HABER

Kapat

Bazen neden hiç tanımadığımız biri “tanıdık” gelir? Sebebi nedir?

Bazı insanlara; yeni insanlarla tanışmak, yeni ortamlara girmek özellikle de günümüzde yorucu gelebilmektedir. Bu yüzden eskiden beri tanıdığı insanlarla birlikte vakit geçirmeyi tercih ederler. Ancak bazen hiç tanımadığınız yeni biri, aslında "tanıdık" biri gibi gelebilir. Peki bunun nedeni nedir?

Bazen neden hiç tanımadığımız biri “tanıdık” gelir? Sebebi nedir?

Bazı insanlar, yeni insanlar tanımaktan yeni ortamlara girmekten ve rutin alışkanlıklarını değiştirmekten çekinebilmektedir. Yeni tanınan birinin sevdiği ya da sevmediği şeyleri öğrenmek, kişilerin kendini tanımalarının bile ne kadar uzun sürebileceği düşünülecek olursa oldukça yorucu olabilmektedir.

Her ne kadar yeni biri ile tanışmak, sosyal çevreyi genişletme hissi gibi durumlar kişilere heyecan verip yeni bir kitaba başlamak gibi hissettirse de bazı durumlar kişileri yeni kişiler tanımak ve ilişkiler kurmak konusunda soğutabilmektedir.

Bazı insanlar da tanışıldığı zaman kişilerde farklı hisler oluşturabilmektedir. Bazı insanlar daha karşı karşıya gelinen ilk anda tanıyormuş hissi verebilmektedir. İlk kez göz göze gelindiğinde, ilk kez konuşulduğunda ya da yakınlaşıldığında bu kişiler çok daha önceden tanışılmış hissi verir ve tanışan kişiyi daha güvende hissettirebilir.

Bazen neden hiç tanımadığımız biri “tanıdık” gelir? Sebebi nedir?

İnsan beyni her an çevresinde birçok veriyi ve gelen bilgiyi anlamaya, anlamlandırmaya çalışır. Bunlar yaşanırken tanıdık olanı bulmak ve bu sayede güvende hissetmek için insanlar otomatik olarak bazı kalıplar bulmaya ihtiyaç duyar. Bunun için de arayışa girer. Bu arayışı bazen bilinçli bazen de farkında olmadan yapabilir. Aslında tüm bunların nedeni uzmanlara göre de güvende hissetme gereksinimidir.

Daha önce tanışılmış hissi veren hiç tanışılmadığı halde tanıdık gelen kişi birçok nedene bağlı olarak bu hissi verebilmektedir. Yüz hatları, sesi, konuşma tarzı, bazı hareketleri, mimikleri, gülüşü gibi çeşitli özellikler kişiye eski bir arkadaşı, dostu, kaybedilmiş bir aile bireyini ya da çok sevilen bir film ya da dizi karakterini hatırlatıyor olabilir.

Uzmanlara göre bu tanıdık olma hissi aslında kişinin o tanıdık gelen kişiyi değil, ondaki tanıdık bir parçayı hatırlaması ile ilgilidir. Bu hissin bazen aynı anı daha önce yaşamak anlamına gelen dejavu durumu gibi çalıştığı söylenmektedir. İnsan beyni daha önce yaşanmamış olan bir anı yaşanmış gibi kodlamış olabileceğinden o kişi ile de daha önce tanışılmış gibi düşündürebilir. Bu da yanıltıcı tanıdıklık hissi olarak isimlendirilir. İngilizce karşılığı ise false familiarity’dir.

Beyin yalnızca görüntü ile değil, ses tonu ile koku ile vücut dili ile de tanıdıklık hissine kapılabilir. En son çocukken koklanan bir koku, duyulan bir ses yeni tanışılan kişi kaynaklı olarak hatırlanırsa o kişi daha önceden tanışılmış hissi verebilmektedir.

Bazı uzmanlar bu tanıdıklık hissinin empati yeteneğinden ve sezgi gücünden de kaynaklandığını ifade etmektedir. Beden dili açık olan göz temasında net olan ses tonu yumuşak olan insanlar diğer insanlar tarafından güvenli olarak algılanır ve bu güven hissi de en çok gereksinim duyulan durumdur.

Bu durum bilimsel anlamda empatik rezonans olarak adlandırılır. Karşıdaki kişi ile frekansın uyması o kişiyi daha önce tanışılmamış olsa bile tanıdık hissettirir. Güven veren bu kişi tanıdık olmasa da tanıdık gibi görünür.

YORUMLARI GÖR ( 0 )

En Çok Aranan Haberler

Kapat