AK Parti Grup Başkanvekili Ayşe Nur Bahçekapılı, PKK'nın çekilme kararıyla ilgili, "Bundan sonra silahların değil dost ellerin birbirini tutması konuşulacaktır" dedi.
[
****](http://aktuel.mynet.com/galeri/haber/pkkdan-cekilme-aciklamasi-pkkdan-cekilme-aciklamasi/11783/1541288/)
[
****](https://www.mynet.com/dunya-kandili-konusuyor-110100691833)
Meclis'te gazetecilerin, PKK'nın çekilme kararıyla ilgili değerlendirmesini sorması üzerine Bahçekapılı, şunları söyledi:
"Çözüm sürecinin içindeyiz. Hassas bir dönemdeyiz. Herkesin konuşmasına, ağzından çıkan her kelimeye dikkat etmesi gerekir. Çekilme de oluyorsa buna sevinmekten başka bir şey gelmez elimizden. Bundan sonra silahların değil dost ellerin birbirini tutması konuşulacaktır."
**Prof. Dr. İlter Turan - İstanbul Bilgi Üniversitesi Uluslararası İlişkiler Profesörü:**
Zaten daha önce de teşkilatın silahıyla birlikte çekilmek isteyeceği tahmin ediliyordu. Hükümet farklı bir talep ortaya koymasına rağmen, onlar da ifade etmişlerdi. Bunu anlamak lazım çünkü ortada sonuçlanmış bir süreç yok ve bu güç sadece Türkiye'yi hedef almıyor. PKK'ya bağlı PYD ve PJAK var. Bu bölgelerde anlaşmazlıklar ve buna bağlı çatışmalar olabilir.
**CHP Grup Başkanvekili Muharrem İnce,** Öcalan'ın ve Karayılan'ın yol haritasının belli olduğunu ancak Başbakan'ın, hükümetin yol haritasının belli olmadığını; Başbakan'ın hükümetin ne istediğini bilmediğini söyledi.
İnce, "Hükümet PKK'yı öyle bir noktaya getirdi ki, bu devletle ön devlet görüşmesi oldu, o konuma soktular" dedi.
Çekilme, yeni bir anayasa ve silahların bırakılması olarak üç aşamalı bir süreçten söz eden Karayılan'ın anayasa talebine İnce, "Silahların gölgesinde anayasayı, yasaları değiştirmezseniz gelirim ha, diyerek tehdit ediyor" yorumunu yaptı.
kamyonetten indiriliyor.
**CHP İSTANBUL MİLLETVEKİLİ SERTER: "PKK'NIN ÇEKİLMESİNDEN UMUTLU DEĞİLİM"**
CHP İstanbul Milletvekili Nur Serter, PKK'nın çekilme kararının tek başına yorumlanamayacağını belirterek, "Terör örgütüyle anlaşma yapılarak, barışa ulaşılabileceğine inanmıyorum, umutlu değilim" dedi. Serter, "İzleyip görmek lazım. Terörün yeniden başlamayacağının garantisini hiç kimse veremez. Barış hepimizin özlemini çektiği bir şey; ancak terör örgütüyle anlaşma yapılarak, barışa ulaşılabileceğine inanmıyorum, umutlu değilim" diye konuştu.
**CHP Genel Başkan Yardımcısı ve İstanbul Milletvekili Erdoğan Toprak** da, muhatap olarak bölge insanının alınması gerektiğini vurgulayarak, şunları söyledi:
"Türkiye'de terörün bitmesini en çok biz isteriz. PKK silah bırakıyorsa, kan dökülmeyecekse, barış ortamı gelecekse bundan mutlu oluruz. Umarım silahlar tamamen susar. Yol haritası konusunda endişelerimiz var, yol haritası yanlış; ama barış sürecinin işlemesi konusunda destekliyoruz."
**BAL: "ÜLKEYİ BU HALE GETİRENLER UTANSIN"**
MHP Genel Başkan Yardımcısı Faruk Bal, bugün terör örgütünün Türkiye'ye şart koşma mertebesine yükseltildiğini belirterek, Karayılan'ın beğenmedikleri bir Anayasa yapılması durumunda can almaya, kan akıtmaya devam edecekleri mesajı verdiğini söyledi. Bal, "Türkiye'yi bu hale getirenler utansınlar, Allahlarından bulsunlar" dedi.
