HABER

Kapat

CHP Parti Meclisi toplandı

ANKARA (İHA) - CHP Genel Başkanı Deniz Baykal, İçişleri Bakanı Beşir Atalay hakkında gensoru hazırlığı içinde olup olmadıklarının sorulması üzerine, "Bu tabloya seyirci kalmak istemiyoruz. Artık bu İçişleri Bakanı mı olur, Başbakan mı olur? Bu süreçte İçişleri Bakanı'na pek tanık olamadık. Olayların arkasında Başbakan'ın ve onun siyasi anlayışının olduğu çok açıktır. Bunu arkadaşlarımız kendi içinde değerlendirecektir" dedi.

CHP Parti Meclisi toplantısında, Merkez Yönetim Kurulu (MYK) üyelikleri için seçimler gerçekleştirilecek ve CHP'nin yeni yönetim kadrosu belirlenecek. Toplantı öncesinde bir basın toplantısı düzenleyen Baykal, ekonomideki sorunların giderek büyüdüğünü ve yeni bir ekonomi politikasına ihtiyaç olduğunu söyledi. Enflasyon rakamlarının beklentilerin üzerinde seyrettiğini belirten Baykal, derhal gerekli tedbirlerin alınması gerektiğini kaydetti. 1 Mayıs'ta yaşanan olayları da değerlendiren Baykal, Türkiye'nin 1 Mayıs'a ilişkin çok büyük bir şansı kaçırdığını savunarak, "1 Mayıs'ı sendikalarla birlikte dayanışma içinde her türlü önlemi alarak bir kabus olmaktan çıkarmak için hükümeti işbirliği yapmaya çağırmıştık. Eğer hükümet böyle bir işbirliğine girmiş olsaydı, barış ve huzur içinde dünyanın bütün başkentlerinde yaşandığı gibi Türkiye'de de mutlu 1 Mayıs'ı yaşama şansını elde edilecekti" diye konuştu.

Yaşanan olayların sorumlusunun 'tartışma götürmez şekilde' hükümet olduğunu iddia eden Baykal, "Sendikalar talep yapmıştır. 1 Mayıs'ı İstanbul'da Taksim Meydanı'nda kutlayayım demiştir. 1 Mayıs'ı Taksim Meydanı'nda kutlamanın önünde ne hukuki, ne siyasi herhangi bir engel yoktur. Hükümetin karar alması durumunda Türkiye 1 Mayıs'ta meşru, hukuki bir kutlama yapma şansına sahipti. Hükümet bunu reddedince olay bir hukuk sorunu haline geldi" diye konuştu. Hükümetin, provokasyon istihbaratı aldıkları gerekçesiyle sendikaların 1 Mayıs'ı Taksim'de kutlama taleplerini reddettiğini hatırlatan Baykal, "Yaşanan olaylar göstermiştir ki, hükümetin tutumu dışında bir provokasyon yoktur. Ortada bir provokasyon vardır. Ama o provokasyon sadece iktidarın uygulamasından kaynaklanan bir provokasyondur. Bunu izah etmek mümkün değildir. Hükümetin korku, telaş ve hatta panik içinde olduğunu, 1 Mayıs ortaya koymuştur" dedi. Yaşanan olaylarla ilgili olarak Başbakan Recep Tayyip Erdoğan'ın İstanbul halkından ve 1 Mayıs'ı Taksim'de kutlamak isteyen sendikalardan özür dilemesi gerektiğini savunan Baykal, "'Yanılmışız' demesi gerekir. 'Provokasyon olur zannettik olmayacakmış' demesi lazım. 'Provokasyon korkusuna kendimizi kaptırmamız yanlış olmuştur' demesi lazım. Böyle bir olayın bir daha yaşanmayacağı konusunda topluma güvence vermesi lazımdır" şeklinde konuştu.

