ANKARA (İHA) - NATO Güney Bölge Komutanı Oramiral Gregory G.Johnson, soğuk savaşın ardından 'bitti' denilen NATO'nun 'yenilikçi' liderler sayesinde 'kollektif savunmadan', 'kollektif güvenlik' uygulayan bir kuruma dönüştüğünü belirterek, "NATO, olağanüstü güvenlik sorunlarıyla başa çıkabilmek için kendini dönüştürebilme kabiliyetini göstermiştir" dedi.
Kara Harp Okulu tarafından düzenlenen 'Uluslararası Liderlik Sempozyumu'nda konuşan NATO Güney Bölge Komutanı Oramiral Gregory G.Johnson, uluslararası ilişkiler ve güvenlikte tek sabitin, değişimin devamlılığı olduğunu belirterek, "Yöneticiler karışıklıkların üstesinden gelirler. Bugün bu dinleyici grubu içindeki siz subaylar gibi liderler ise değişimin üstesinden gelirler" dedi. Soğuk savaşın sonunda pek çok akademik çalışmanın NATO'nun artık sonunun geldiğini haber verdiğini, ancak 'yenilikçi' liderler sayesinde NATO'nun kendisini 'kollektif savunmaya' yoğunlaşmış bir kurumdan 'kollektif güvenlik' uygulayan bir kuruma dönüştürdüğünü ifade eden Oramiral Johnson, "NATO yeni uluslararası güvenlik ortamının, soğuk savaş sırasında NATO'nun karşı karşıya olduğu ortama kıyasla çok daha kompleks olan bir güvenlik ortamı getirdiği olağanüstü güvenlik sorunlarıyla başa çıkabilmek için kendini dönüştürebilme kabiliyetini göstermiştir" değerlendirmesinde bulundu. Oramiral Johnson, değişen demografik yapıyla birlikte, azalan fosil yakıtlar, su kaynakları, terörizm ve kitle imha silahlarının yaygınlaşmasının barış ve istikrarın korunmasında tehlike oluşturduğunu belirterek, "Barış ve istikrarın devam ettirilmesi ve dünyada güven ve emniyetin sağlanması için Güney Harekat Bölgesinde yenilikçi ve yaratıcı liderliğe olan ihtiyacın azalmadan devam etmesine sebep olmaktadır" dedi.
Şikago Loyola Üniversitesi Siyasal Bilimler Bölümü, Üniversiteler Arası Silahlı Kuvvetler ve Toplum Çalışma Grubu Başkanı Prof.Dr. John Allen Wıllıams da, stratejik, siyasi ve kültürel manzaranın soğuk savaşın sona ermesinden ve küresel terörizmle mücadelede artan odaklanmadan bu yana ciddi bir şekilde değiştiğini söyledi. Bu 'postmodern' çağda silahlı kuvvetlerin, görevleri, kuvvetleri, personeli ve korudukları sivil toplum ile ilişkilerindeki değişikliklere uyum sağladığını vurgulayan Wıllıams, "Askeri liderler tümüyle askeri konularda olduğu gibi toplumsal ve siyasi konularla uğraşmak için eğitim ve mizaçla teçhiz edilmek zorundadır" ifadesini kullandı. Wıllıams, profesyonel askeri eğitim ve öğretimle uğraşanların bu yeni ortamda askeri liderlerin başarılı olmaları için ihtiyaç duydukları ahlaki temel ve zihinsel esnekliği kazanmalarını garanti etmesi gerektiğini vurguladı.
Sempozyumun birinci bölümünde yer alan konuşmaların ardından, Orgeneral Yalman ve diğer katılımcılar Atatürk ve Harbiyeli Anıtı önünde toplu fotoğraf çektirdiler. Anıtyol'da saygı yürüyüşünden sonra Atatürk ve Harbiyeli Anıtı'na çelenk koyan Orgeneral Yalman, anıtın tanıtımına ilişkin programın ardından Kara Harp Okulu'ndan ayrıldı. Sempozyuma katılanlar, Kara Harp Okulu Komutanı Tümgeneral Hulusi Akar eşliğinde, Kara Harp Okulu Müzesi, Anafartalar Taburu ve Kara Harp Okulu'nu gezdiler.