Yanal: Gemi batarsa hepimiz batarız

DENİZLİ (İHA) - Milli Takımlar Teknik Direktörü Ersun Yanal, Türkiye'de futbolcu yetişmemeye başladığını, tabanı geniş ve kaliteli kılmak zorunda olduklarını belirterek, 2006 Dünya Kupası'na gidilmesi ve başarılı olunması halinde bile, alttan yetişen olmadığı için başarının sürekli olamayacağını söyledi.

Reklam
Reklam

A Milli Futbol Takımı'nın başarısı için birlikteliğe ihtiyaç bulunduğunu belirten Ersun Yanal, "Bu gemi batarsa hepimiz içinde batarız" dedi.
Pamukkale Colassae Otel'de 2 gündür devam eden Türkiye Spor Yazarları Derneği (TSYD) 42. Yıl Sporun Zirvesi Semineri'ne katılan Milli Takımlar Teknik Direktörü Ersun Yanal, Türk futbolu hakkında açıklamalarda bulunduktan sonra spor yazarlarının sorularını cevaplandırdı. Milli Takımlar Menajeri Can Çobanoğlu, A Milli Takım antrenörleri Özcan Bizati, Mesut Bakkal ve Metin Bayındır'ın da katıldığı oturumda genç futbolcular ve oynadıkları maçlarla ilgili istatistiki bilgileri içeren sinevizyon gösterisi sunan Ersun Yanal, 1923 yılında kurulan A Milli Futbol Takımı'nın, 1996'ya kadar başarı için beklediğini belirterek, "1996'dan sonra 4 uluslararası turnuvaya girdik. 1996'dan başlayan ve 2002'ye kadar devam eden milli takım başarısı sebebiyle yukarılara taşındık. Ancak şimdi yukarılarda sıkıştık. Bu bölgede yarışmamız gerekiyor" dedi. Türk futbolunda iyi araştırıldığı takdirde sağ ve sol kanat oyuncusu ile stoper yetişmediğinin görüleceğini ifade eden Ersun Yanal, "2006 Dünya Kupası'na gitsek ve başarılı olsak bile altımız boş olduğu için sonumuz yine hüsran olacak" diye konuştu.

Reklam
Reklam

Süper Lig'de mücadele eden 505 futbolcu içerisinde ligin ilk yarısında 18-21 yaş arasında oynayan oyuncu sayısı ve oynadıkları dakikaların çok az olduğuna dikkat çeken Yanal, "1996 Avrupa Şampiyonası'nda başlayan üretim ve sorumluluğu yerine getiremiyoruz. Eğitim sisteminde genç oyuncuları yetiştirecek sisteme ihtiyacımız var" dedi.

Açıklamalarının ardından basın mensuplarının sorularını cevaplandıran Yanal, Türkiye'nin AB ile entegre konusunda çalışmalara başladığını söyledi. Yabancı futbolcuların Türk vatandaşlığı statüsüne alınarak oynatılmasına karşı olduğunu kaydeden Yanal, "Almanya'da milli takımda oynamak isteyen futbolcular var. Ancak Almanya tek pasaport hakkı verdiği için bu oyuncular Ümit ve A2 milli takımlarında oynayarak vatandaşlık hakkını kaybetmek istemiyor. Yabancıları, altyapıda yetiştirerek oynatmaya evet, transfer yoluyla Türk yapıp oynatmaya hayır. Bu, Türk futboluna zarar verir" diye konuştu.

Reklam
Reklam

2006 Dünya Kupası elemelerinde kendisine güvendiğini ve herkesin de kendisine güvenmesini isteyen Ersun Yanal, dünyada hızlı oyunculara kurulu oyuncuların oynadığı bir ekolün geldiğini, Türkiye'nin de bu ekole ayak uydurmak zorunda olduğu için Hakan Şükür ile çalışmayı düşünmediğini kaydetti. Kulüp yapılarının ve dinamik nüfusun harekete geçirilmesi ve devamlı kılınacak bir döneme ihtiyaç olduğunu kaydeden Ersun Yanal, lig statüsünün de tartışılması gerektiğini söyledi. AB kriterlerine uygun bir lig yapısının henüz oluşturulamadığını, İngiltere'de sistemin tamamen değiştirilmeye başlandığını kaydeden Yanal, dünyaya ayak uydurmak zorunda olduklarını söyledi.

Türkiye'de 13-14 milyon eğitimden geçirilebilecek insan olduğunu, bu rakamın birçok Avrupa ülkesinin nüfusundan fazla olduğunu kaydeden Ersun Yanal, "Spor yapmayan bir kültüre sahibiz. Çözüm, tabanı geniş ve kaliteli kılmaktır. Eğitimin ve kalitenin arttırılmasıdır" diye konuştu. A Milli Takım'ın başarısı için birlikteliğe ihtiyaç bulunduğunu belirten Ersun Yanal, "A Milli Futbol Takıma gelmek her Türk'ün gururudur. Ben de bu gururu yaşıyorum. En büyük hedefim ülke futbolunun temeline katkıda bulunmaktır. Bu gemi batarsa hepimiz batarız" diyerek sözlerini noktaladı.

Reklam
Reklam
Haberin Devamı İçin Tıklayın