Cevap ve düzeltme

Sabancı Üniversitesi’nin öğrenci aileleri için düzenli olarak hazırladığı etkinlikler çerçevesinde Ekim ayında verilen bir konferansla ilgili düzeltme..

Yayınınızda sözü edilen ve Sabancı Üniversitesi’nde yapılan bir konferansta
ifadelerimi yansıttığı iddia edilen haber tamamen gerçek dısıdır. Birinci Dünya
Savası’nın nedenleri, savas ve Osmanlı cephelerine ve bu arada Çanakkale
ve Gelibolu cephesine iliskin yaklasık ikibuçuk saat süren konferasım
sırasında bu veya benzer ifadeler kullanılmamıstır. Maalesef bir dinleyicinin
anlatılanları tamamen kendisine göre yorumlaması ve bu yorumları bana ait
ifadeler seklinde yansıtması üzüntü vericidir. Daha da üzüntü verici olan,
medyanın bazen hiç arastırma ihtiyacı duymadan, sadece duyumlara
dayanarak, bu türden gerçek olmayan ve iftira niteliğinde yazılara yer
vermesidir. Maalesef konusmam tahrif edilerek sahsıma yönelik siddetli bir
saldırı sekline dönüstürülmüstür.
Uzun konferansım sırasında; (a) Gelibolu'nun kara savaslarını anlattığım son
kısımda benim ifademle Yarbay Mustafa Kemal Bey'den söz ettim.. Yani o
dönemdeki resmi ünvanından. Tarihçilerin tarihsel dönemde kullanılan isim ve
ünvanları kullanmak zorunda olduklarını, bunun tarihçiliğin ayrılmaz bir
parçası olduğunu bilmem açıklamama gerek var mıdır? (b) Atatürk’ün Gelibolu
cephesine yeniden atanmasının hikayesini anlatırken de, yeniden fiili askerlik
hizmetine dönebilmek için ne kadar çaba harcamak zorunda kaldığını, çünkü
Enver Pasa'nın baskomutan olarak ve Đttihat Terakki Cemiyeti'nin önde
gelenlerinin bu türden bir atamaya siyasi nedenlerle karsı durduğunu
anlatmıs; sonunda neden orada bulunduğunu bu sürecin sonunda belitmistim.
Kendisinin nasıl önemsiz bir komutanlıkla "ödüllendirildiği"ni anlatmısım.
Benim ifadelerim bundan ibarettir. (c) Ardından 24 nisan çarpısmalarından
sonra Alman ordu komutanı Sanders'in nasıl olup da takdirini kazandığını ve
ilk çarpısmalardan sonra cephe gerisine komutanlıktan alındığında onu
koruyup kollayan kisinin de Sanders olduğunu belirtmistim. Aksi halde, is
Enver Pasa’ya kalsa, belki de emekliye ayrılmak zorunda kalacağını ve
ömrünün geri kalanında sivil olarak geçireceğini bir ihtimal olarak zikretmistim.
Đfademde Enver Pasa'nın o sıradaki değerlendirmesini aktarmakla yetinmis,
çünkü bundan sonraki siyasal süreçte Enver Pasa ile siyasal mücadelede
bunların bilinmesinin tarihi anlamak bakımından önemli olduğunu açıklamıs,
bunun nasıl askeri ve siyasi bir hakızlık olduğuna dikkat çekmistim. Yani
yeteneksizlik ifadesi bana değil, Enver Pasa'ya aittir. (d) Ayrıca; Çanakkale
zaferinin Almanlar tarafından 1930'larda bir Alman zaferi olarak nitelenmeye
ve sahip çıkılmaya baslanınca, Almanya ile diplomatik bir kriz patlak verdiğini,
bunun üzerine Çanakkale'ye sahip çıkılmaya ve törenlerin basladığını
anlattım. Birinci dünya savası cephelerinin bundan ibaret olmadığını, aksine
pek çok farklı cephede çok sayıda kayıp verildiğini, en son olarak Sarıkamıs'ın
son yıllarda anılmaya baslandığını örnek vererek anlattım ve diğer kayıplar
için de tören yapılmasını gereğinden söz ettim.
Okuyucuların doğru bilgilendirilmesinin ise ahlaki bir zorunluluk ve görev
olduğu kanısındayım. Bu yanlıs aktarımın düzeltilmesini rica ederim.
Saygılarımla.
Prof. Dr. Cemil Koçak
Sabancı Üniversitesi

Reklam
Reklam
Haberin Devamı İçin Tıklayın