SAMSUN (İHA) -Türkiye Mimarlar Mühendisler Odaları Birliği (TMMO) Makina Mühendisleri Odası (MMO) Samsun Şube Başkanı Sabri Samangül, Irak'ın dünyada da en fazla petrol rezervi olan ikinci ülke olduğunu belirterek, Irak'a yönelik muhtemel bir operasyonun altında bunun yattığını ileri sürdü.
Sabri Samangül, yaptığı açıklamada, bütün ekonomilerin en önemli maliyet unsurunun 'petrol' olduğunu, sağlıklı ve güçlü bir ekonomi oluşturmanın ana kaleminin, ucuz-sürdürülebilir ve kesintisiz bir 'petrol ithalatı' ile mümkün olacağının ortada olduğunu vurguladı. Günümüzde ülkelerin bölgesel günlük petrol tüketimi sıralamasında ABD'nin birinci, Japonya'nın ikinci ve Çin'in üçüncü sırada yer aldığını ifade eden Samangül, "Muhtemel Irak operasyonunu savunmak veya karşı tavır almak, ülkelerin uluslararası politikalarında petrol açmazını ortaya koymaktadır" ifadesini kullandı.
ABD ve İngiltere'nin, bir tarafta Irak'ta demokrasiye olan ihtiyacı tüm dünya kamuoyuna vurgularken, diğer tarafta kendi televizyon kanallarının 'petrole bulanmış karabatak' görüntüsünü belleklere kazıdıklarını söyledi. Savunulacak bir yanı kalmamış Bağdat'a karşı yine savunulması güç gerekçelerle kampanyalar yürütüldüğünü ifade eden Samangül, "Belki Irak dünyanın ikinci büyük petrol rezervine sahip olmasaydı bütün bunları yaşamayacaktı" dedi.
"BM İLKELERİ ÇİĞNENMEK İSTENİYOR" Petrolün, dünya enerji tüketiminde yüzde 40 ile birinci sırada olduğunu açıklayan Samangül, "2002 BP Dünya Enerji Raporu'na göre, Kuzey Amerika'nın Petrol Rezervi (ABD, Kanada ve Meksika) 63 milyar 900 milyon varil iken, Ortadoğu'nun petrol rezervi 685 milyar 600 milyon varildir. Irak, 112 milyar 500 milyon varil petrol rezervi ile 261 milyar 800 milyon varil petrol rezervi olan Suudi Arabistan'dan sonra dünyanın ikinci büyük petrol rezervine sahiptir. 2002 BP Enerji Raporu'na göre, dünyadaki toplam petrol rezervinin yarısından fazlası Ortadoğu'dadır. Amerikan Enerji Enformasyon Dairesi'nin yaptığı çalışmalara göre, 2020 yılında ABD'nin günlük petrol ihtiyacının 25 milyar 800 milyon varile çıkacağı açıklanmıştır. Görünen tablonun yanında olaya farklı bir pencereden bakarsak, bütün ekonomilerin en önemli maliyet unsurunun 'petrol' olduğunu görürüz. Yani, sağlıklı ve güçlü bir ekonomi oluşturmanın ana kaleminin, ucuz-sürdürülebilir ve kesintisiz bir 'petrol ithalatı' ile mümkün olacağı ortadadır. Bizler tüm bu gerçekleri kamuoyunun bilgisine sunarak, uluslararası hukuk kurallarının ve Birleşmiş Milletler (BM) ilkelerinin çiğnenmek istediğini ortaya koymaktayız" diye konuştu.