Eğer ses kısıklığının altında ciddi bir hastalık yatmıyorsa en sık karşılaşılan sebepler arasında larenjit ve boğaz tahrişi yer alır. Bunlar genellikle soğuk algınlığı, grip, kuru hava, sigara dumanı veya fazla konuşma gibi faktörlerden kaynaklanır. Bu tür durumlarda evde uygulanabilecek doğal yöntemler ile kısa sürede hafifleyebilir. Fakat ses kısıklığı bir haftadan uzun sürüyorsa ve giderek artıyorsa eşlik eden semptomlar da göz önünde bulundurulmalıdır. Ses kısıklığıyla beraber nefes darlığı, yutma güçlüğü gibi başka belirtiler karşısında mutlaka bir doktora başvurmak gerekir.
Sabahları ses kısıklığı çoğu zaman ses tellerinin gece boyunca kuruması ya da tahriş olmasından kaynaklanabilir. Uyku esnasında ses telleri daha az çalışır ve boğazın doğal nemlenme süreci yavaşlar. Uyurken ağızdan nefes alma alışkanlığı olan kişilerin boğazı ve ses telleri daha fazla kurur. Bu da sabahları kalktıklarında boğuk ya da kısık bir sesle konuşmalarına yol açar. Sabahları ses kısıklığının en yaygın nedenlerini şu şekildedir:
Larenjit yani gırtlak iltihabı ses kısıklığının en sık görülen nedenidir. Bu durum genellikle nezle, grip veya sinüzit gibi üst solunum yolu enfeksiyonlarıyla beraber görülür. Enfeksiyon esnasında ses telleri iltihaplanır ve şişer. Sabahları uyandığınızda bu ödemin etkisi daha fazla hissedilir. Çünkü gece boyunca ses telleri kurur ve dolaşım yavaşlar.
Ses tellerinin titreşmesini sağlayan sinirlerin hasar görmesi nadir fakat ciddi bir durumdur. Bu felç durumu tiroit ameliyatları, boyun veya göğüs cerrahileri, travma, tümörler veya bazı nörolojik hastalıklar sonrasında ortaya çıkabilir.
Bu nedenle ses kısıklığı sabah-akşam fark etmeden sürekli devam eder. Fakat sabahları kuruluk ve gece boyunca azalan nem nedeniyle daha belirgin hissedilir.
Gün içerisinde yüksek sesle konuşmak, bağırmak, şarkı söylemek veya uzun süre konuşmak ses tellerini yoran davranışlardır. Bu sorun bilhassa öğretmenler, çağrı merkezi çalışanları ve sahne sanatçıları gibi kişilerde sık görülür. Bu da sabahları boğuk ya da kısık bir sesle uyanmalarına neden olabilir.
Ses tellerinde oluşan küçük ve iyi huylu kitleler sesin düzgün çıkmasını engeller. Bu kitleler çoğu zaman ağrısızdır. Ses tellerindeki kitleler kendini tekrarlayan ses kısıklıklarıyla belli eder. Bilhassa sesin yoğun olarak kullanıldığı günlerin ertesi sabah sesin kalitesi belirgin şekilde bozulabilir.
Gece uyurken mide asidinin yemek borusundan yukarı çıkarak boğaza ulaşması sabah ses kısıklığına neden olan faktörlerden biridir. Bu duruma “gece reflüsü” denir.
Reflü nedeniyle ses telleri tahriş olabilir. Sabahları ise boğazda yanma, gıcıklanma ve kısık bir sesle uyanılır. Günün ilerleyen saatlerinde ses toparlansa da tedavi edilmezse kronikleşebilir.
Sigara ses telleri üzerinde birçok açıdan zarara yol açar. İçerdiği toksinler ve yüksek ısı nedeniyle ses tellerinde ödem, tahriş ve doku kalınlaşması olabilir. Bununla beraber sigara reflüyü de kötüleştirdiği için sabah ses kısıklığı daha belirgin hale gelebilir. Uzun süre sigara kullanan kişilerde ses tonu kalıcı olarak değişebilir. Bu durumda ses kısıklığı sadece sabahları değil gün boyu devam eder.