Fakültelerde kalite düşüklüğü var

ANKARA (İHA) - Adalet Bakanı Cemil Çiçek, YÖK'e yüklenerek, "20 yıldır başörtüsüyle uğraşıyoruz. Kafasının içiyle değil dışıyla uğraştığımız için bugün bir yere gelemedik. Ben imtihan açıyorum, yetişmiş hakim bulamıyorum. Fakültelerde çok ciddi kalite düşüklüğü var. Bunun başında hukuk fakülteleri geliyor. YÖK bu konuya ciddi bir şekilde eğilmeli" dedi.

Reklam
Reklam

Çiçek, Ankara Sanayi Odası'nın (ASO) Haziran Ayı Olağan Meclis Toplantısı'nın konuğu oldu. ASO Başkanı Zafer Çağlayan'ın konuşması sırasında tansiyonu yükselen Çiçek'in burnu kanadı. Lavaboya giden Çiçek, daha sonra tekrar yerine oturdu. Çiçek'in rahatsızlığı nedeniyle Çağlayan konuşmasına bir süre ara vermek zorunda kaldı. Toplantıda konuşuna Çiçek, Türkiye'nin geçmişte belli sorunları bir sonraki döneme ertelediğini bunun siyasi istikrarsızlıktan kaynaklandığını söyledi. Bir iktidarın göreve geldikten sonra bir önceki iktidarın yaptığını "ben bunu yapmadım" diyerek yapılanları ters düz ettiğini kaydeden Çiçek, bu nedenle Türkiye'nin bazı sorunlarının kronikleşerek bugünlere geldiğini ifade etti. Hem siyasi hem ekonomik istikrarın olması gerektiğini vurgulayan Çiçek, Türkiye'de yaşanan siyasi istikrarın yanı sıra ekonomik istikrarın iyi yönde olduğunu söyledi. Çiçek, faizlerin ve enflasyonun düşmesiyle birlikte yabancı sermayenin Türkiye'ye olan güveninin arttığına dikkati çekti. Seçim barajının düşürülmesi tartışmalarına değinen Çiçek, seçim barajının yüzde 10 olmasının 1980 öncesi yaşanan sıkıntılar nedeniyle 1983 yılında şartlara bağlı olarak getirildiğini kaydetti.

Reklam
Reklam

Bakan Çiçek, "Türkiye bu baraj konumuna durup dururken gelmedi. Bunu en iyi damdan düşen anlar. İnsan hafızası geriye dönük şeyleri çok çabuk unutuyor. Sadece son kareye bakıyor. Seçim barajı 1980 öncesi yaşanan olayların ardından 1983 yılında getirilmiştir. Hatta zaman zaman bu baraj bile siyasi istikrarı getirmemiştir. En önemli konu siyasi istikrarın sürdürülmesidir. Bir taraftan siyasi istikrar sağlanmalı, diğer taraftan Meclis dışında kalan siyasi partilere temsil hakkı verilmelidir" diye konuştu.

Avrupa Birliği (AB) İlerleme Raporu'nda da seçim barajının düşürülmesi gerektiğinin belirtildiğini hatırlatan Çiçek, bunun siyasi istikrarı sağlamayacağını söyledi. Çiçek, "Barajı düşürürsek 10-15 parti çıkar. Parlamento bir platform olur. Ülke yönetilemez" dedi. Çok partili yapıyla yapısal reformların yapılamayacağını kaydeden Çiçek, 2, 3, 4 parçalı koalisyonlarla AB sürecinde yapılan reformların yapılamayacağına dikkati çekti. Çiçek, " Başka ülkeler yapıyor. Onların tuzu da kuru. Bu reformların gerçekleşmesi için tek partinin iktidar olması gerekiyordu. Eğer tek parti iktidarı olmasaydı bugün bu reformlar olmazdı. Bugün 3 Ekim müzakere sürecine gelemezdik. Siyasi istikrar olmasaydı, Türkiye'de önemli adımlar atılmazdı" açıklamasında bulundu.

Reklam
Reklam

"CÜPPE GİYMEKLE HAKİM OLUNMUYOR" Türkiye'nin AB'ye tam üyelik dışında başka hedefinin olmasının mümkün olmadığını vurgulayan Çiçek, "Türkiye'nin bunun dışında beklentisi de olamaz, bunun dışında başka teklif de yapılamaz. Biz AB'nin verdiği sözde durmasını istiyoruz. Eğer AB inandırıcılığını korumak istiyorsa, sözünde durması gerekir. Eskiden onlar bize 'Şunu niye yapmıyorsunuz, bunu niye yapmıyorsunuz?' diyorlardı. Biz verdiğimiz sözde durduk. AB verdiği sözde durmadığı takdirde inandırıcılığını kaybeder. 3 Ekim yaklaşırken ipe un sermeye kimsenin hakkı yok. Biz hükümet olarak verdiğimiz sözlerin arkasındayız" dedi.

Türkiye'nin reformları hızlı bir şekilde gerçekleştirmesinin AB'yi şaşırttığını ifade eden Çiçek, Türkiye'nin bu konuda herkesi şaşırtan bir performans sergilediğini ifade etti. AB'ye üye bazı ülkelerin Türkiye'nin kültür farklığını öne sürmesini de eleştiren Çiçek, şöyle konuştu:
"Türkiye 1071 yılından beri Müslüman'dır. Türkiye yapısı AB'nin demokratik, laik yapısına ters düşen yapıda değildir" diye konuştu.
Bazı AB ülkelerinin Türkiye'nin AB'ye girmesi durumunda bir takım dengelerin bozulacağı yönündeki endişelerine de değinen Çiçek, "Biz AB'ye dengeleri bozmak için girmiyoruz.Türkiye AB üyesi olmazsa AB sadece ekonomik güç olur ancak stratejik bir güç olamaz. Türkiye olmadan AB, bu bölgede siyasi bir aktör olamaz. Türkiye, bu bölgede hem demokrasisiyle hem de inancıyla örtüşmüş yegane ülkedir" dedi.

Reklam
Reklam

Konuşmasında YÖK'e yüklenen Çiçek, "20 yıldır başörtüsü sorunuyla uğraşıyoruz. Kafasının içiyle değil dışıyla uğraştığımız için bugün bir yere gelemedik. Ben imtihan açıyorum, yetişmiş hakim bulamıyorum. Fakültelerde çok ciddi kalite düşüklüğü var. Bunun başında hukuk fakülteleri geliyor. Cüppe giymekle hakim olunmuyor. Bugün hukuk fakültelerinden mezun olanlar kıdemli zabit katibi kadar bile hukuk bilmiyor.YÖK bu konuya ciddi bir şekilde eğilmeli. Bir çok yerde profesör yok, doçent yok ama diploma var" şeklinde sözlerini tamamlandı.

Haberin Devamı İçin Tıklayın