilebilmesi,
- Yol aramalarının asgariye indirilmesi
- Yayla yasaklarının kaldırılması
- Farklı dil ve lehçelerde propaganda yapılabilmesi için siyasi partiler kanununda değişiklik
- İnsan Hakları Kurumu'nun kurulmasına dair kanun
- Bağımsız kolluk şikayet mekanizmasının kurulması öngörülmektedir.
Uzun vadede ise, Türkiye'nin sivil ve demokratik bir Anayasaya kavuşturulması hedeflenmiştir. Yeni Anayasa'da ilk üç madde ve Cumhuriyetin temel nitelikleri aynen korunacaktır.


Cevap 24: Son 5 yılda bin kadar terör örgüt üyesi silah bırakarak dağdan inmiş ve normal hayatına dönmüştür. Bu insanların eli silahlı birer terörist olarak dağlarda olmaları mı daha iyi, silah bırakarak ailelerinin yayına dönmeleri mi daha iyi? Üzerinde durulması gereken konu burdur.


Cevap 25: Hayır doğru değildir. Hükümetimiz hiçbir terör örgütü mensubuna maddi menfaatler karşılığında silah bırakma teklifinde bulunmamış, bulunmayacaktır.


Cevap 26: Diyarbakır Valiliği'nin Diyarbakır Cumhuriyet Başsavcılığı'na yaptığı başvuru üzerine, güvenlik gerekçesiyle savcılar Habur Sınır Kapısı'na gitmişlerdir. Gelen 34 kişiden 29'u suçsuz bulunmuş ve hemen serbest bırakılmıştır. 5 kişi de hakim kararıyla serbest bırakılmıştır. Hakim ve savcılar, bağımsız yargının mensuplarıdırlar.


Cevap 27: Dağdan inmek kimseye dokunulmazlık kazandırmaz. Silahları bırakıp normal hayatlarına döndükleri zaman suç işlerler veya suça bulaşırlarsa herhangi bir vatandaş, hangi muameleye tabi ise onlar da aynı muameleye tabi tutulur.


Cevap 28: Kimse kimseye bir şey vermiyor. Arızaları gidermek taviz vermek anlamına gelmez. Bir insanın ana dilini konuşması, öğrenmesi, öğretmesi kendinden sonraki nesillere aktarmak için gayret içerisinde olması örfü, adeti ve geleneklerini yaşatarak yaşaması onun temel insani haklarındandır.


Cevap 29: Hayır, çünkü temel hak ve özgürlükler referandum konusu olamaz.


Cevap 30: Koruculuk sistemi. Teröre karşı geçici, palyatif bir tedbir olarak ihdas edilmiştir. Terör devam ettiği sürece koruculuğun ortadan kaldırılması söz konusu olamaz. Terörün bitmesi halinde mevcut korucuların mağduriyetlerine yol açmayacak bir düzenlemeye gidilecektir.

Mynet Youtube


En Çok Aranan Haberler