Cuma mesajları resimli, yeni, değişik, şık ve etkileyici seçenekleriyle internette yerini aldı. Diyanet'in yaptığı açıklamaya göre bugün cuma namazı İstanbul'da 12:53'te, Ankara'da 12:37, İzmir'de 13.00'te kılınacak. WhatsApp, Facebook ve Instagram için en yeni, değişik, şık ve resimli cuma mesajları ile sözlerini sizler için derledik. İşte 3 Kasım 2023'e özel en yeni cuma mesajları ile sözleri...
Allahümme salli ve alâ seyyidinâ Muhammed ve alâ âli seyyidinâ Muhammed Hayırlı Cumalar.
Avuç içlerinizde sakladığınız bütün duaların kabul olması dileğimle. Hayırlı Cumalar.
Büyük günahlardan kaçınıldığı sürece, beş vakit namaz ile iki cuma ve iki ramazan, aralarında geçen günahlara keffaret olur. (Müslim, Tahâret 16)
Allah’tan bir dua gibi Peygamber’den bir amağan gibi sevabınız bol olsun! Hayırlı Cumalar…
Allah'ım! Bana kendi sevgisini ve senin yanında sevgisi bana fayda verecek kimsenin sevgisini ver. Cumanız mübarek olsun.
Yükü sevgi, özü saygı, gücü barış, süsü hoşgörü olan mübarek dinimizin seçtiği haftanın özel günü olan cumanızı kutlarım.
Her kim cuma günü abdest alırsa ne iyi eder; hele boy abdesti alırsa, o daha iyidir. (Ebû Dâvûd, Tahâret 128; Tirmizî, Cuma )
Ya Rabbi! Sesimizi duyansın, hallerimizi bilensin. Açtık gönlümüzü sana, sen imdat eyle, sen affeyle, sen yollarımızı hayır eyle. Cumanız Mübarek Olsun..
Allah’ım sen isyan ettirici fakirlikten, azdırıcı zenginlikten bizleri koru. Sen hakkımızda en hayırlısı neyse onu nasip eyle! "Hayırlı Cumalar" dilerim.
Öyle bir dua et ki; günahın tövbenin büyüklüğünden ağlasın…Şeytandan Yaradana sığın ki nefsin seni değil; sen nefsini yakasın. Hayırlı Cumalar.
İşte 3 Kasım 2023 cuma hutbesi:
"Muhterem Müslümanlar! Bugün, fert, toplum ve insanlık olarak ağır bir imtihandan geçiyoruz. Hak, hukuk, ahlak, vicdan ve merhamet gibi insanı insan yapan değerler; işgalci zalimler ve destekçileri tarafından ayaklar altına alınmaktadır. Filistinli kardeşlerimiz yaklaşık bir asırdır kendi vatanlarında baskı, esaret ve zulüm altında yaşamaya mahkûm edilmiştir. Bugün de Gazze’de kadın, çocuk, yaşlı demeden dünyanın gözü önünde büyük bir soykırım gerçekleştirilmektedir.
Aziz Müminler! Eşi görülmemiş bu soykırımı gerçekleştiren gözü dönmüş caniler, cesaretlerini ümmet-i Muhammed’in suskunluğundan ve dağınıklığından almaktadır. Oysa yüce dinimiz İslam, bizleri vahdete çağırmaktadır. Birlik olmaya, birlikte hareket etmeye davet etmektedir. Sadece dualarımızı değil, bilgimizi, gücümüzü, maddi ve manevi imkânlarımızı birleştirmemizi istemektedir. İstiklal Şairimiz bu hususu ne de güzel ifade etmektedir: Girmeden tefrika bir millete, düşman giremez, Toplu vurdukça yürekler onu top sindiremez.
Ey İnsanlar! Yaşanan bu vahşet, sadece Müslümanların değil bütün insanlığın ortak sorunudur. Dünyanın gözü önünde gerçekleştirilen cinayetlere seyirci kalmak hatta destek olmak, bütün insanlığın ayıbıdır. Zira kendilerini diğer insanlardan üstün tutan, yeryüzünü özel mülkleri gören zalimler, sadece Müslümanların değil, bütün insanlığın geleceğine kastetmektedir. Ülkemiz, dinimiz, dilimiz, ırkımız ne olursa olsun böyle bir katliama karşı çıkmak insan olmanın gereğidir. Zulüm nerede işlenirse işlensin zalime dur demek insan olarak hepimizin mesuliyetidir. Çünkü zulme rıza göstermek de zulümdür.
Kıymetli Kardeşlerim! Hutbeme başlarken okuduğum ayet-i kerimede Yüce Rabbimiz şöyle buyurmaktadır: “İçinizden sadece zulmedenlere dokunmakla kalmayacak olan bir musibetten sakının ve bilin ki Allah’ın cezası çok şiddetlidir.”[1] Hadis-i şerifte ise Sevgili Peygamberimiz (s.a.s) şöyle buyurmaktadır: “İnsanlar zalimin zulmünü görür de ona engel olmazsa, Allah’ın onları genel bir azaba uğratması kaçınılmazdır."
Bu ayet ve hadisten anlamaktayız ki; masum canlara kıyan katillerin zulmüne karşı durmazsak ateş tüm dünyayı saracak, kimse güvende olmayacaktır. Çocukların bombalar altındaki çığlıklarını duymazsak herkesin canı yanacaktır. Unutmayalım ki herkesin, her zaman kötülüğe engel olmak için yapabileceği bir şeyler mutlaka vardır. Zulme engel, mazluma umut olmak için caydırıcı rol üstlenelim; elimizle, dilimizle ve kalbimizle ne gerekiyorsa yapalım. Nitekim Peygamber Efendimiz (s.a.s) bir hadislerinde şöyle buyurmaktadır: “Kim bir kötülük ve haksızlık görürse onu eliyle düzeltsin; eğer buna gücü yetmiyorsa diliyle düzeltsin; buna da gücü yetmezse kalbiyle buğzetsin...”
Aziz Müslümanlar! Kadın erkek, genç yaşlı her birimiz dünyadaki tüm zulümlerin son bulması için sorumluluklarımızı yerine getirelim. Hz. İbrahim’in ateşini söndürmeye giden karınca misali hakkın yanında, bâtılın karşısında yer almaya devam edelim. Bizler inanıyoruz ki bu zor günler elbet sona erecektir. Zalimlerin zulmü mutlaka bitecek, mazlumların yüzü gülecek, zafer inananların olacaktır. Mazlumların umudu olan aziz milletimiz, ümmet bilinciyle dünyamızı yeniden barış yurdu haline getirecektir.
Hutbemi bir ayet-i kerime ile bitiriyorum: رَبَّنَٓا اَفْرِغْ عَلَيْنَا صَبْراً وَثَبِّتْ اَقْدَامَنَا وَانْصُرْنَا عَلَى الْقَوْمِ الْكَافِر۪ينَۜ “Rabbimiz! Bize sabır ve dayanma gücü ver. Ayaklarımızı senin yolunda sabit kıl. Kâfirlere karşı bize yardım eyle.”[4]
İSTANBUL 12:53
ANKARA 12:37
İZMİR 13:00
ADANA 12:27
BURSA 12:52
ANTALYA 12:46
ESKİŞEHİR 13.46