Gürcistan’ın bugün yer aldığı topraklar üzerinde tarih boyunca çeşitli bağımsız krallıklar kurulmuştur. Klasik Çağ’da Kolhis ve İberya gibi birçok bağımsız krallığa ev sahipliği yapan Gürcistan’da Gürcüler resmi olarak Hristiyanlığı dördüncü yüzyılda kabul etmişlerdir. Gürcü devletlerin manevi ve politik olarak bir araya gelmesi üzerinde Gürcü Ortodoks Kilisesi’nin gücü son derece etkili olmuştur. Birleşik Gürcistan Krallığı on ikinci ve on üçüncü yüzyıllarda altın çağına ulaşmış olarak kabul edilir. Daha sonraki süreçte ise gerileme dönemine girmiştir ve Moğollar, İran hanedanlıkları ile Osmanlı İmparatorluğu'nun egemenliği altında kalmış, devletlere ayrılmıştır.
Sonraki süreçte Doğu Gürcistan Kartli Kaheti Krallığı, 18. yüzyılda Ruslarla bir anlaşma imzalamıştır ama Ruslar bu krallığı Gürcistan İmereti Krallığı’na eklemiştir. Gürcistan’ın üzerindeki Rus egemenliği İran, Rus ve Osmanlı İmparatorlukları'nın 19. yüzyıl boyunca parça parça eklediği geri kalan Gürcü bölgeleri ile imzalanan farklı barış anlaşmaları sonucunda kabul edilmiştir.
Rus iç savaşı esnasında Gürcistan kısa süre için Transkafkasya Federasyonu'nun bir parçası hâline gelmiştir. Rus Devrimi ile gerçekleşen bu durumun ardından Gürcistan bağımsızlığını kazanarak bir Cumhuriyet olarak ortaya çıkmıştır. 1921 yılında Kızıl Ordu tarafından işgal edilmiştir. İşçiler ve köylüler Sovyetler hükumetini kurmuştur. Seksenli yıllarda ülkede başlayan bağımsızlık hareketi gitgide büyümüş ve sonuçta 1991 yılında Gürcistan Sovyetler birliği oluşumundan ayrılmıştır.
Ülkede yaşanan iç karışıklıklar, Güney Osetya ve Abhazya’da meydana gelen ayrılıkçı hareketler ve ekonomik kriz hakim olmuştur. 2003 yılında yaşanan Gül Devrimi’nin sonrasındaki süreçte Avrupa Birliği ve NATO üyesi olma hedefine göre hareket edilmiştir. Ülkede batı yanlısı olan bir dış politika izlenmiştir. Çeşitli demokratik ve ekonomik güncellemeler, düzenlemeler yapılmıştır. Yaşanan bu süreç karışıklıklara neden olsa da Gürcistan’da çeşitli kurumlar daha güçlü hale gelmiştir. Batı yanlısı politika nedeni ile Rusya ile ilişkiler bozulmaya başlamıştır. 2008 yılı Ağustos ayında Ruslarla savaş olmuş ve Gürcistan’ın Rusya ile bugün hala devam eden bölgesel sorunları meydana gelmiştir.
Gürcistan isminin Gürcüler anlamına gelen Orta Farsça ve Partça bir kelimeden aldığı bilinmektedir. Başka tarihçilere göre ise isim Gürcüler için çok önemli bir kişi olan Aziz Giorgi’den alınmıştır. Ayrıca ülkenin adının Farsça kurt anlamına gelen Gurc kelimesinden türediği de olasılıklar arasında yer almaktadır. Ülkenin bugün sahip olduğu toprakların Paleolitik Çağ’dan bu yana yerleşim alanı olduğu bilinmektedir. Proto Gürcü adı verilen kabilelerin milattan önce 12. yüzyılda tarih sahnesine çıktığı kabul edilmektedir.
Farklı dönemlerden geçerek ve tarihi olaylardan etkilenerek günümüze kadar ulaşmayı başaran Gürcistan, birkaç kez bağımsızlık ilan etmiş bir ülkedir. Coğrafi olarak konumu Güney Kafkasya’dadır ancak bazı kısımları ile Kuzey Kafkasya’ya da dahil olmuştur. Son derece dağlık bir ülkedir ve ülkede yer alan Lihi dağları ülkeyi batı ve doğu olacak şekilde iki farklı bölgeye ayırmaktadır.
Gürcistan’ın iklimi küçük bir ülke olmasına rağmen oldukça çeşitlidir. Ülkenin doğru ve batı taraflarına karşılık gelen iki başat iklim bölgesi bulunmaktadır. İklimi yumuşatan Büyük Kafkasya Sıradağları’dır. Küçük Kafkasya Dağları ise güneyden bölgeye gelen sıcak ve kuru hava kütlelerinin etkisine karşı koruyucu etki sağlamaktadır.
Gürcistan’ın başkenti ve en büyük şehri olan Tiflis, aynı zamanda ülkedeki nüfusu en kalabalık şehirdir. Ülkenin doğu kısmında yer alan Tiflis Kura Nehri’nin iki yakasında bulunmaktadır. Kuzeyinde Saguramo Dağları, doğusunda ise İgris Zageni Dağı ve güneyde Trilati Dağları vardır. 502 kilometrekarelik bir alanı kaplayan Tiflis, 1 milyondan fazla bir nüfusa sahiptir.
Şehirde büyük oranda Doğu Ortodoks Hristiyan yaşamaktadır. Buna karşılık ülkede çok sayıda farklı etnik kökenli topluluklardan, kültürlerden ve dinlerden oluşan bir mozaik de oluşmuştur. Ülkedeki en önemli turistik yerlerin başında Sioni ve Sameba katedralleri, Ulusal Opera Tiaytrosu, Rustaveli Bulvarı, Özgürlük Meydanı, Ağmaşenebeli Bulvarı, Ulusal Müze, Narikala gibi yerler gelmektedir.