Irak'ın sahip olduğu veya üretmekte olduğu nükleer kitle imha silahları hakkında kesin bir şey söyleyemeyen gözlemcilerin birleştiği ortak nokta ise "İhtimal var, ancak kanıt yok" şeklinde. Gözlemciler, Saddam muhaliflerinin, "Tahhaddy" adlı laboratuvarda çalışan 85 kişinin, Irak ordusu için biyolojik silah ürettiği, yeraltı test odaları bulunan laboratuvarın, sıkı güvenlik tedbirleri ile korunduğu yönündeki iddialarını hatırlatarak, Amerikan askeri uzmanlarının, Dicle Nehri üzerinden çekilmiş uydu görüntülerini inceleyerek, burada bir biyolojik silah üretim laboratuvarı olup olmadığını anlamaya çalıştıklarını vurguluyor.
UYDU FOTOĞRAFLARI GÜÇLÜ KANIT DEĞİL Siyasi gözlemciler, ABD yönetiminin, 'Mavi Nil Virüsü' olarak bilinen ve öldürücü 'Ebola Virüsü' ile aynı etkide bir bakteri üzerinde çalışıldığı öne sürülen laboratuvarın varlığını kanıtladığı an operasyon için düğmeye basacağını, ancak eldeki uydu fotoğraflarının kanıt oluşturacak kadar güçlü gözükmediğini ifade ettiler.
Irak'ın yeni silahları ve nükleer savaş kapasitesi olduğu var sayılsa bile, bu kapasitenin ne boyutlarda ve ne kadar ciddi tehdit oluşturduğu sorularının halen cevapsız kaldığına işaret eden gözlemciler, geçmişten gelen bilgilerin, Irak'ın hatalı silah dizaynlarına sahip olduğunu, hatta silahların geri teperek kendi ordusuna zarar verdiğini bile doğruladığını belirtiyor. Siyasi gözlemciler, Irak'ın hedefi bulan savaş başlığı programını bile oluşturamadığının, yıllardır bilinen bir gerçek olduğunu hatırlatıyor.
CEVAP ARAYAN SORULAR Gözlemciler, ABD Senatosu'nda bugün başlayacak ve iki gün sürecek olan oturumlarda da, "Irak gerçekten aktif olarak biyolojik, kimyasal ve nükleer silah üretiyor mu ve eğer öyleyse nasıl karşılık vermek lazım? Irak'ın ABD'ye yönelik tehdidinin boyutu nedir? Bir savaş durumunda kaç ABD askeri ölür? Öteki ülkelerin tepkisi ne olur? Saddam'ın yerine kim geçer? ABD'nin bölgede ne kadar süreyle birliklerini konuşlandırması gerekir?" gibi sorulara cevap aranacağını bildiriyor.
Bu arada, ABD Savunma Bakanı Donald Rumsfeld, Irak'ın kitle imha silahlarını sadece havadan yapılacak bir bombardıman ile yok etmenin mümkün olmadığını söyledi. Bağdat'ın silahları sakladığını ve yerlerini değiştirdiğini öne süren Rumsfeld, ABD'nin Sovyetler Birliği döneminde kullandığı silah tespit yöntemlerinin Iraklılarca bilindiğini kaydetti.
markasıdır.
Haber Gönder
