HABER

'Personel dağıtım cetveli' mahkemelik

'Personel dağıtım cetveli' mahkemelik

ANKARA (İHA) - Türk Sağlık-Sen, Sağlık Bakanlığı tarafından hazırlanan Personel Dağılım Cetveli'nin (PDC) sağlık çalışanlarını mağdur edeceği gerekçesiyle Danıştay'a dava açtı. Türk Sağlık-Sen Genel Başkanı Önder Kahveci, PDC uygulamasıyla sağlık personeline adeta 'hastaneleri terk et' denildiğini ileri sürdü.

Sağlık Bakanlığı Atama ve Nakil Yönetmeliği'nde yapılan değişiklikle gündeme getirilen PDC uygulamasını ve bununla ilgili genelgeyi inceleyen sendika, sağlık çalışanlarını mağdur edecek olan ve hukuka aykırılık teşkil eden hükümleri nedeniyle yürütmenin durdurulması ve iptali istemiyle Danıştay'a dava açtı. Dava dilekçesinde PDC uygulamasının, daha etkin ve verimli sağlık hizmeti sunulması amacıyla değil sağlık hizmetinin özel sektöre devredilmesi amacıyla hazırlandığı belirtilerek, 1994 yılında çıkarılan ve halen yürürlükte olan Sağlık Bakanlığı Taşra Teşkilatı Yatak ve Kadro Standartları Yönetmeliği'nin yok sayıldığı, PDC'deki kadro sayısının bu yönetmeliğin standart kadro sayısına göre yarı yarıya düşürüldüğü ifade edildi. Dilekçede, böylece gerçekdışı personel fazlalığı yaratılarak kadrolaşma yapmanın önünün açıldığı, PDC çerçevesinde hizmet kapsamıyla orantısız "norm kadrolar" yayınlandığı ve kadro fazlası olan sağlık personelinin görev yerlerinin kısa sürede değiştirilmesinin öngörüldüğü öne sürüldü. Dava dilekçesinde ayrıca, PDC uygulamasının bağlı bulunduğu birimde onlarca yıl hizmet eden binlerce sağlık personelinin yerlerinden edilmesine ve aile düzenlerinin bozulmasına yol açacağı ileri sürüldü.

PDC'nin oluşturulmasında ana unsuru teşkil eden hizmet puanı esaslarının adil ve hizmete uygun bulunmadığının belirtildiği dilekçede şu ifadelere yer verildi:
"Dava konusu genelgeyle daha önce il içinde ancak 'geçici görevlendirme' ile yapılabilen yer değişiklikleri, 'Valinin resen ataması' şeklinde kalıcı görevlendirmelere dönüştürülecek. Böylece tüm sağlık personelinin atama yetkisi yerel idarelere devredilecek ve il içi atamaları yönetmek üzere oluşturulan ve vali yardımcısı, ilin en fazla yatak kapasitesine sahip hastanenin başhekimi, il sağlık müdürü, personel işlerinden sorumlu il sağlık müdür yardımcısı ve en büyük ilçenin sağlık grup başkanından oluşan komisyon, il içindeki tüm personelin atamalarını objektif ölçüler gözetmeden keyfi bir şekilde yaparak, kişilerin kaderlerini tayin etme hakkına sahip olacak. Böylece binlerce sağlık personeli mağdur edilecek."

Türk Sağlık-Sen Genel Başkanı Önder Kahveci, Sağlık Bakanlığı'nın bu son uygulamasının bir kez daha hastanelerde devlet memuru çalıştırmak istenmediğini gösterdiğini belirterek, "Sağlık çalışanlarına adeta 'hastaneleri terk et' denilmektedir" diye konuştu. Sağlık Bakanı Recep Akdağ'ın her fırsatta personel yetersizliğinden yakındığını hatırlatan Kahveci, hazırlanan PDC ile devlet memuru olarak görev yapan personelin fazlalık gibi gösterilerek havuzlarda toplanıp ilçelere, köylere kadar dağıtmak istenmesine anlam veremediklerini kaydetti. Kahveci, "Bu uygulamayla sağlıkta personel eksikliğinin giderilmesi mümkün değildir. Sözleşmeli personel uygulamasını genişletmek istemekle, taşeron firmalardan hizmet satın almakla ve devlet memuru sağlık çalışanlarını ilçelere, köylere hatta ilerleyen süreçlerde başka illere göndermek istemekle sağlıkta kamu çalışanlarının önü tıkanmak istenmektedir. Özelleştirmenin bir aşaması olan bu tür uygulamalara karşı gelmek ve hastaneleri özel sektöre peşkeş çektirmemek için tüm meşru zeminlerde haklarımızı savunacağımızı herkes iyi bilmelidir" şeklinde konuştu.

YORUMLARI GÖR ( 0 )

En Çok Aranan Haberler