İSTANBUL (İHA)- Ergenekon davasının bugün görülen duruşmasında tutuklu sanıklardan Gazeteci Vedat Yenerer'in savunması ve çapraz sorgusu tamamlandı.
Duruşmanın öğleden sonraki oturumunda tutuklu sanıklardan Gazeteci Vedat Yenerer'in çapraz sorgusuna geçildi. Cumhuriyet Savcısı Mehmet Ali Pekgüzel çapraz sorgu sırasında "Drej Ali olarak tanınan Ali Yasak'ı tanıyor musun? Telefon defterinde onunda numarası var" deyince Yenerer, "Fihristime bakarsanız PKK'lılarında var, Kürt İdris'in de, Fevzi Öz'ün de. Ben gazeteciyim. Kendisi ile bir kere röportaj yaptım. Sokakta görsem tanımam" diye yanıt verdi.
Savcı Pekgüzel, "Cumhuriyet'e ne zaman başladın, ne zaman, neden çıktın" diye sorunca Yenerer, "1987 yılında öğrenciyken yazları çalışıyordum. Daha sonra 1989 yılında aşladım. 1993 yılında şefimle anlaşamayarak istifa ettim" dedi. Pekgüzel, "İfadende Veli Küçük'ün sana Kuvvayi Milliğe Derneği dergisini verdiğini söylüyorsun. Veli Küçük dergi mi çıkartıyordu, bu hangi dergi" dergi diye sordu. Yenerer ise "Dergi çıkartıp çıkartmadığını bilmiyorum. Bana bir keresinde bir dergi göndermişti. Dergi sakıncalı bir dergi değildi" diye konuştu.
Cumhuriyet Savcısı Pekgüzel, "Yılın Kuvvacısı ödülünü vermek nasıl doğdu" deyince Yenerer, "Leyla Zana'ya ödüller veriliyordu. Bizde 2004 yılında site olarak oluşturduğumuz kurulla ulusal bütünlüğe sahip sicili temiz kişiler arasından bazılarına ödül veriyorduk. Ama vermez olaydık. 2006 yılından sonra pişman olduk ve kestik. 2006 yılından sonra Kuvvayi Milliğe kelimesi her yerde kullanılıyor oldu" dedi.
Savcı Pekgüzel'in , "PKK kamplarına giderken hiçbir devlet kurumuna bilgi verdiniz mi?" şeklindeki sorusuna ise Yenerer, "Vermedim. Yurt dışındaki bu olaydan ötürü bilgi vermem gerekmiyor. 1992 yılında ve 1997'de çeşitli kamplardan esir alınan askerleri aileleri ile birlikte teslim aldım" diye yanıt verdi.
Cumhuriyet Savcısı Nihat Taşkın ise Vedat Yenerer'e "İfadenizde çıkmadığınız bir televizyon programından ötürü Veli Küçük'ün sizi aradığını ve neden yayına çıkmadığınızı belirttiniz. Veli Küçük'e yayına maaşınızı alamadığınızdan dolayı çıktığınızı söylediniz, bu konuda size nasıl bir yardımı oldu?" diye sordu. Yenerer de "Ben yayına çıkmadım. Ertesi gün Paşam beni aradı ve nedenini sordu. Bende paramı alamadığımı ve ondan dolayı çıkmadığımı söyledim. Devamında müsait olmadığımı belirterek, daha sonra görüşelim" dedim. Koca örgüt beni yönlendire yönlendire fakir bir kanala mı yönlendiriyor. Bunu zul kabul ediyorum. Yüreğim yanıyor, 10 aydan beri kendimi esir hissediyorum" diye cevap verdi.
Taşkın daha sonra Yenerer'e tutuklu sanıklardan Ümit Oğuztan ile tanışıklığını sordu. Yenerer ise, "Fadime Şahin, Ali Kalkancı olayı patladığında tanıştım. Olay benim haber araştırma müdürü olduğum kanalda patlamıştı. O tarihte bir toplantıda tanıştık" dedi.
Yenerer bir soru üzerine ise Şener Eruygur'u Jandarma Genel Komutanı olarak tanıdğını belitti. Hurşit Tolon'u ise 1999 depreminde tanıdığını ve deprem bölgesinde kendisini yayına aldığını söyledi. Yenerer, " 4 bölümlük "Doğu ve Güneydoğu'da Terör" konulu bir belgesel yapacaktım. Bu konuda Genel Kurmay'ın dahilinde Şener Eruygur'un da aralarında bulunduğu çok sayıda üst düzey asker ile görüştüm" dedi.
Duruşma devam ederken, çapraz sorgu sırasında söz isteyip ayağa kalkan müdahil Şebnem Korur Fincancı'nın avukatı Özkan Yücel ile Mahkeme Başkanı Köksal Şengün arasında gerginlik yaşandı. Yücel ısrarla talepte bulunmak istediğini söyleyince Mahkeme Başkanı Şengün tarafından mikrofonu kapatıldı. Şengün, "Soru soramazsınız. Size söz vermiyorum. Daha önce sizinle ilgili kısıtlama kararı alındı. Talepler sırasında sorarsınız" dedi.
Vedat Yenerer'in çapraz sorgusu sona ererken, Mahkeme Başkanı Şengün, müvekkiline ilişkin savunma yapan avukat Vural Ergül'ün savunmasını yarıda keserek taleplere geçti. Ergül savunmasına yarın kaldığı yerden devam edecek. Duruşmada şu sıralar mahkeme heyeti sanıklar ve avukatlarının taleplerini dinliyor.