HABER

Avrupa basınında bugün

LONDRA (İHA) - İngiltere'de Irak'a karşı savaşın gerekçesini oluşturan istihbaratın derleniş ve sunuluşunu sert şekilde eleştiren ama, tek tek yetkilileri suçlamaktan kaçınan Butler raporunun açıklanmasının üzerinden 2 gün geçti ama raporla ilgili tartışmalar hala haber ve yorum sayfalarına damgasını vuruyor.

Times gazetesi" Butler raporu etkisini göstermeye başladı" başlıklı haberinde, iki gelişmeye işaret ediyor. Birincisi, Butler raporunun yayımlanmasının üzerinden 24 saat geçmeden İngiltere istihbaratını tümüyle yerinden oynatacak bir değerlendirme başlatıldı. Hukümet, raporun tavsiyeleri doğrultusunda, daha etkin istihbarat toplama ve daha bilgilerin daha iyi analizini sağlıyacak bir eylem planı hazırlatıyor. Times, Butler raporu ardından ikinci önemli gelişmenin de "Başbakan Tony Blair'in, muhalefetin talebi üzerine gelecek hafta parlamentoda konuyla ilgili bir tartışma oturumu yapmayı kabul ettiğini" duyuruyor.

Guardian'ın manşet haberi ise, farklı bir tablo çiziyor. Hükümetin, Butler raporu karşısında izlediği tutum hakkında. Guardian, "Başbakan Blair'in önceki gün parlamentoda Butler raporunun bütün tavsiyelerini kabul ettiği konusunda güvence vermesine rağmen, hala direniş gösterdiğini" yazıyor. Guardian'a göre, "Blair, Butler raporunda dikkat çekilen hataya açık, geleneklerden uzak ve gevşek yönetim tarzını değiştirmeye hiç niyetli değil." Ayrıca, raporun somut başka tavsiyelerini de yerine getirmeyeceği anlaşılıyor. Haberin ana hatları şöyle: "Başbakanın direnişinin ilk işareti, ortak istihbarat komitesinin yeni başkanının atanması konusunda çıktı. Hükümetin belirlediği fakat henüz ismi verilmeyen yeni istihbarat şefinin, Butler raporunda belirtilen kriterlere uymadığı" söyleniyor. Lord Butler, bu kritik görevin siyasi iktidardan etkilenmeyecek bir kişi olması için bir dizi koşul sıralamıştı. Guardian, başbakanın ayrıca, "Irak istihbarat dosyasının sorumluluğunu üstlenen ortak istihbarat komitesi başkanı John Scarlett'i, dış istihbarat örgütü MI6'in şefliğine terfi ettirmekten vazgeçmesi konusundaki baskılara da direndiğini" yazıyor.

John Scarlett'in kaderi, Daily Telegraph gazetesine de manşet olmuş. "Baş casusa istifa baskısı" başlığıyla verdiği haberde Daily Telegraph, Scarlett'in hükümete fazlasıyla yakın olması ve bu kadar eleştiriyle yıpranması nedeniyle, dış istihbaratın şefliğine uygun olmadığı yolunda, bizzat eski üst düzey istihbarat yetkililerinden gelen baskıları aktarıyor. Independent gazetesi, "İşte tartışmasız kanıt"manşeti altında, başcasus John Scarlett üzerindeki baskıları daha da artıracak bir noktaya dikkat çekiyor. Independent, Butler raporunun bulgularına dayanarak, Scarlett'in," Irak dosyasının sağlam olmadığını, istihbarat kaynaklarının güvenilir olmaması nedeniyle dosyadaki bazı bilgilerin geçen yıl geri çekildiğini bildiği halde bunu daha önce açılan Hutton soruşturmasında gizlediğini" yazıyor. Gazete, başyazısında da "Scarlett, artık görevinde kalamaz" sonucuna varmış.

