Prof. Dr. Akdur: "Bunlar yaşatılamayan bebeklerdir"

ANKARA (ANKA) - Ankara Üniversitesi Tıp Fakültesi Halk Sağlığı Ana Bilim Dalı Başkanı Prof. Dr. Recep Akdur, Dr. Zekai Tahir Burak Doğumevi'nde 15 günde 27 bebeğin hayatını kaybetmesinin hastane enfeksiyonu ya da ihmalden kaynaklanmadığını belirterek "Bunlar normal bebek değil. Yaşatılmaya çalışılan bebekler. Dünyanın diğer ülkelerinde de bu şekilde doğan bebekler çok zor yaşatılıyorlar. Dolayısıyla bunlar ölen değil, yaşatılamayan bebeklerdir" dedi.

Reklam
Reklam

Ankara Üniversitesi Tıp Fakültesi Halk Sağlığı Ana Bilim Dalı Başkanı Prof. Dr. Recep Akdur, Dr. Zekai Tahir Burak Kadın Doğumevi'nde 15 günde 27 bebeğin hayatını kaybetmesini ANKA'ya değerlendirdi. Prof. Dr. Akdur, bebek ölümlerinin hastane enfeksiyonundan kaynaklandığını düşünmediğini ifade ederek "Böyle söylentiler var. Hastane enfeksiyonu olması için belirli ölçülerinin olması gerekiyor. Belli sayıda, belirli oranda ve belirli etkenle olması lazım. Bu ölçülerin hiçbiri yok" dedi. Prof. Dr. ölen bebeklerin hiçbirinin normal olmadığını belirterek "Bunlar yaşatılmaya çalışılan bebekler. Dolayısıyla bebek ölümü demekten ziyade yaşatılmaya çalışılan bebek (prematüre) demek daha doğru" diye konuştu. Prof. Dr. Akdur şunları söyledi:

"Yapılan açıklamalara göre, bin gramın altında olanlar var. Dünyanın diğer ülkelerinde de bu şekilde doğan bebekler çok zor yaşatılıyor. Dolayısıyla bunlar ölen değil, yaşatılamayan bebeklerdir"

Reklam
Reklam

-15 GÜNDE 27 SAYISI FAZLA DEĞİL-

Prof. Dr. Akdur, hastane yetkililerinin verdiği bilgiye göre, bir ay içinde prematüre kliniğine 504 bebek kabul edildiğini hatırlatarak "Bunlar böyle yüksek düzeyde bir bakım görmese, hepsi de ölüme aday bebeklerdir. Bunlardan yüzde 91'den fazlası yaşatılmış ve kurtarılmıştır. Geriye kalan yaklaşık yüzde 9 kadarı yaşatılamamıştır. Konu kesinlikle bir ihmal ya da hastane enfeksiyonu biçiminde değildir" dedi.

15 günde 27 sayısının fazla olduğu söylenemeyeceğini ifade eden Prof. Dr. Akdur, "Bu tarz tesadüfler bazen olur. Bazı zamanlarda kayıpların fazlalaşması olabilir. Olayı yıllık değerlendirmek lazım. Aylık ya da yıllık olarak baktığımızda yüzde 9 oranı geçmiş yıllara göre, çok yüksek görülmemektedir" diye konuştu.(ANKA)

Haberin Devamı İçin Tıklayın