HABER

Kapat

İzolasyonun devamı kabul edilemez

İSTANBUL (İHA) - Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti (KKTC) Başbakanı Mehmet Ali Talat, "Bizden kaynaklanmayan nedenlerle hala eski vizyonun getirdiği, Kıbrıslı Türkler üzerindeki izolasyonun devamını kabullenmemiz mümkün değil" dedi.

Türk Sanayicileri ve İş adamları Derneği'nin (TÜSİAD) davetlisi olarak İstanbul'a gelen KKTC Başbakanı Talat, TÜSİAD Genel Merkezi'nde iş adamlarıyla bir araya geldi. Basına kapalı gerçekleştirilen görüşmenin ardından TÜSİAD Yönetim Kurulu Başkanı Ömer Sabancı ve Mehmet Ali Talat ortak bir basın toplantısı düzenledi. Kısa bir konuşma yapan Sabancı, "Türkiye'nin ada ile Gümrük Birliği çerçevesinde ekonomik ilişkileri geliştirmesi, adada siyasi çözüme yardımcı olacaktır. Annan Planı'nın geçerliliği devam etmektedir. Bu plan, adanın her iki kesimini de siyasi eşitlik ve egemenlik hakları temelinde bir araya getiren tüm unsurları içermektedir. Çok yakın bir geçmişte İKÖ de KKTC'yi Annan Planı'ndaki nitelemesiyle Kıbrıs Türk Devleti olarak tanıdı" dedi. Sabancı, basına kapalı gerçekleştirilen görüşmede, KKTC ile ilgili Avrupa'daki son gelişmeler konusunda görüş alışverişinde bulunduklarını söyledi.

Ömer Sabancı'nın ardından söz alan KKTC Başbakanı Mehmet Ali Talat, TÜSİAD'la ilişkilerinin önemine değindi. KKTC Başbakanı Talat, "Bizim TÜSİAD'la ilişkilerimiz hem hükümet olarak hem de parti olarak özellikle Kıbrıs sorununun çözümüne yönelik vizyonu nedeniyle hep yakın olmuştur. Türkiye'nin Kıbrıs politikasının değişmesinde ve dünyanın kabul ettiği noktaya gelmesinde TÜSİAD'ın büyük rolü olmuştur. TÜSİAD'ın Kıbrıs sorununun bu aşamasında hatırlanması doğaldır. Biz bu bakımdan Kıbrıs sorununun çözümünü isteyen, barış vizyonu olan Kıbrıslı Türkler olarak TÜSİAD'a teşekkürü bir borç biliyoruz" dedi.

Kıbrıs konusunda gelinen aşamaya dikkati çeken Mehmet Ali Talat, beklentilerinin dışında bir gelişmeyle karşı karşıya kaldıklarının altını çizdi. Talat, "Beklentimiz Kıbrıs sorununun çözülmesiydi; ancak olmadı. Biz üzerimize düşeni fazlasıyla yaptık, Rum tarafının olumsuz yaklaşımı nedeniyle çözüme ulaşamadık. Elde etmek istediğimizi elde edebilmiş değiliz. Bizden kaynaklanmayan nedenlerle hala eski vizyonun getirdiği, Kıbrıslı Türkler üzerindeki izolasyonun devamını kabullenmemiz mümkün değil. İzolasyon için bunca yıl dünyanın ortaya koyabildiği bir kısım gerekçeler var. BM Genel Sekreteri Güvenlik Konseyi'ne sunduğu raporda, artık izolasyonun mantığının kalmadığını ilan etti. İzolasyonun mantığı kalmadığına göre, izolasyonun da sona ermesi gerekiyor. Diplomatik çalışmalarımız sürüyor. Çeşitli ülkelere yaptığımız ziyaretlerin sonuç getireceği beklentisindeyiz" diye konuştu.

İZOLASYONUN KALDIRILMASI Talat, dünya ülkelerinin, izolasyonun kaldırılması konusuna olumlu baktığının altını çizdi. AB ile ilişkilerde yeni açılımlar beklediklerini ve bu açılımların bazılarının başladığını ifade eden Talat, "Dört tüzük hazırlanmış olacak. Bu dört tüzük Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti'nin Güney Kıbrıs'la ve AB ile ekonomik ilişkilerini belirleyen kuralları ortaya koyacak. Bunlar çok önemli. Limanlarımızın ihracat için kullanılabilmesi, Kıbrıs'a direkt uçuşların yapılabilmesi, bizim ekonomimizi geliştirme açısından, halkımızın moralinin yükselmesi açısından son derece önemlidir. En sıkı zamanımızda yardımına başvurduğumuz Türkiye'nin bu noktadaki yardımlarına ihtiyacımız çok çok büyük ölçüde devam etmektedir. AB ile ilişkilerimiz ne olursa olsun Türkiye ile ilişkilerimizin müstesna bir yeri vardır" ifadelerini kullandı.
Mehmet Ali Talat, şöyle konuştu:
"Türkiye ile ilişkilerimizde bugüne kadar devlet ve bütçe hep ön planda oldu. Özellikle izolasyonların kalkmasıyla, hafiflemesiyle özle sektörün de Kıbrıs'a ilgisinin artmasını hedefliyoruz. Annan Planı'nın sunulması ve onun yarattığı bir anlamda öncül olan mülkiyet rejimi sonucunda ciddi konut ve inşaat sektörü patlaması, taşınmaz mal satın alınması gibi ekonomik anlamda bize büyük katkıları olan hareketlenmeler yaşıyoruz. Bunu kalıcı ekonomik yatırımları, kalıcı ekonomik büyümeye dönüştürmek son derece önemlidir. Mal satışı ve konut inşaatı ile yetinmek durumunda değiliz. Bunun yatırıma dönüşmesi en büyük ihtiyacımız olan istihdam sorununun ortadan kaldırılması bakımından son derece önemlidir. İstihdam sorunu ortadan kaldırılmalıdır ki insanlarımız göç etmesin. İstihdam sorununu çözebilmek için yatırıma ihtiyacımız var."