"CHP'DE YENİ DÖNEM BAŞLIYOR"

CHP'de, kurultay sonrasında yeni bir dönem başladığını ve Türkiye'nin ekonomi ve siyasette geldiği kaygı verici noktada tüm dikkatlerin CHP'ye yöneldiğini belirten Baykal, CHP olarak sorumluluklarının bilincinde olduklarını söyledi. Baykal, "Bunun gereğini yapacağız. Bu inanç ve bu kararlılık içindeyiz, yeni bir başlangıç yapıyoruz. Bu başlangıcı, Türkiye için en iyi şekilde değerlendireceğiz" dedi.

Daha sonra gazetecilerin sorularını yanıtlayan Baykal, AB'nin Genişlemeden Sorumlu Üyesi Olli Rehn'in, 'Türkiye'de aşırı laiklerle, Müslüman demokratlar arasında bölünme var' açıklamaları ile ilgili olarak, "Türkiye'de yaşananların ne olduğu konusunda hepimizin teşhisleri var. Maalesef Türkiye AK Parti iktidarı döneminde kaygı verici bir dağılma süreci içine girmiştir. Bunun derhal toparlanması lazım. Bu gidişin gidiş olmadığı ortaya çıkmıştır. Bu sürdürülemez. Vatandaşlarımız bu teşhisi yaptığı taktirde ben inanıyorum ki Türkiye'nin tekrar önümüzdeki dönemde bu dağılma sürecine bir nokta koyup yeniden bir bütünleşme sürecine girmesi kaçınılmazdır" yanıtını verdi. Yargıtay Onursal Başsavcısı Vural Savaş'ın Başbakan Erdoğan hakkında Yüce Divan dosyası hazırlandığı yönündeki açıklamalarının hatırlatılması üzerine ise Baykal, "Hukuki süreçler kendi içinde işliyor. Buna saygı gösterilmesi gerekiyor" şeklinde konuştu.

Baykal, İçişleri Bakanı Beşir Atalay hakkında gensoru hazırlığı içinde olup olmadıklarıyla ilgili soruya, "Bu tabloya seyirci kalmak istemiyoruz. Artık bu İçişleri Bakanı mı olur, Başbakan mı olur? Bu süreçte İçişleri Bakanı'na pek tanık olamadık. Olayların arkasında Başbakan'ın ve onun siyasi anlayışının olduğu çok açıktır. Bunu arkadaşlarımız kendi içinde değerlendirecektir. Bu konuyu mutlaka parlamentoda konuşmamız lazım" dedi.

The Economist dergisinin kendisiyle ilgili olarak 'teflon lider' yorumunu nasıl değerlendirdiğinin sorulması üzerine ise Baykal, "Bir değerlendirmem yok. Ben bu tip değerlendirmeleri çeşitli çevrelerden zaman içinde alıyorum. Biz ne yaptığımız biliyoruz. Yorumu gerektiren bir durum yok" ifadelerini kullandı. Öte yandan CHP Genel Başkanı Deniz Baykal, Parti Meclisi toplantısı öncesinde yeni seçilen Parti Meclisi ve YDK üyeleri ile birlikte Anıtkabir'i ziyaret ederek Atatürk'ün mozolesine çelenk bıraktı. Baykal, Anıtkabir özel defterine şunları yazdı:

"Büyük Atatürk, sevgili Genel Başkanım. CHP'nin 32. Olağan Kurultayı'nda seçilmiş Genel Başkan, Parti Meclisi ve Yüksek Disiplin Kurulu olarak huzurundayız. Sana, ilkelerine ve her iki eserine de inançla bağlı insanlar olarak sorumluluğumuz ve görevimizin bilincindeyiz. Güçlükleri biliyoruz, başaracağımıza inanıyoruz. Tüm CHP'liler adına sevgiler ve saygılar sunuyoruz."

Baykal ve beraberindekiler daha sonra İsmet İnönü'nün de mezarını ziyaret ederek, saygı duruşunda bulundu.

En Çok Aranan Haberler

Kapat