Greenpeace'den nükleer karşıtı siber eylem

ANKARA (İHA) - Nükleer Yasa Tasarısı'nın geri çekilmesi için Meclis'te eylem yapan GREENPEACE üyeleri, şimdi de siber eylem başlattı. Tasarının geri çekilmesi için Başbakan Recep Tayyip Erdoğan'ı mail yağmuruna tutan GREENPEACE üyeleri, yasa geri çekilene kadar eylemlerini sürdüreceklerini bildirdi.

Reklam
Reklam

GREENPEACE üyeleri internette başlattıkları kampanyayla herkesi Başbakan Erdoğan'a Nükleer Yasa Tasarısı'nın engellenmesi için mail göndermeye davet ediyor. "Nükleer Yasa Tasarısı'nı engellemek için şimdi harekete geçin" başlıklı mailde, Tasarı'nın Nükleer enerjiye alım garantisi vererek, nükleer enerjiye karşı olan Türk halkına 15 yıl süreyle zorla nükleer elektrik satmayı öngördüğü belirtilen mailde, bu tasarıyla Türk halkına hem pahalı elektriğin faturasının ödetileceği hem de vergilerinin istemedikleri bir kaynağa aktarılacağı bildirildi. "Bu yasayı Duradurmak Sizin Elinizde. Hemen Şimdi Başbakan Erdoğan'a mektup gönderin" yazılı maille Nükleer enerji yerine yenilenebilir enerji kaynaklarının kullanılması gerektiği belirtildi. Siber eylem kapsamında tüm internet kullanıcılarına gönderilen maille Başbakan Erdoğan'a gönderilen mektup şöyle:
"Nükleer Güç Santralleri'nin kurulması ve işletilmesiyle enerji satışına ilişkin kanun tasarısının Bakanlar Kurulu'nun imzasından geçerek TBMM'ye sunulmuş olduğunu görmek, bizleri hayal kırıklığına uğrattı. Bize öyle geliyor ki, Türkiye için sürdürülebilir, güvenli ve temiz kaynakları kullanarak bir enerji planı hazırlamak mümkünken, nükleer endüstrinin lobi faaliyetleriyle Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanınız Hilmi Güler tarafından yanlış ya da eksik bilgilendirilmişsiniz. Bu mektupla sizi nükleer yasa tasarısını geri çekmeye ve bunun yerine nükleer enerjiden 16 kat daha fazla ekonomik potansiyeli olan yenilenebilir enerjilere, ayrıca enerji verimliliğine dayanan uzun dönemli bir enerji stratejisi hazırlamaya çağırıyoruz. Uzun dönemli bir strateji nükleer enerji için değil, yenilenebilir enerji yatırımlarının hızla artması için teşvik mekanizmalarını yerleştirme biçiminde olmalıdır ve geleceğe yönelik açık ve yasal bağlayıcılığı olan hedefleri ve zaman çizelgesi mevcut olmalıdır. Aynı zamanda hükümetin endüstri ve halkla birlikte çalışarak enerji tasarrufu ve verimliliğine dayanan büyük çaplı bir program geliştirmesi ve uygulaması gerekmektedir. Bu yol Türkiye'nin enerji bağımsızlığı için olduğu kadar, Anayasamızın 56. maddesinde belirtilen güvenilir bir çevrede yaşama hakkımız için de çok önemlidir. Sayın Başbakanım, nükleer enerji kirli ve tehlikeli olduğu gibi elektrik üretmek için de pahalı bir yoldur. Nükleer atıklarla ilgili çevresel olarak kabul edilebilir bir çözüm henüz hiçbir ülkede bulunamamıştır. Ayrıca radyoaktif atık taşımacılığı da inanılmaz tehlikeli olduğu halde, Enerji Bakanı Hilmi Güler henüz varolmayan çözüm önerileriyle halkı yanlış bilgilendirmektedir. Yeni nükleer santrallerde bile büyük radyoaktif kirlilik yaratacak kazaların olmayacağına dair hiçbir garanti yoktur. Ayrıca bölgede yükselen tansiyon ve istikrarsızlıklar açısından, nükleer santraller ve atık taşımacılığı, askeri ve terörist saldırılara açık hedef teşkil etmektedir. Bu kazalara veya muhtemel saldırılara karşı yasa tasarısının getirdiği şirket yükümlülükleri halkımızı korumaktan çok uzaktır. Nükleer enerji, elektrik üretmenin en ucuz yolu değildir. Uluslararası enerji piyasaları için hazırlanmış farklı enerji maliyetleri analizlerine bakarsanız, rüzgar enerjisinin nükleer enerjiden çok daha ucuz olduğunu görebilirsiniz. Oysa yasa tasarısı Türkiye'de nükleer enerjiye yenilenebilir enerjilere tanınmış olan alım garantilerinden daha uzun garanti süresi tanıyor ve farklı teşvikler için kapı açıyor. Türkiye'nin enerji ihtiyacının %5'ini bile karşılamayacak olan nükleer enerji için böylesi teşvikler kabul edilemez. Yine yasa tasarısında firmanın iflasını ilan ettiği durumda, büyük atık ve söküm maliyetlerinin hangi merciler tarafından karşılanacağı belirtilmemiştir. Gelecekte vergilerimizin böyle büyük bedeller için harcanma ihtimalini kabul etmiyoruz. Başka ülkelerde yaşanan örneklerden de biliyoruz ki, endüstri bu maliyetleri devletten istemekten hiç çekinmemiş ve santrallerin inşasında da hükümetlerden büyük miktarlarda teşvik talep etmiştir. Başka hiçbir enerji sanayisi devletten bu derece büyük taleplerde bulunmaz. Söz konusu tasarı Türk halkını nükleer enerjinin risklerinden korumamaktadır. Bu yasa ile birlikte herhangi bir yatırım yapılırsa Türk halkı yalnızca elektrik fiyatları ve enerji bağımlılığı yüzünden değil, aynı zamanda muhtemel kazalar veya saldırılar sonucu oluşacak felaketler yüzünden de büyük mağduriyete uğrayacaktır. Sizden yasa tasarısını biran önce geri çekmenizi ve Türkiye'yi yenilenebilir enerji ve enerji verimliliğine dayanan örnek bir ülke haline getirmek için harekete geçmenizi talep ediyorum."

Reklam
Reklam
Haberin Devamı İçin Tıklayın