"Türkiye elindeki kozları erken kullandı"

İZMİR (İHA) - Ege Üniversitesi İktisadi ve İdari Bilimler Fakültesi Öğretim Üyesi Prof. Dr. Rezan Tatlıdil, Avrupa Birliği (AB) Komisyonu'nun, Türkiye için 2002 yılı İlerleme Raporu'nu açıklamasından sonra, AB'nin, Türkiye'nin gündemine tekrar oturduğunu ancak AB vatandaşlarının Türkiye'yi yeterince tanımadığı ve tam üyelik öncesi gümrük birliği uygulamasına gidilmesiyle de, Türkiye'nin elindeki kozları erken kullandığını ifade ederek, "Türkiye, müzakere tarihi alarak, karşılıklı müzakere masasına oturmak istemektedir. Tarih bugün bile alınsa, Türkiye'nin tam üyeliğinin 2007 sonrasına kalma olasılığı çok yüksektir" dedi.

Reklam
Reklam

Ege Üniversitesi İktisadi ve İdari Bilimler Fakültesi Öğretim Üyesi Prof. Dr. Rezan Tatlıdil açıklamasında, Türkiye için şimdiye kadar yazılan ilerleme raporları içinde, en iyimserinin 2002 raporu olduğunu belirterek, "İlk kez Türkiye'de özellikle AB siyasi kıstaslarına uyum konusunda kayda değer ilerlemeler yapıldığı tespit edilmiştir. 2002 Ağustos ayında TBMM'nin onayladığı yasaların Türkiye'nin istekliliğini göstermesi açısından olumlu olduğu vurgulanmış ve Türkiye'deki siyasi ortam göz önünde tutulduğunda, bu gelişmenin öneminin farkında olunduğu belirtilmiştir" diye konuştu.

Prof. Dr. Tatlıdil raporun eksik görülen yanlarını da şöyle belirtti:

"Raporda, reformların eksik yönleri, uygulamadaki yetersizlikler ve gerekli olan diğer reform çalışmaları üzerinde durularak Kıbrıs, bazı ekonomik kıstaslar, AB müktesebatına uyum, AB liderliğindeki operasyonlarda NATO olanaklarının kullanımı ve ulusal programın güncelleştirilmesi gibi engeller vurgulanmıştır. Ayrıca uyum yasalarının, uygulamadaki işleyişine ilişkin bir dizi siyasi ve ekonomik kıstaslar irdelenerek, eksiklikler sıralanmıştır"

Reklam
Reklam

"AB VATANDAŞLARININ YÜZDE 47'Sİ TÜRKİYE'YE KARŞI" Bir yandan aday ülke çalışmaları sürerken, diğer yandan da AB genişleme politikasının AB kamuoyundaki görüşünün, AB komisyonunun Eurobaromater yayını için yaptırdığı kamuoyu anketleriyle belirlemeye çalışıldığını belirten Prof. Dr. Rezan Tatlıdil, "2002 Eurobaromater verilerine göre, AB vatandaşlarının yüzde 47'si Türkiye'nin tam üyeliğine karşı çıkıyor" diyerek, "Türkiye'nin tam üyeliğine karşı çıkan ülkeler, AB bütçesine en fazla katkıyı veren Almanya (AB bütçesinin üçte birini karşılamaktadır) Fransa, İngiltere gibi GSMH' ı yüksek olan ülkelerdir. Çünkü, Türkiye'nin üyeliği, Türkiye'ye AB bütçesinden sağlanacak olan destek ve yardımları zorunlu kılacağından, bu ülkelerin AB bütçesine yapacakları katkı artacaktır. AB vatandaşları bu katkıya karşı çıkmakta, genişleme politikası çerçevesinde Türkiye gibi finansal desteğe biraz daha fazla ihtiyaç duyan ülkelere olumsuz tavır sergilemektedirler. Türkiye'nin tam üyeliğine sıcak bakan ülkeler ise İsveç gibi AB bütçesine düşük oranda katkıda bulunan ülke vatandaşlarıdır".

Reklam
Reklam

Türkiye AB ilişkilerinde tanıtım, diyalog ve lobi faaliyetleri konusunda yetersiz kalındığını hatırlatarak, Türkiye'nin dış ticaretinin yüzde 50'sini AB ülkeleriyle gerçekleştirildiğini vurgulayan Prof. Dr. Tatlıdil, "Türkiye AB ilişkilerinde alınan mesafe önemlidir. Karşılıklı çıkarlar hala vardır ve devam etmektedir. Türkiye'nin özellikle stratejik konumu, bu bölgede coğrafik ve jeo-politik yönden, bölgenin güvenliği açısından son günlerde daha da büyük önem taşımaktadır" dedi.

Haberin Devamı İçin Tıklayın