İSTANBUL (İHA) - Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, Uzanlar'ı eleştirerek, "Bu kadar dürüst hareket eden bu bankanın yönetimi, acaba hesaplarda ortaya çıkan farkı nereye götürdü" dedi. Başbakan Erdoğan, AK Parti'nin siyaset sürecini, genel seçimlerden sonra yerel seçimlerde de yaşamak suretiyle tamamlayacağını söyledi.
Başbakan Erdoğan, AK Parti İstanbul İl Başkanlığı tarafından Kadıköy Green Park Otel'de düzenlenen "Siyaset Akademisi"nin ilk mezunlarına sertifika verme törenine katıldı. İstiklal Marşı'nın okunmasının ardından kürsüye gelen Erdoğan, mezunlara sertifikalarını verdi.
Başbakan Erdoğan, sertifika dağıtımından sonra yaptığı konuşmada, Türkiye'nin, yaklaşık 3 ay sonra bir yerel seçimle baş başa kalacağını belirterek, "Partimiz siyaset sürecini, genel seçimlerden sonra, yerel seçimlerde de yaşamak suretiyle tamamlamış olacak. İlk defa AK Parti olarak yerel seçime giriyoruz. 'Türkiye'de siyaset nasıl yapılır?' Şu ana kadar hiçbir siyasi parti, böyle bir çalışmanın, böyle bir gayretin içinde değildir. Sadece, adeta yoldan geçerken bulduklarını alıp bir yerlere getirme mantığına dayalı bir yanlışla bu işler yürüyor. Halkımız, siyaset etmede siyaset edenlerle kendi arasında ciddi bir gerginliği veya ciddi bir mesafenin olduğunu hep gördü, yaşadı. Bundan dolayı da 3 Kasım'da bir tasfiye hareketi yaptı. Bu hareketten sonra kendisiyle iç içe olan ve işini bilerek yapan bir kadronun olduğunu gördü. Şimdi bu kadro, Türkiye'yi sırtında taşıyor. Yerel yönetimde inşallah bu dayanışma, bu birleşme Türkiye'nin fiziki değişimine yansıyacak bir ivme kazanacaktır. Bunu iddialı söylüyorum" diye konuştu.
18 Kasım'da görevini alan hükümetin, o günden bugüne bütün olumsuz yaklaşımlara rağmen neyi hedef koyduysa gerçekleştirdiğini belirten Erdoğan, "Bunların en önemlisi, hep rüyalarımıza giren, bütün siyasilerin canavar olarak nitelendirdiği enflasyon olayıdır. Biz hedefimizi yüzde 20 olarak koymuştuk, artık netice belirlendi. 18.9'la hamdolsun enflasyon ilan edildi" diye konuştu.
Başbakan Erdoğan, hükümetin, belirlediği hedeflere ulaşmasının kolay olmadığını söyledi. Türk lirasının artık değer kazandığını ifade eden Erdoğan, "Yıllarca bu ülkede 'Türk parasının değeri neden korunmaz' bu konu tartışılırdı. Paramız bir istikrar yakaladı, 'olmaz bunu düşürmemiz lazım' diyorlar. Bu mantığı anlamak mümkün değil. Dünyada milletler, devletler paralarına değer kazandırmanın gayreti içinde, bizimkiler de 'acaba Türk lirası nasıl değer kaybeder', bunun gayreti içindedir. Paramıza gelen bu istikrar, vatandaşımızı rahatlattı. 2004 yılı Türk lirası açısından çok daha rahat olacak. Mümkün olduğu kadar bütçemize, ekstra herhangi bir yük getirmeyeceğiz" şeklinde konuştu.
"ASGARİ ÜCRET İNŞALLAH ARTACAK" Başbakan Erdoğan, asgari ücret konusuna da değinerek, "Devlet olarak vergi ve SSK primlerinde belli bir fedakarlığa katlandık. 10 yılda böyle bir rakam yok. Bunu da eleştirdiler. Bu basamakları biz 10'ar 10'ar çıkamayız. Yere sağlam basmak durumundayız. Yoksa biz de birileri gibi Kayseri'ye deniz getirmeyi vaat edebiliriz. Ama bu politikalar artık bitti. Olması değil, olabilecek olanı söylemek gerekiyor. 6 ay sonra inşallah ekonomik şartlar gayet iyi bir gelişme içinde olursa, tekrar Asgari Ücret Tespit Komisyonu toplanacak ve bu rakam inşallah artacak. Bütçemize ek, ciddi bir yük gelmiyorsa politik olarak bu konuyu ele alacağız" ifadelerini kullandı.