Bal, Kandil'de yapılan açıklamanın bütün medyanın dikkatini çekecek şekilde planlandığını; terör örgütüne itibar kazandırılarak Türk devletinin geleceğinin ciddi şekilde tehlikeye atıldığını vurguladı. AKP'nin bu tavrıyla Türk devletini terör örgütünün tehdit ve şartlarına mahkum hale getirdiğini savunan Bal, PKK çekilmeden önce Türk Silahlı Kuvvetleri'nin silahlı unsurlarının Güneydoğu Anadolu Bölgesinden çekildiğini ifade etti. İkinci olarak silahlı kuvvetlerin Türkiye'nin varlığını ve bekasını koruyabilme iradesinin ortadan kaldırılarak, terör örgütünün meşrulaştırıldığını kaydeden Bal, "Üçüncü olarak da terör örgütü Türkiye'ye şart koşma mertebesine yükseltilmiştir" dedi.
**Deniz Zeyrek - Radikal Gazetesi Ankara Temsilcisi:**
Karayılan'ın yaptığı açıklamanın çerçevesi Öcalan'ın 21 Mart'taki açıklamasının sınırları içinde kalmış. Kandil, Öcalan'ın ortaya koyduğu perspektife herhangi bir talep ya da koşul eklememiş. 90 gündür çatışmalar nasıl kesilmişse bundan sonraki 90 günde de çatışmasız bir ortam olması ve PKK'nın tamamen çekilmesi aşaması somutlaşmış. Çözüm süreci açısından bir eşik geçildi ve ilk adım atılmış oldu.
**Verilen veya alınan bir şey yok"**
Radikal Gazetesi Genel Yayın Yönetmeni Eyüp Can, PKK'nın 8 Mayıs'ta çekilme kararını yorumladı.
Açıklamada çekilme sürecinin bağımsız heyetler tarafından gözlemleneceği vurgusu yapılıyor. Mecliste bir komisyonu kuruldu bu süreci izlemek için. Ayrıca TSK 'nın da kendi içinde böyle bir heyet kurduğunu biliyoruz. Kademeli olarak çekilecekleri için önümüzdeki haftalar bizim için önemli olan. Bugün itibariyle bundan sonra bu süreç devam Türkiye'nin çoktan beri yapmak istediği ve hayata geçirmek istediği demokratikleşme hayata geçirilmek isteniyor. Bir tarafta insanlar Türk milliyetçiliği bunun karşısında ne verildi diye sorgulama var ve aynı şekilde de öbür taraftan da bir şey alma karşılığında çekilme söz konusunu olmadığını görüyoruz. 4-5 ay hiç birimiz bu kadar umutlu olamazdık. Bugün gelinen aşamada 1999'da PKK bir kez daha çekilmişti ama o zaman bu kadar kapsamlı bir süreç yoktu. Bizim gerçekten bu topraklarda yaşama arzusuna inanmamız gerekiyor. Gerçekçi bir şekilde bu yaşananların herkes içinfaydalı olduğuna inanıyorum.
**"Asıl süreç bundan sonra başlıyor"**
Yazar Muhsin Kızılkaya çekilme kararını değerlendirdi.
Tam planlandılğı gibi devam ediliyor bu süreç. Baştan itibaren aslında süreç bugün başladı. Başbakan adına çözüm süreci dediği süreç bugün başladı. En önemlisi bir koşul konulmuş olmaması, zaten en baştan itibaren söyleniyordu. Asıl hikaye bundan sonra başlıyor. Hakikatten örgütten ne istedilerse yaptılar. Rehineleri serbest bıraktılar. Bugünde koşulsuz çekilme kararı aldılar. Bugünden itibaren örgütten çok radikal bir hamle beklemek anlamsızdır. Bu sareci devlet çok iyi değerlendirirse sonbahara doğru tamamen silah bırakma meselesini konuşacağız. Kandil'in yapacağı şey bekleme noktasıdır. Anayasaya baktığımız zaman hemen yapılacak şeyler değil şimdiye kadar gördüğümüz kadarıyla partiler arasında uzlaşmayla anayasa yapılacağı pek görülmüyor. Anayasa'dan önce Türkiye'nin yapması gereken önemli şeyler var. Barajın düşürülmesi, seçim kanunu var, siyasi partiler kanunu var ve tutuklu KCK'lıların meselesi var. Şiddete bulaşmamış insanlarında durumunu netliğe kavuşturan durumlar vardır. Anayasa bugünden yarın yapılacak bir şey olmadığından dolayı anayasadaki anti demokratik yasaların temizlenmesi sürecine yoğunlaşmak gerekiyor. Yılbaşı doğruda yeni Anayasa tamamen şekillenmiş olabilir.