Hicri takvimde ayın hareketleri, miladi takvimde ise dünyanın güneş etrafındaki dönüşü esas alınır. Hicri takvim aya göre hesaplandığı için Hicri yıllar, miladi takvimden 11 - 12 gün daha kısadır. Ramazan ayı her yıl miladi takvimde geriye doğru gelir. Hicri takvimde ise yıl Muharrem ayı ile başlar, ardından sırayla Safer, Rebiülevvel, Rebiülahir, Cemaziyelevvel, Cemaziyelahir, Receb, Şaban, Ramazan, Şevval, Zilkade ve Zilhicce ayları gelir. Ramazan ayı ise İslam alemi için kutsal ve mübarek bir ay olarak kabul edilir. Bu ay içerisinde yapılan sevaplara daha fazla karşılık verildiğine inanılır.
Ramazan ayı Kur'an-ı Kerim’de adı geçen bir aydır. Bu ayda İslam’a inanan kişilere bu ay içerisinde oruç tutmaları emredilir. Kur'an’ın indirilmeye başlandığı Kadir Gecesi'ni de içeren ramazan ayından sonra ise Şevval ayı gelmektedir.
Şevval ayının ilk günü Ramazan Bayram’ına denk gelmektedir. Ramazan Bayramı'nda insanlar aile ve arkadaşlarıyla bir araya gelir. Bu doğrultuda mübarek Ramazan ayını yaşamış olmanın sevinciyle Allah’a şükredilir.
Şevval, kelime olarak yukarı kalkmak, yükselmek, kaldırmak anlamlarında kullanılan şevl kökünden türemiştir. Şevval, İslamiyet öncesinde yaşanan cahiliye döneminde dâbir ve vâğıl olarak anılmıştır. Şevval sözcüğünün onuncu ayı işaret etmesi farklı şekillerde yorumlanmıştır. Araplar kameri ayların eski adlarını değiştirirken Şevval ayı yaz döneminde havanın sıcak olduğu bir zamana denk geldiği için bu ismi aldığı rivayet edilmektedir.
Şevval ayı da İslami takvimde büyük bir öneme sahiptir. Ramazan ayında oruç tuttuktan sonra Şevval ayında da 6 gün oruç tutulması tavsiye edilmektedir. Şevval ayında toplumsal dayanışma ve yardımlaşmanın öneminden de bahsedilir. Ramazan ayı sonrasında rehavet yaşamadan, farz sayılan ibadetlerle birlikte nafile ibadetlerin de gerçekleştirilmesi, bu ayın manevi havasını yaşamaya katkıda bulunur.