Konuşmasında, yerel yönetimler konusuna dikkat çeken Başbakan Erdoğan, AK Parti'nin yerel seçimlerde büyük bir başarı elde edeceğini söyledi.
Erdoğan, "Hükümet olarak iş başındayız. Yerel yönetimlerde biz 'Ak siyasetin yerel yönetim anlayışı nedir?' bunu ortaya koymamız lazım. Türkiye, bir fiziki değişim yaşıyor. Bu değişim, modern şehirciliktir. Bu bizim işimizdir. Bunu biz başaracağız. Halkımız nasıl genel seçimlerde iktidarı bizlere verdiyse, yerel seçimlerde de yerel iktidarı, Türkiye genelinde ağırlıklı olarak partimize verecektir. Bize düşen, bu işi en ideal şekilde götürecek arkadaşlarımızı belirlemektir. Adaylık uğruna arkadaşlarımızın birbirini karalamasını asla doğru bulmuyorum. Eğer 'Ak siyaseti' benimsemişsek, ak siyasette aynı çatı altında olan arkadaşlarımızın birbirini karalama hakkı yoktur" dedi.
Erdoğan, Türkiye'deki en önemli sıkıntının işsizlik olduğunu vurgulayarak, işsizliğin, inşaat sektörünün hareketlenmesiyle engelleneceğini söyledi. Bu konuda 2004 yılının farklı olacağını ifade eden Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, inşaat sektöründe ciddi bir patlama olacağının altını çizdi.
UZANLAR'A TEPKİ
"Yolsuzlukların kovanına çomağı sokmuş durumdayız" diyen Başbakan Erdoğan, Uzanlar'ı eleştirerek, şunları söyledi:
"İmar Bankası olayını hep birlikte gördük. BDDK'nın bize verdiği cevap '600-700 milyon dolarlık bir riski var' diyorlardı. Ne zaman ki el konuldu, hesaplar ortaya çıktı. Rakam 6.5 milyar dolar. Bu kadar dürüst hareket eden bu bankanın yönetimi, acaba hesaplarda ortaya çıkan farkı nereye götürdü. Mudileri tahrik etmek suretiyle kimin üzerine gönderiyor. Bu kadar dürüstseniz, o zaman bu mudilere ödenecek parayı verin? Bu devlet, bu hükümetiyle 3 yıl içinde yaklaşık 8.5 katrilyonu bu mudilere ödeyecek. Kimin parası bu? Milletin parası ama kanunu böyle düzenlemişler. Bunun aksini yapmamız mümkün değil. Bu iş ancak Temmuz'a kadar. Temmuz ayından sonra Hazine'nin, hiçbir bankayı güvence altına alması söz konusu olmayacak. Bankalar Birliği var. Kursun sigorta şirketlerini, gelsinler oraya ödesinler primlerini. Artık halkımızın bunu sigorta etmek gibi bir durumu olamaz. Hala bunu rahatlıkla savunabilenler var. Bunların içinde bu ülkenin aydınları da var. Nasıl savunuyorlar, anlamak mümkün değil. Gelsin yatlar, gelsin köşkler, hepsi gelir tabi. Hiçbirinin de sahibi değiller. Kapıda da koskoca bayrak sallanıyor. Orada da soyadı var ama içeride patron başkası. Artık bunları lütfen anlayalım. Hepsi bir kontrol altındadır".
Konuşmasında, trafik kazalarını da ele alan Başbakan Erdoğan, trafik terörünün de önüne geçilmesi gerektiğini söyledi. Erdoğan, "Trafik terörünü ne yapacağız. Bunun alt yapısını halletmezseniz, bu terörde daha çok vatandaşımız hayatını kaybediyor. Bu hassasiyetlere çok daha kulak kabartmamız gerekiyor. Terörde nasıl bütün hassasiyetimizle işin üzerine gideceksek, trafik teröründe de ilgili birimlerimizle el ele verilecek ve bunu halledeceğiz" diye konuştu.