Guardian gazetesi ise yorumunda, 6 ay öncesine dönüp, Hutton ve Butler soruşturmaları arasındaki kaçınılmaz bağlantıyı kuruyor. BBC'nin, hükümet'in Irak'la ilgili istihbaratın abartıldığı yolundaki iddiaları aktardığı haberin kaynağı olduğu anlaşılan Savunma Bakanlığı silah uzmanı Doktor David Kelly'nin intiharı üzerine açılan Hutton soruşturmasına Butler raporu ışığında bakan Guardian şu yorumu yapmış: "Tarihi yeniden yazmanın zamanı geldi. Bundan altı ay önce Hutton raporunun ağır eleştirileri artından BBC, haberini savunan yönetim kurulu başkanını, genel müdürünü ve haberi yazan muhabirini kaybetti. Önceki gün yayımlanan Butler raporu, BBC'nin söz konusu haberini büyük ölçüde doğruluyor ve BBCnin bu haberi savunmakta haklı olduğunu ortaya koyuyor. BBC'nin bu istifaları geri alması artık mümkün değilse de doğrular ortaya konmalı."

Yine Guardian'ın yorum sayfasında yer alan iki makalede de Irak konusundaki hatalar ile Süveyş krizi arasında paralellikler kuruluyor. Başbakan Tony Blair'in istifasını isteyen Eski muhafazakar dışişleri bakanlarından Lord Douglas Hurd şu satırları yazmış: "Süveyş olayında Anthony Eden'ın yaptığı gibi Tony Blair de ortadoğu politikasını ve İngiltere'nin çıkarlarını yanlış değerlendirerek kendisini ve bizleri savaşa gitmeye ikna etti. Eden sağlık sebepleriyle istifa etmişti ama çok şükür Blair'in sağlığı yerinde. Eğer gereken cesareti ve alçakgönüllülüğü gösterip istifa ederse, hem kendisinin hem İngiltere'nin itibarını kurtarmış olacak".

Fakat, Independent'da bir yazar aksi görüşte. John Rentoul'a göre, medya Tony Blair'in kellesini istiyor. Ama alamıyacak. Kısa bir alıntı. Butler raporunun işlenişi, İngiliz medyasının dengesini kaybedip, bir tek şeyin peşine düştüğünü ve bu uğurda önüne çıkan herşeyi çiğneyebileceğini gösterdi. Medya kan istiyor. Scarlett'in kellesini istiyorlar. Fakat, asıl istedikleri o değil. Aslında Blair'in kellesini almak istiyorlar. Ama çoğu liberal orta sınıflardan gelen ve Tony Blair'i savaş suçlusu olarak gören gazeteciler, bir grup olarak milletin eğilimlerini temsil etmiyor.

Diğer konulara gelince. Financial Times, başyazısında, Amerikan senatosunun, Bush'un eşcinsel evlilikleri yasaklayan anayasa değişikliği önerisini reddetmesinin, siyasi fırsatçılığa indirilen bir darbe olduğunu yazıyor.Independent ise AIDS ile ilgili yeni bir Birleşmiş Milletler raporunu öne çıkarmış. "AIDS Afrika kıtasında ortalama ömrü 33 yaşa indirdi" başlıklı haber, hastalığın kıtada yol açtığı korkunç etkiyi ayrıntılarıyla aktaran Birleşmiş Milletler Kalkınma Örgütü raporunu aktarıyor.

Buna karşılık, AIDS'le mücadele konusunda en önde gelen ülkelerin katkılarının azaldığını da ortaya koyuyor rapor habere göre. Bu ülkelerin başında Amerika Birleşik Devletleri ve Norveç var. Guardian ise AIDS konusunda İngiltere'nin benimsediği politikanın Amerika Birleşik Devletlerini yalnız bıraktığını bildiriyor. Kısa bir alıntı: "İngiltere dün AIDS'le mücadele konusunda Amerika ile büyük bir görüş ayrılığının işaretlerini verdi. Uluslararası Yardım'dan sorumlu Devlet Bakanı Gareth Thomas, Amerikan yönetiminin, AIDS'le mücadelenin temel yöntemi olarak cinsel ilişkiden kaçınmayı öne çıkarmasını desteklemediklerini açıkça belirtti. Ve kendilerinin hastalıkla mücadelede, ucuz kopya ilaçların kullanımının desteklenmesine öncelik verdiklerini söyledi."

YORUMLARI GÖR ( 0 )

En Çok Aranan Haberler