ANKARA (İHA) - Adalet Bakanı Cemil Çiçek, Yargıtay Ceza Genel Kurulu'nun laiklikle ilgili aldığı kararın düşünce özgürlüğü ile ilgili bir karar olduğunu vurguladı.
Yargıtay Ceza Genel Kurulu'nun 13' karşı 14 oyla aldığı laikliğin dinsizlik olduğu görüşünü savunanların cezalandırılmaması yönünde aldığı karar AK Parti kanadında olumlu karşılandı. AK Parti Kadın Kolları 1. Olağan Kongresi'ne katılan Adalet Bakanı Cemil Çiçek, kararın düşünce özgürlüğü ile ilgili olduğuna işaret ederek, "Bu konuyu iyi yorumlamazsanız yeni tartışmalara, yeni yanlış anlamalara sebebiyet verirsiniz" diye konuştu. Yargıtay kararının 312. madde bağlamında verilmiş bir karar olduğunu kaydeden Çiçek 312. maddenin düşünce özgürlüğü ile ilgili bir karar olduğunu ifade etti. Çiçek, "Meseleye bu açıdan baktığınızda Yargıtayın verdiği karar Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi (AİHM) kararı ve Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesi esas alınarak, o yorumlanarak verilmiş bir karardır. Nereden bakarsanız bakın söylemini bilemem, neticede düşünce özgürlüğü ile ilgili bir karardır. Onun dışına taşılarak yorumlarsanız doğru olmaz" şeklinde konuştu.
TBMM Anayasa Komisyonu Başkanı Burhan Kuzu ise Yargıtay'ın bu kararının doğru yorumlanması gerektiğini ifade ederek şunları söyledi: "Karar şunu demek istemiyor. Dinsizlik anlamına gelir, kendi yorumu, kanaati değildir. Bunu söylemek suç değildir diyor. AİHM'in bu konuda 8-10 tane kararı var. Bunlar ifade özgürlüğünü ön plana çıkaran kararlar. Dolayısıyla burada bu özgürlüğü korumak için her türlü tedbir alınır diyor. Aslında biz de bunları savunageldik. Bu bir düşünce özgürlüğü esas olarak. Bir gerçek var ki bunu söylemekle kişi suçlu duruma düşmez, ancak bunu söylediğinde o salonda bir olay çıkmışsa ondan dolayı tahrik ve teşvikten suçlu olur. Onu ayırmak lazım. Yargıtay zaten o kısmına girmiyor".
Kişinin bu düşüncesinden dolayı ceza almayacağını ama bunun sonucunda bir suç işlenirse illiyet bağı kurulabileceğini kaydeden Kuzu, kararın bu anlamda doğru olduğunu dile getirdi. Kuzu, "Şunu da bilmemiz gerekir ki laiklik hiçbir zaman dinsizlik anlamına gelmez. Bunun altını bin kez çiziyorum" diye konuştu. Kararın çok sıkıntı oluşturacak bir yönü olmadığını ifade eden Kuzu, sistem açısından bakıldığında vatandaşın ifade özgürlüğünü kullanmasının öngörüldüğünü belirtti. Kuzu sözlerini şöyle sürdürdü:"Elbette ki bir parti yetkili organları söylerse, bir dernek, vakıf söylerse o ayrıca o partiNin kapatılmasını ya da en azından ikaz konumunda birtakım yaptırımları gerektirir. Bu kararı çok sağa sola çekmenin anlamı yok. Bence Yargıtay isabetli bir karar vermiştir. Siyasi partiler söylediğinde laikliğe bağlı olmaya zorunlu oldukları için onu yıpratmaya yönelik olarak değerlendirilir. O ayrıca savcıların yapacağı bir görev olarak görülür. Kişi bazında değerlendirilirse ondan bir sıkıntı doğmaz".Kararın 13' karşı 14 oyla alınmasını da değerlendiren Kuzu: "Hassas bir konu olduğu için, bugüne kadar böyle bir karar çıkmadığı için geçmişten kalan bir alışkanlıkla mahkeme üyeleri tereddüt geçirmiş olabilir. Birkaç kişinin kalkıp eleştirmesini, belki dozunu kaçırmasını artık Yargıtay tehlikeli görmüyor. Herkes laikliğin ne olduğunu anladı" dedi.