Adalet Bakanı Cemil Çiçek Danimarka'dan yayın yapan Roj TV'nin terör örgütüyle ilişkisini gösteren belgelerin bu ülkeye gönderildiğini söyledi.
İsveç Dışişleri Bakanı Laila Freivalds'in davetlisi olarak, Stockholm'de bulunan Çiçek, Danimarka'dan yayın yapan Roj TV'nin terör örgütüyle ilişkisini gösteren belgelerin Danimarka'nın Dışişleri ve Adalet Bakanlığı'na gönderildiğini, Başbakan Recep Tayyip Erdoğan'ın da bu konuda bilgi verdiğini kaydederek şunları söyledi: "Dönem Başkanı sıfatıyla İngiltere'nin düzenlediği gayrı resmi Adalet ve İçişleri Bakanları toplantısına katıldığımda, Sayın Bakan'a biz bu konuyu ilettik. Ayrıca daha evvel de Dışişleri Bakanlığı müteaddit defalar elindeki bilgi ve belgeleri Danimarka makamlarına gönderdi.
İçişleri Bakanlığı'na, Dışişleri Bakanlığı'na gönderdi, En son Sayın Başbakanımız bu bilgiyi verdi. Dedi ki, 'Böyle bir televizyon kanalı var. Teröre destek veriyor.' Şu anda Danimarka'nın elinde bu bilgiler var. Ama her defasında, 'Bu bizim yetkimiz değil, filanca makamın yetki alanında' deniyor. Yani top devamlı dolaşıyor. Ben en son Sayın Bakanla 1 Kasım'da yaptığım görüşmede dedim ki, (Bu bizim hükümetten hükümete, devletten devlete talebimizdir. Hangi makamın yetkili olduğu sizin meselenizdir.)"
Almanya ve Fransa'nın bu kanalı radikal örgütlere destek verdiği için kapattığını da hatırlatan Cemil Çiçek, "Siz etnik teröre destek veren bu televizyonu kapatmıyorsunuz. İki senedir bizi oyalıyorsunuz, Bu Avrupa Birliği müktesebatına da aykırı. Ayrıca ben de bu terör örgütünün yönetim kurulunda olan birinin, o televizyonda yaptığı konuşmanın görüntülü olarak resmini verdim. Alt yazıda da o terör örgütünün yönetim kurulu üyesi olduğu yazıyor. Çok açıktır. Kimse 3 maymunu oynamasın" dedi.
Çiçek, düşünce özgürlüğüyle ilgili bir soru üzerine, AK Parti hükümetinin uygulamaya koyduğu yasaların, Avrupa müktesebatına uygun yasalar olduğunu kaydetti.
Çiçek, eleştiri hududu içinde kalan hiçbir düşünce açıklamasının suç sayılmadığını belirterek, "Bu hududun çapını kim tayin edecek? Yargıtay, mahkemeler... Açılan bazı davalar var. Açılmamasını temenni ederiz. Ama Avrupa Birliği müktesebatı açısından yargı bağımsızdır" diye konuştu.
Bu konuda haklarında dava açılan kişilerin sergilediği tutarsızlığın da görülmesi gerektiğine dikkat çeken Çiçek, "Bir konuyla ilgili biri bir yerde bir açıklama yapıyor. O konuyla ilgili 2 ay hiç sesini çıkartmıyor, öyle bir açıklama yapmanın avantajını, primini kullanıyor, reklamını yaptırıyor. Sonra kendi beklentileri dış dünyadan karşılanmayınca, 'Ben onu dememiştim' diyor. 'Ben böyle bir şey demedim'i 2 ay evvel söyleseydin, zaten bu dava açılmayacaktı. Demek ki orada işin içerisine biraz da reklam giriyor." diye konuştu.