Genel olarak insanlarda ilerleyen yaş ile birlikte hem görüntüde hem de bedenin iç kısımlarında, çeşitli organlarda bazı hasarlar meydana gelebilmektedir. Özellikle kemikler hem erkeklerde hem de kadınlarda ilerleyen yaşa bağlı olarak meydana gelebilir ve genç yaşlarda gerekli önlemlerin alınmaması sağlıklı bir yaşam tarzı benimsenmemesi halinde çok ciddi ve kalıcı başka hastalıklar da oluşabilir.
Kemiklerde ilerleyen yaşa bağlı olarak kırılma, zayıflama, erime gibi durumlar oluşabilir. Tüm bu kemik rahatsızlıklarının genel ve temel nedenleri beslenmeye, yaşam tarzına ya da genetik bazı durumlara bağlı olarak meydana gelebilmektedir. Belli başlı belirtiler ile meydana gelebilen bu durumlardan biri de kemik erimesi ya da osteoporoz adı verilen hastalıktır.
Osteoporoz ya da kemik erimesi kemik mineral yoğunluğunun azalması sonucunda kemiklerin zayıflayarak daha kırılgan hale gelmesidir. Kemik erimesi, kemik hacmi, kemik dokusu ve kemik kalınlığında azalma ile kemiklerin zayıflamasına ve daha kolay bir şekilde kırılmasına yol açılması anlamına gelmektedir.
Genel olarak kemik erimesi şu durumlara bağlı olarak gerçekleşebilmektedir:
Osteoporoz belirtilerinin başında kemiklerin çok kolay ve ani bir şekilde kırılması olarak kendini göstermektedir. Bu kırılmalar en ufak bir çarpma, darbe, kaza ya da yaralanmalar esnasında gerçekleşebilmektedir. Kemiklerin kolaylıkla kırılması işle birlikte boyda kısalma, kamburluk, şiddetli sırt ya da bel ağrıları da görülebilmektedir. Kemik kırılması ile birlikte görülebilen belirtiler şunlardır:
Kemik erimesi teşhisi için kemik kaybı testleri ve kemik yoğunluk testleri yapılmaktadır. Yoğunlukta çıkan değerler genç yetişkin değerleri ile kıyaslanır ve normalden sapmalar T skoru değeri olarak belirlenir. T skoru değerleri Dünya Sağlık Örgütü tarafından kemik erimesi için sınıflandırılmıştır. Örnek olarak T skoru -1’in üzerinde çıkarsa kemik erimesi değerleri normal kabul edilir.