İzolasyon konusuna da değinen Talat, "Bize bu dönem içinde izolasyonların kaldırılmasıyla ilgili verilen sözler konusunda hazırlıklar devam ediyor. AB, konuyla ilgili dört tüzük hazırladı. Bu tüzükler bizim özellikle serbest ticaretle ilgili ve AB'nin bize vereceği 259 milyon euro'luk paketle ilgili düzenlemelerdir. Kuzey Kıbrıs'ta AB Komisyonu ofis açıyor ve bu ofis vasıtasıyla o paraları kullanacak. Bu paraların Rum yönetimi tarafından değil, doğrudan AB tarafından değerlendirilmesini istiyorduk. Bize bu konuda güvence verdiler. 40 yılda kendimizi bir anlamda bu kıskacın içine hapsettik. Bundan çıkmak kolay değil, genir gelişmeyle karşı karşıya kaldıklarının altınç de kaldık. Uzun soluklu mücadelenin sonucu. Beklentimiz, Kıbrıs için olumlu olmasını diliyoruz" dedi.

"TEK SEÇENEK SEÇİM KALDI, DİYE DÜŞÜNÜYORUZ" Talat, Kıbrıs'ta ciddi bir hükümet krizi yaşandığının altını çizerek, "Özellikle uluslararası diplomatik çabalarımız nedeniyle bir süre muhalefet halkın da arzusuyla hükümeti düşürmeye yönelik hareket içine girmedi. Hükümet çoğunluğu sağlayamadı, yaptığımız görüşeler sonuçsuz kaldı. Yeni bir hükümet kuramadık. Tek seçenek seçim kaldı diye düşünüyoruz. Seçim yoluna gidebilmek için bir önerge verdik meclise. Bir de güvensizlik önergesi verileceği söyleniyor, mümkündür. Hükümetimiz güvensizlik önergesiyle düşmeyi arzulamamaktadır, bunun olmaması için çaba ortaya koyacaktır. İstifa etmesi son derece yanlıştır. Bunun da olmaması için çaba ortaya koyacaktır. Az önce ortaya koyduğum diplomatik çabalar, istifa etmiş veya düşürülmüş bir hükümetin yapabileceği işler değildir. Bir parti dışında bütün partiler seçimi onaylıyor. Kıbrıs'ta hükümetin devam etmesi bu kritik şartlarda gereklidir. Aksi halde boşu boşuna iç politik çekişmelerle Kıbrıs'ın geleceğini büyük bir tehlikeye atmış oluruz" diye konuştu.

AB Komisyonu'nun, KKTC'ye izolasyonun kaldırılmasına yönelik paketi onaylandığının söylenmesi üzerine Talat, "Bu henüz komisyonun önerisidir. Komisyon önerir. Mali paket, parlamentonun görüşü alınır, konsey tarafından onaylanır. Serbest ticaret oy çokluğuyla onaylanır; ama bunların prosedürleri vardır. Genel olarak konudan bilgim var; ama incelemeye ihtiyacım var. Tam olarak görüş belirtmem mümkün değil. Şu ana kadar AB bizden ihracatı kabul etmiyordu, çeşitli engeller ortaya koyuyordu. Şu anda çıkacak olan tüzükle Kuzey Kıbrıs'ı üçüncü bir ülke olarak görecek. AB üyesi bir ülke gibi değil, üçüncü bir ülke gibi görecek; ama ondan tercihli ürün alacak belli kotalar çerçevesinde. Bir çeşit Gümrük Birliği gibi olacak. Bizim beklentimiz olan ticaret yasağının bir anlamda kaldırılması demek olacak. Kuzey Kıbrıs, AB üyesi toprağı olduğu halde ticari bakımdan üçüncü bir ülke muamelesi görecek" açıklamasında bulundu.

En Çok Aranan Haberler

Kapat