Baykal: ''Büyükanıt görüşmeyi kamuoyuna aktarmalıdır''

ANKARA (A.A) - CHP Genel Başkanı Deniz Baykal, Başbakan Recep Tayyip Erdoğan ile dönemin Genelkurmay Başkanı Yaşar Büyükanıt'ın Dolmabahçe'deki Başbakanlık Çalışma Ofisi'nde yaptıkları görüşmeyle ilgili olarak, "Bunun iki kişi arasında, sadece onları ilgilendiren, kamuoyuna her hangi bir açıklama yapılması gerekmeyen bir temas olduğunu kabul ettirmek istediler ama Türkiye bunu kabul etmedi" dedi.

Reklam
Reklam

NTV canlı yayınında soruları yanıtlayan Baykal, eski Genelkurmay Başkanı emekli Orgeneral Yaşar Büyükanıt'ın görev yaptığı dönemde Başbakan Recep Tayyip
Erdoğan ile Dolmabahçe'de yaptığı görüşmeye ilişkin bir soru üzerine, bu konunun bir türlü kapanmadığını söyledi. Görüşmenin resmi olduğuna dikkati çeken Baykal, tarafların içeriğini kamuoyuna açıklamayı uygun görmemiş olabileceklerini ancak konunun kamuoyunu ilgilendiren yönleri bulunduğunu belirtti. "Bunun iki kişi arasında, sadece onları ilgilendiren, kamuoyuna her hangi bir açıklama yapılması gerekmeyen bir temas olduğunu kabul ettirmek istediler ama Türkiye bunu kabul etmedi' diyen
Baykal, giderek derinlik kazanan konunun esrarengiz bir boyuta sahip olduğu kanaatinin de ağır bastığını savundu.

Baykal, Erdoğan ve Büyükanıt'ın konuyu bu yaklaşım içinde götürmeye hakları olmadığını düşündüğünü belirterek, görüşmenin en azından devletin arşivine aktarılması zorunluluğu olduğunu ifade etti.Büyükanıt'ı kendisinden sonraki Org. Başbuğ'a görüşmenin içeriği hakkında bilgi vermediği gerekçesiyle eleştiren Baykal, "O görüşmeyi Genelkurmay Başkanı olarak yaptı. Genelkurmay Başkanının yaptığı önemli görüşmeyi kendisinden sonra gelene aktarmamasını kabul etmek mümkün değil" dedi.
"Büyükanıt'ın olayın kamuoyunu ilgilendiren yönleri olduğunu düşündüğünü ya da kendisine yönelik yanlış düşünceleri bertaraf etmek için bir şeyleri söylemek zorunda olduğunu anlıyoruz" diyen Baykal, Başbakan Erdoğan'ın Büyükanıt'a "konuşursan ben de konuşurum" yönünde bir uyarıda bulunduğunu iddia etti. Baykal, bu olayların kamuoyunu daha çok etkilemeye başladığını söyledi.

Reklam
Reklam

-TERÖRLE MÜCADELE-

Baykal, "Cumhurbaşkanı Abdullah Gül ve Başbakan Erdoğan terörle mücadele konusunda tarihi fırsattan bahsettiler. Tarihi fırsat varsa hala duruyor mu? Sizin DTP ile görüşmeniz söz konusu mu?" soruları üzerine de Cumhurbaşkanı Gül'ün "tarihi fırsatla karşı karşıyayız" sözünün "içinin boş çıktığını" ileri sürdü. "Telaffuz edildiği günden bugüne neyin kastedildiğini anlamamızı sağlayacak bir açıklama yapılmamıştır" diyen Baykal, şöyle devam etti:

"Sayın Cumhurbaşkanı ile görüşme fırsatı da buldum. O görüşmede de Sayın Cumhurbaşkanı'nın kafasında nasıl bir fırsat anlayışı var, nereden kaynaklanıyor, ne yapılırsa ne olacak, bu konuda en küçük bir olumlu işaret alamadım. Sadece Sayın Cumhurbaşkanı, 'asker-sivil, herkes bu konuda bir çözüm sağlanması gerektiği noktasında görüş birliği içindedir, bu tarihi fırsattır' diyor. Daha önce söylenen noktalar dışında bir açıklama yapılmadı, şu ana kadar sözü haklı kılacak hiç bir somut, ciddi emareye ben rastlamadım. O, bir teorik ihtimale işaret ediyorsa 'Amerika bölgeden çekiliyor, PKK'nın tasfiyesini istiyor, Irak da bu konuda bir işbirliği anlayışına giriyor' diyorsa bu önemlidir ama ayrı bir konudur, Türkiye'deki Kürt sorunu ayrıdır. Nasıl, niçin bağlantı kuruyor anlayabilmiş değiliz. Sorunun çözümü konusunda yeni bir aşamaya geldiğimize dair benim hiç bir tespitim olmamıştır. Sayın Cumhurbaşkanı, belki psikolojik iyimserlik ortamı yaratmaya çalışıyor olabilir. Bir psikolojik yönlendirme çabasıdır. Ama içi doldurulmuş değildir.Başbakan bu konularda olaya nasıl bakıyor bilemiyorum ama söyleyeceğim şu, Türkiye'de bu konuyu konuşurken hepimizin kabul etmesi gereken temel anlayış var, o da terör konusunda net, dürüst şekilde ortak tavır sergilemeliyiz. Terörü hep beraber bir siyasi yöntem olarak reddetmeliyiz. "

Reklam
Reklam

Baykal, DTP ile görüşme konusunda da düşüncelerinin ortada olduğunu, bunları uzun süredir dile getirdiklerini söyledi. Özel çerçevede arkadaş olarak partililerin buluşup konuşabileceklerini anlatan Baykal, "Elbette insan olarak herkes herkesle görüşür ama siyasi bir görüşmenin, beraberliğin çok temel koşulları vardır. Bunların başında da terör karşısında net tavır takınmak öncelikli temel ilkedir" dedi.

-TALABANİ'NİN DAVETİ-
Baykal, Irak'ta Talabani ile yapacağı görüşmenin amacının iki ülke arasındaki ilişkilerin olması gereken şekilde gelişmesini sağlamak olduğunu söyledi. "Türkiye'deki Kürt sorunu denilen sorunla bizim temasımız arasında bir bağlantı kurulmaması gerekiyor" diyen Baykal, "Biz Irak ile dostluğa katkı vermek istiyoruz. Bu katkıyı terörü bölgede etkisiz kılarak geliştirebileceğimizi düşünüyoruz. Terörün tasfiye edilmesi durumunda Türkiye ve Irak arasındaki işbirliğine bizim ne gibi katkılar sağlayabileceğimizi konuşmak istiyoruz. Bizim kendi içimizdeki sorunu konuşacağımız muhatap Irak değildir, bunun çok iyi anlaşılması lazım" diye konuştu.

Reklam
Reklam
Haberin Devamı İçin Tıklayın