LONDRA (ANKA)- İngiliz Lordlar Kamarası'nın Avrupa Birliği Komitesi, AB genişlemesi ile ilgili hazırladığı raporunda Kıbrıs sorununun, Türkiye'nin AB üyelik müzakerelerini raydan çıkarmasına izin verilmemesi uyarısında bulundu.
Raporda, "imtiyazlı ortaklık" fikrinin de Türkiye'de motivasyon kırıcı bir etkisi olduğu uyarısı yapıldı. Lordlar Kamarası, 23 Kasım 2006'da yayınladığı "AB'nin İlerideki Genişlemesi: Bir Tehdit mi yoksa Fırsat mı" başlıklı raporun ardından, devam niteliğindeki "AB'nin İlerideki Genişlemesi: Devam Raporu'nu" yayınladı.
Avrupa Birliği'nin, Türkiye'nin AB üyelik sürecinde attığı adımları tanıma konusunda daha çok adım atması gerektiği çağrısında bulunulan raporda, Türkiye'nin geçen süre zarfında idam cezasını kaldırdığı, işkenceyi ciddi biçimde azalttığı, kadınların anayasal haklarını güvence altına aldığı ve azınlıkların kültürel haklarını arttırdığı vurgulandı.
"TÜRKİYE'NİN STRATEJİK ÖNEMİ VAR"
Türkiye'nin AB üyeliğinin, Avrupa'nın uzun vadeli gelişimi açısından stratejik bir önemi olduğunun altı çizilen raporda, Avrupa Birliği'ne "Kıbrıs sorununun üyelik müzakerelerini raydan çıkarmasına izin vermeyin" uyarısı yapıldı. Raporda, Türkiye'nin müzakere sürecinde kaydettiği ilerlemenin taraflar arasında güveni arttıracağı değerlendirmesi yapıldı.
Türkiye'nin bütün üye ülkelere yönelik sorumlulukları bulunduğu da vurgulanan raporda, bu sorumluluklar arasında Ankara Anlaşması Ek Protokolü'nün tam olarak uygulanmasının da bulunduğu kaydedildi. Raporda, 2006 yılı Aralık ayında Brüksel'de, Türkiye'nin bu protokolün gerekliliklerini yerine getirmediği sürece (Bir başka deyişlerini limanlarını Rum gemi ve uçaklarına açmadığı sürece) 8 müzakere başlığının açılmayacağı ve hiçbir başlığın kapatılmayacağı kararı alındığı hatırlatıldı.
"KKTC İLE DOĞRUDAN TİCARET HATIRLATMASI YAPILDI"
Raporda, Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti ile AB arasındaki Doğrudan Ticaret Tüzüğü konusunda da çalışmaların gecikmeden başlanması çağrısı yapıldı. Lordlar Kamarası, Türkiye ile AB arasındaki müzakerelerin iki taraf tarafından da iyi niyetle sürdürülmesi gerektiğinin önemine de değindi.
"İMTİYAZLI ORTAKLIK VURGUSU MOTİVASYON KIRIYOR"
Gerek Türkiye gerekse Batı Balkan ülkelerinin "imtiyazlı ortaklık" fikrini kabul etmesinin zor olduğu vurgusu yapılan raporda, bu ifadeye sürekli vurgu yapılıp durulmasının, aday ülkeler için motivasyon kırıcı etkisi olduğu ve Türkiye ile Batı Balkan ülkelerinde reform momentumunu kırdığı uyarısı yapıldı.
Raporda, bu nedenle Brüksel'in, Türkiye'ye verilen "tam üyelik" taahhüdüne sahip çıkılması gerektiği vurgulandı.