İBB Başkanı Ekrem İmamoğlu, Ekol TV’de Candaş Tolga Işık'ın hazırladığı Az Önce Konuştum’un konuğu oldu. CHP’nin Cumhurbaşkanlığı ön seçimi için tek adayı olan İmamoğlu, gündemle ilgili Işık'ın sorularını yanıtladı.
İmamoğlu'nun konuşmalarından öne çıkanlar şu şekilde:
"Vedat Milor ile konuşmadım. Vedat Milor’un programlarının hayranıyım. Onun için doğmuş. Yıllardır izlerim. Tek bağı televizyonda izlediğim bir insan. Konuşsam ceza katmerli olarak büyür diye endişe ediyorum. Dostlarımız ile irtibatı oldu. Sayın Vedat Milor ile tanışmam. Oraya geldiğinden yayınlandıktan sonra haberim oldu. Kendisini aradım, ‘Çok teşekkür ederim, sosyal projemize katkı sundunuz’ diyerek. Çok üzücü. Burası bir ticarethane değil"
"Ön seçim bir demokrasi devrimidir. 40 küsur gün kala Muharrem İnce’nin adaylığı ilan edildi. Ne anlatacaksınız 40 küsur günde? Bu bakışla kaybettik seçimleri. 2023 seçimlerinde farklı bir yöntem geliştirdi muhalefet. Bir çok eksiğimiz, sıkıntımız vardı. 6 parti aday olarak Genel Başkanımızı gösterdi. 50 küsur gün kalaydı yanlış hatırlamıyorsam. İkinci tura giderken Zafer Partisi’nin katılımıyla 7 parti olduk. Yine seçimi kaybettik. Dönelim 2018 genel seçimlerine. 40 küsur gün kala Muharrem İnce’nin adaylığı ilan edildi. Ne anlatacaksınız 40 küsur günde? O günün farklı modeli önümüze kondu. Neredeyse her parti genel başkanını aday çıkarttı, CHP hariç. Bu bakışla kaybettik seçimleri."
"Bütün meseleler çalışılacak. Memleketin huzuruna kadrolar oturtulacak. 6 partinin lideri ile kurulan mekanizmaların birçok sıkıntısı yaşandı. Bu dönemde CHP bir karar veriyor. CHP, Türkiye Cumhuriyeti tarihine geçecek bir demokrasi devrimi yapıyor. Ve diyor ki: ‘Ben adayımı erken belirleyeceğim. Belirlerken de ön seçim ile yapacağım."
"Biz yaptığımız toplantının detaylarını paylaştık. Birkaç kez söyledim. Saygı duyduğum bir çerçeveden Sayın Mansur Yavaş’ın kıymetli başkanımızın, değerli ağabeyimizin ifade ettiği biçimiyle aynen söyledim: ‘Ben erken buluyorum Cumhurbaşkanı adaylığı tespitini, ön seçime karşı değilim ama bugün yapılmamalı. Böyle bir sürece de talip değilim. Ama elbette ki CHP’nin Cumhurbaşkanı adayı hepimizin adayıdır. Ben partimin bu yolculuğuna ve adayına asla zarar verecek bir şey yapmam. Kendi görüşü. Bu kavramlar bizim için net olan, geçerli olan bir mesele. Bir başka husus var. Şu konuşuldu aslında: Mansur Yavaş başkanımız bu süreçte adaya bir şey olursa, aday başarısız olursa, aday eksik kalırsa diyerek bu kaygısını dile getirdiğinde çok net dile getirdiğim şekli de söyleyeyim… Adaylık kimsenin tapulu mülkü değil ki… Haşa Allah’ın emri de değil. Resmi olarak YSK’ya teslim edene kadar adayı değiştirebilirsiniz. Başına bir şey gelebilir, hasta olabilir, Allah geçinden versin her şey olabilir. Dolayısıyla o gün geldiğinde partimiz oturur en doğru kararı verir. Bu cümlenin üzerine kendileri de ‘Partimizin adayı, partimizin kararı bizim için asla ve asla tartışılacak bir şey değildir’ dedi. Bu görüşünü tekrar etmesinin mahsuru vardır yoktur, o kendi takdiri. Ona bir şey diyemem."
"Sayın Mansur Yavaş'ın hiçbir cümlesi ben incitmiyor. Yüz yüze konuştuğumuz ve ortak karar aldığımız üçlü masa beni ilgilendiriyor. İyi bir dostluğumuz var. Günün sonunda en doğru kararı yine hep birlikte alacağımızı, en kriz anında bile birlikte olacağımızı, yol arkadaşı olduğumuzu, dava arkadaşı olduğumuzu ben asla defterimden kaldırmıyorum."
Işık'ın "Cumhurbaşkanlığı seçimlerinde şöyle bir tablo olur mu: siz, Mansur Bey ve Sayın Erdoğan?" sorusuna da cevap veren İmamoğlu, şunları söyledi:
"Hayır, Mansur Bey’in öyle bir karar alacağını asla zannetmiyorum. Sonuçta 'CHP'nin adayı benim adayımdır' sözünü çoklu defa söylemiş bir yol arkadaşımızdır kendisi. Benim olmayacağı gibi onun da olmaz."
Geçtiğimiz günlerde katıldığı bir iftar programında konuşan Ankara Büyükşehir Belediye Başkanı Mansur "Siyasi tartışmaların dışında kaldık ve kalmaya da devam ediyoruz çünkü cumhurbaşkanlığı seçimine en az 2,5 veya 3 yıl, belki daha fazla var. Biz, öncelikle Ankara halkına hizmet etmeye devam edeceğiz. Dolayısıyla buradaki hizmeti aksatıp, daha günü belli olmayan cumhurbaşkanlığı seçimi için harekete geçmiş durumda değiliz. Günü geldiği zaman ortama bakılır, Türkiye'nin o günkü şartlarına bakılır ve gerekirse bu konudaki fikrimizi bütün Türkiye kamuoyu ile paylaşacağız. Önceliğimiz Ankara, önceliğimiz Ankara'da yaşayan insanların refahı." ifadelerini kullanmıştı.