Çiçek, Cihaner'i aramadığını söyledi

Çiçek, halen tutuklu bulunan Erzincan Cumhuriyet Başsavcısı İlhan Cihaner'i aradığı iddialarını kabul ettiğine dair bir tek cümlesinin hiçbir yerde görülemeyeceğini kaydetti.

Devlet Bakanı ve Başbakan Yardımcısı Cemil Çiçek, Anayasa Komisyonu’nda Türkiye İnsan Hakları Kurumu Kanun Tasarısı’nın görüşmeleri sırasında CHP Mersin Milletvekili İsa Gök’ün, sorusu üzerine, Erzincan Cumhuriyet Başsavcısı İlhan Cihaner’i İsmailağa Cemaatiyle ilgili soruşturma nedeniyle telefonla aradığı iddialarını yanıtladı.

Reklam
Reklam

Görülmekte olan davayla ilgili hiç konuşmadığını, konuya ilişkin usul hükümlerini hep hatırlattığını söyleyen Çiçek, şunları söyledi:

“Türkiye, belli bir süreden beri çok sansasyonel dava gündemi olan bir ülke. Herkes konuştu. Hatta yargının bizatihi kendisinin konuştuğu konular oldu. Ben o zaman da demişimdir ki, görülmekte olan bir davayla ilgili konuşmayı doğru bulmuyorum. Görülmekte olan bir davayla ilgili konuşuluyor da çok sağlıklı bilgilere mi dayanılıyor? Bir taraftan diyoruz ki hazırlık tahkikatı gizli. Peki gizli bir konuda hangi doğru bilgiye dayanarak tartışma yapıyoruz? Olsa olsa basına yansıyan şekliyledir. Bilgi kaynağımız basın ise basının bir kesimi öyle, bir kesimi böyle yazıyor. Biz hangisini veri kabul ederek değerlendirme yapacağız. Veri kabul edilecek husus dosyanın kendisidir, çıkacak kararın kendisidir. Yargının saygınlığı bir ülke için çok önemlidir. Yargının saygınlığı en az kendi onurumuz kadar, kendi kişiliğimiz kadar saygı duymamız gereken bir konudur. Buna herkes saygı duyacak, herkes saygı duymalı. Yargının kendisi de saygı duymalı.Dosya henüz hazırlık safhasında. Bu iddialar ne kadar doğru? Sabredilirse ortaya yere çıkacaktır. Bugüne kadar gündemdeki konu ile ilgili bir tek cümle bir yerde açıklamada bulunmadım.”

Reklam
Reklam

Hukuki bir konuyu bile siyasetin malzemesi yapan bir tartışma ortamından geçildiğini de kaydeden Çiçek, dosyayı bilmediğini söyledi. Çiçek şöyle konuştu:

“Bunun tarafı belli, içeriği belli, karar verecek olanlar belli. Dosyayı gerçekten bilmiyorum. Eğer başkaları biliyorsa vahimdir. Nereden, nasıl biliyorlar? Yargının saygınlığına gölge düşürecek ve tartışmaları siyasetin malzemesi haline getirecek bir koridora girmişiz demektir. Bu bilgi kirliliği ortamında bir kısım konuların siyasetin konusu yapılmasını şahsen istemedim. Bir tek yerde de söylemedim. Bu soruşturma hep hazırlık safhasında kalacak değil. Önü açılacak, ne var içerisinde bileceğiz. Diyen neden, ne demiş, doğru mu, ne kadar doğru? Bu soruların cevabını hep beraber göreceğiz. Aceleye gerek yok. Benim yargıya saygımın gereği budur. Bir tek cümle dahi benim bu olayı kabul ettiğime dair hiçbir yerde görülemez. Geriye dönük herkes konuştu. Herhangi bir dava söz konusu olduğunda yargılamaya gerek yok. Daha ilk günden ya insanları mahkum ettiriyoruz, ya beraat ettiriyoruz. Bu çok doğru bir şey değil. İlkemi değiştirmedim, değiştirmeyeceğim. Konuyla ilgili savcının durumu da şu an tartışmalı. Yani onu burada konuşmayı doğru bulmam. Yargılamayı burada yapar hale geliriz. Burası komisyon, yargı merci değil.”

Reklam
Reklam

ANKA

Haberin Devamı İçin Tıklayın