TZD'den "2005 buğday raporu"

ANKARA (İHA) - Türkiye Ziraatçılar Derneği (TZD) Genel Başkanı İbrahim Yetkin, gelecek hafta açıklanacağını savunduğu gübre desteğinin ayrı bir kaynaktan değil, devletin genel tarım desteği bütçesi içinden, ama sanki ayrı bir destekmiş gibi gösterilerek verileceğini iddia etti.

Reklam
Reklam

Yetkin bugün Ankara İçkale Otel'de düzenlediği basın toplantısında TZD tarafından hazırlanan "2005 Yılı Buğday Değerlendirme Raporu"nu açıkladı. Yetkin, Toprak Mahsulleri Ofisi (TMO) alımları baz alındığında buğday fiyatlarının geçen yılki seviyenin altına düştüğünü ve çiftçiye verilen desteğin başta mazot olmak üzere girdi fiyatlarındaki aşırı artışı karşılayamadığını belirtti. Yetkin, "Üretici bu yıl emeğinin karşılığını alamamıştır" dedi. Rekoltenin geçen yıl olduğu gibi bu yıl da 21 milyon ton olarak gerçekleştiğini ifade eden Yetkin, elde edilen ürünün kalitesinin de geçen yıllara göre daha yüksek olduğunu söyledi. TMO alımlarının bu yıl, son beş yılın en yüksek rakamına ulaştığını da bildiren Yetkin, TMO'nun piyasada düzenleyici rol oynamasını mümkün kılacak bir konuma geldiğini kaydetti. Yetkin, "Bu yıl gerçekleştirilen kota uygulaması, üreticiyi zarara uğratmış ve kolay kazancın yolunu açmıştır" dedi. TMO'nun elindeki stokları akılcı değerlendirdiği takdirde, Türkiye'nin uluslararası piyasada atağa geçeceğini de dile getiren Yetkin, "Türkiye'nin hububat alanındaki en büyük dezavantajı, verimlilikte gelişmiş ülkeler düzeyinin hala çok altında seyretmesidir. Özellikle Avrupa Birliği ile bütünleşme süreci düşünüldüğünde, verimliliği artıracak stratejik kararların acilen alınması zorunluluğu vardır" şeklinde konuştu.

Reklam
Reklam

2005 yılı başında, makarnalık buğdaylardan Anadolu Durum buğdayının TMO tarafından alım fiyatının 360 bin TL olduğunu, ekmeklik buğdaylardan Anadolu Kırmızı Sert buğdayın ise 350 bin TL olduğunu bildiren Yetkin, alım sezonunun açılmasıyla birlikte Çukurova'dan gelen ilk haberlere göre, yeni ürün buğdayın piyasada 300 bin liranın altında satıldığını bildirdi. Çukurova dışındaki tüm bölgelerde de, TMO alım merkezlerinin yeterli olmaması, 30 tonluk kota uygulaması ve TMO'nun peşin ödeme yapmaması nedeniyle çitçilerin elindeki ürünü düşük fiyattan satmak zorunda kaldığını belirten Yetkin, buna rağmen çiftçilerin üretimde kullanıldığı girdilerde aynı dönemde büyük artışlar olduğunu savundu.

Türkiye'de buğday ekim alanlarının 2005 yılında 9 milyon hektar olduğunu belirten Yetkin, üretim miktarının ise son 10 yıllık rakamlara bakıldığında 2005 yılında 21 milyon tonla en yüksek değerde olduğunu söyledi. Yektin, TMO alımlarının ise 2005 yılı sonunda 5 milyon tonun üzerin çıkmasının beklendiğini kaydetti. TMO'nun geçen yıl ve bu yılki stoklarıyla iç piyasa ihtiyaçlarını rahatlıkla karşılayabileceğini ve aynı zamanda yurt dışına da ihraç yapabileceğini belirten Yetkin, Amerika ve Kanada gibi buğday üreticisi ülkelerdeki üretim düşüşünden Türkiye'nin yararlanması gerektiğini vurguladı.

Reklam
Reklam

Yetkin, Türkiye'de buğday üreticisinin son yıllarda bir yaşam mücadelesi verdiğini ifade ederek, 3 yıldır gerileyen fiyatların, girdi fiyatlarındaki enflasyonun üzerinde gerçekleşen artışla birleştiğinde yıkıcı bir etki yaptığını dile getirdi. TMO'nun geçen yıllara göre yüksek alım yapmasına karşın çiftçiyi rahatlatamadığını belirten Yetkin, ürünün elinde kalmasından korkan çiftçinin düşük fiyattan buğday sattığı tüccarların ise kazançlı çıktığını söyledi. Dünyada buğday üretimin düştüğünü belirten Yetkin, Türkiye'nin iç piyasa ihtiyaçlarının karşılanmasından sonra rahatlıkla 4-4.5 milyon ton buğday ihraç edebileceğini söyledi.

Bir hafta önce Kaman'a yaptığı bir ziyaretinden de bahseden Yetkin, burada çiftçilerin açık senet imzalamak zorunda kaldıklarını gördüğünü öne sürdü. Yetkin, "Türkiye'nin gerçeği Başbakan'ın söylediği tabloyla ters orantılıdır. Başbakan'ın artık buna inanması lazım" açıklamasında bulundu. Ayrıca gelecek hafta gübre desteğiyle ilgili bir açıklama yapılacağını öne süren Yetkin, bu desteğin ayrı bir kaynaktan değil, devletin bütçesinden tarıma ayrılan destekler içinden verileceğini, ayrı bir destekmiş gibi sunulacağını ileri sürdü.

Reklam
Reklam
Haberin Devamı İçin Tıklayın