Almanya'da genel seçimler 22 Eylül'de

Sosyal Demokrat Parti (SPD)'nin, "Hükümet Programı 2002-2006" başlığını taşıyan seçim programındaki ağırlıklı konular, ekonomik ilerleme ve iş piyasasıyla ilgili politikalar... Öncelik, ekonomi ve teknolojideki yeniliklerin teşvikinde. Yeni istihdam alanlarının oluşturulması da öncelik tanınan konular arasında.

SPD, sosyal güvenlik üzerinde yük oluşturmayacak modern ve esnek çalışma saatleri politikasını savunuyor. Partinin strateji uzmanları, işsizlik yardımıyla sosyal yardımın birbirine bağlanmasıyla tasarruf edilebileceğini umuyorlar. SPD'nin ağırlık verdiği diğer konular ise vergi, eğitim ve aile politikaları... Dış politikasının odak noktasında ise 'insan onurunun korunması, özgürlükçü demokrasi ve hoşgörü' var.

BİRLİK'İN YÜZDE 40 HEDEFİ

Hristiyan Demokrat ve Hristiyan Sosyal Birlik CDU ve CSU ise, 50 yılı aşan tarihlerinde ilk kez ortak bir seçim programıyla seçimlere katılıyorlar. "Üç kere 40'dan az" sloganı, birlikçilerin ekonomi politikasını simgeliyor. En yüksek vergi oranını, ücret maliyetlerini ve de devletin payını yüzde 40'ın altına indirmeyi vadeden CDU/CSU, bu programla "40 artı x'i" yani seçmenden en az yüzde 40 destek almayı hedefliyor.

SPD gibi CDU/CSU da dikkatlerini "düşük ücretli kesime" yönlendiriyor. Seçim programında aile politikasının da özel bir yeri var. İki partinin dış politik çizgisi ise öncelikle Avrupa'nın bütünleşmesi sürecinin sürdürülmesi yönünde. Hristiyan Birlik CDU/CSU, üç noktada, Sosyal Demokrat - Yeşil koalisyonundan net şekilde ayrılıyor: İktidara gelirlerse, çevre vergisi, Göç Yasası ve nükleer enerjiye veda politikalarına son verilecek.

YEŞİLLER, ABD'Yİ 'TANIYOR'

Yeşiller, 2002 yılı Mart ayında kabul ettikleri temel programlarıyla, hükümet ortağı olarak 1999'da Kosova Harekatı'na ve 2001 yılında uluslararası terörle mücadele ittifakına katılarak verdikleri bazı kararları program düzeyine yükselttiler. Artık radikal pasifizmden uzaklaşıyor ve ABD'nin Avrupa'daki varlığını kabul ediyorlar. Fakat bir kayıtla, "Bundan sonra da hedef, askeri potansiyelin daha da azaltılması olmalıdır".

Dış politikada ana çizgileri 'adil küreselleşme.' Ekolojiden yola çıkan Yeşiller'in güncel seçim programı da toplum ve çevre koruması ağırlıklı. Parti programında, yenilenebilir enerjilerin oranının 2006 yılına kadar iki katına çıkarılmasını isteyen Yeşiller, sosyal politika alanında da işsizlik parası ile sosyal yardımın bir asgari sigorta şeklinde birleştirilmesinden yana. Yeşiller, 'cinsiyet eşitliğine dayalı çağdaş toplumsal düzen'in öncülüğünü üstlendiğini ilan ediyor.

LİBERALLERDEN VERGİLERİ DÜŞÜRME SÖZÜ

Hür Demokrat Parti (FDP), kendini, vergileri düşürecek parti olarak tanıtıyor ve 'vergi bildirimini tek sayfaya düşürme'yi amaçlıyor. Liberaller, 1 numaralı iş makinesi olarak orta direğe ve daha az devlete oynuyor.

Toplu iş sözleşmesini reddeden FDP de, "Yurttaş Programı" adını taşıyan seçim programında işsizlik parası ile sosyal yardımın birleştirilerek "vatandaş parası" adı altında ödenmesini istiyor. Programlarının bir diğer ağırlık noktası da eğitim politikası. Bu alanda liberaller, yüksek öğrenimde daha fazla rekabeti savunuyor.

SOSYALİSTLERDEN 'SAVAŞA HAYIR'

Demokratik Sosyalizm Partisi (PDS), sosyal adaletin ve Doğu'nun avukatı parti olma stratejisine yeni bir unsur ekledi: Yeşillerin terk ettiği, 'radikal pasifist pozisyonları' dolduruyor ve kendini 'barış taraftarı ve savaş karşıtı parti' olarak tarif ediyor. Eski Doğu Alman SED'nin devamı niteliğindeki partinin dış politikadaki başlıca hedefi ise NATO'nun lağvedilmesi.

Kaynak: İHA