Hido: "Başarımın sırrı onlar"

ABD Profesyonel Basketbol Ligi'nde (NBA) Doğu Konferansı şampiyonluğunun ardından final serileri oynayan ve kariyerinin zirvesinde bulunan milli basketbolcu Hidayet Türkoğlu, başarısındaki sırrın eşi Banu ile olan mutlu evliliği ve 3 ay önce doğan kızı Ela olduğunu söyledi.

Reklam
Reklam

Orlando'daki evinde açıklamalarda bulunan Türkoğlu, NBA kariyerini, transferini, gelecek hedeflerini, basketbol milli takımındaki durumunu ve genç Türk oyuncuları değerlendirdi.

NBA tarafından geçen sezon "En çok gelişme kaydeden oyuncu (MIP)" ödülüne değer bulunan Türkoğlu, play-off'larda gösterdiği performansla takımını finale taşırken, başarısındaki sırrın eşi ve 3 ay önce doğan kızı Ela olduğunu vurguladı.

Antrenmanlardan ve maçlardan eve sabırsızlık içinde geldiğini ve kızının kendisine çok büyük motivasyon sağladığını anlatan Hidayet, "Moral kaynaklarımdan bir tanesi Ela ile geldi. İnşallah devamı da gelecek" diyerek daha fazla çocuğu olmasını arzuladığını kaydetti.

NBA'de 9. sezonu olduğunu ve 500'ün üzerinde maça çıktığını vurgulayan milli basketbolcu, "Ben hedeflerimi önüme kademe kademe koyuyorum. Önce NBA'e gelerek şansımı denemek istedim. Bunu başardım. Sonra burada kalıcı oldum, şimdi de Doğu Konferansı şampiyonluğunun ardından Lakers ile final oynuyoruz. Eğer bu sezon, NBA Ligi kupasını kaldıramazsam bile önümüzdeki sezonlarda kupa alacağıma inanıyorum" dedi.

Reklam
Reklam

Kariyerinin en üst noktasında olduğunun altını çizen ve bu noktaya gelmek için sürekli çalıştığını belirten Türkoğlu, "Şu an 30 yaşındayım. 36 yaşına kadar burada devam edeceğim. 34'ten sonra bu ligde daha az süre alacağımın farkındayım. Basketbolu sahada oynamayı bıraktıktan sonra ne yapacağımı düşünmek için şu an erken. Bunu 34 yaşımdan sonra düşüneceğim. NBA'den teklif gelmesi durumunda yardımcı antrenörlük ya da başka bir görev olursa burada da kalmayı düşünebilirim" diye konuştu.

Hidayet, milli takımda 2006'da bazı sorunlar yaşadığını, ancak hepsinin artık geride kaldığını belirterek, şöyle konuştu:
"Geçen seneki performansım ve davranışlarımla Türk halkının tekrar saygısını ve sevgisini kazandığımı düşünüyorum. Polonya'da düzenlenecek Avrupa Basketbol Şampiyonası öncesi 24 Temmuz'da kampa gireceğiz. Takım kaptanı olarak başkanımıza, kamp öncesi tüm takım olarak 4-5 gün bir tatil yapmamız gerektiğini söyledim. O da beni kırmadı ve bunun programlamasını yaptığını söyledi. Burada edindiğim tecrübelerin sonucu bu tip bir takım tatilinin herkesin birbirini tanıması açısından iyi olacağını düşünüyorum. Güzel ortamı yakalarsak şampiyon oluruz ve 2010'da Türkiye'de yapılacak Dünya Şampiyonası'na büyük moralle gireriz. Ben arkadaşlığın başarıyı getireceğine inanıyorum."

Reklam
Reklam
Haberin Devamı İçin Tıklayın