Kimi kişiler göz renginden kaynaklı ışıklı bir ortamda veya güneşli bir havada rahatsızlık duyabilmektedir. Bu durum kişinin gözlerinin acımasına dahi yol açabilmektedir. Gözlerde ışığa karşı duyarlı olunmasının birden fazla nedeni mevcuttur. Bazı nedenler göz ile alakalı rahatsızlıklardan kaynaklı olabileceği gibi kimisi ise tamamen göz rengi ile alakalıdır. Her insanın göz rengi ve yapısı genetik faktörler baz alındığında birbirinden farklı olabilmektedir.
İnsan vücudunun en önemli organlarından biri görme ve çevreyi algılama işlevini üstlenen göz organıdır. Gözün genel anatomisi iç tabaka, orta tabaka ve dış tabaka olmak üzere toplamda 3 kısımdan meydana gelir. Bu tabakaların yanı sıra retina, kornea gibi tabakalar da bulunmaktadır. Bu noktada görme yetisi üzerinde önemli bir yere sahip olan tabaka retina tabakasıdır.
Göz çukurunun iç bölümünün en arka noktasında konumlanan kornea, göze gelen ışıkları optik sinir üzerinden doğrudan beyne iletmekte ve bu durum neticesinde beyinde görüntüler oluşmaktadır. Bu görüntüler insanın gözünün önüne gelmekte ve görme yetisi devreye girmektedir. Bazı insanların gözlerinde parlak ışığa ya da güneşe karşı hassasiyet görülebilmektedir. Bu gibi durumlar göz ile alakalı bir problemden kaynaklı olabileceği gibi göz renginin daha açık olmasından kaynaklı da olabilmektedir. Özellikle açık renk göz rengine sahip olan insanlarda ışığa karşı duyarlılık daha fazla görülebilmektedir. Işığa duyarlılık gözler için oldukça can sıkıcı bir durumdur.
Kimi kişilerin gözlerinde ışığa karşı hassasiyet diğer kişilerden daha fazla olabilmektedir. Bu duruma sebep olan faktörlerden biri göz rengi ile ilgilidir. Koyu göz rengine sahip insanlarda melanin denilen pigmentin oranı çok fazla olduğundan bu kişilerin gözleri ışığa karşı daha az duyarlıdır. Ancak açık renk göz rengine sahip bireylerde melanin pigmentinin miktarı daha düşük seviyelerde olduğundan bu kişiler ışıklı bir alanda bulunduklarında ciddi bir biçimde rahatsızlık duymaktadır. Açık renk gözlü olanlarda melaninin düşük oranından kaynaklı ışığı çok fazla emme özelliği yoktur. Bu durum gözlere doğrudan ışığın girmesine ve gözlerde ciddi rahatsızlıklar oluşmasına neden olmaktadır.
Gözlerde ışığa karşı görülen bu hassasiyet belirli bir zaman sonra gözde yorgunluk hissini de beraberinde getirmektedir. Hassas göze sahip olan insanların bir kısmı, bu hassasiyet yüzünden gözlük kullanmayı tercih etmektedir. Gözleri güneşe ya da parlak ışığa karşı duyarlı olan insanların bu durumdan kendilerini korumak için güneş gözlüğü veya şapka gibi aksesuarlar kullanması tavsiye edilmektedir.
Kimi kişilerde ışıklı bir ortama girdiklerinde gözlerinde yanma ya da kısma gibi durumlar yaşanabilmektedir. Bunun 2 farklı sebebi vardır. Bunlardan ilki göz ile alakalı bir durum olan ve beyin hasarı, migren, enfeksiyon gibi rahatsızlıklar neticesinde ortaya çıkan fotofobi hastalığıdır. Bir insanın gözlerinde ışığa karşı haddinden fazla bir duyarlılık söz konusu olduğu zaman fotofobi yani ışığa hassasiyet sorunundan söz edilebilmektedir. İkinci neden ise kişinin göz renginden kaynaklı ışığa vermiş olduğu tepkidir. Özellikle göz rengi açık olan insanlar güneşli bir havada dışarı çıktıklarında istemsizce gözlerini kısmaktadır. Bunun dışında çok ışıklı bir yere gidildiğinde de o parlaklıktan kaynaklı gözleri kısma durumu görülmektedir.
Işığa hassas olan göz renkleri yaygın olarak yeşil, gri veya mavidir.