Veri sızıntısı nedir, nasıl önlenir?

Günümüzde dijitalleşmenin yayılmasına beraber paylaşılan bilgiler kurumlar ve bireyler için en değerli kaynaklardan biridir. Fakat bu değerli varlıkların yanlış kişilerin eline geçmesi ekonomik ve itibar açısından ciddi zararlara yol açabilir. Bu noktada veri sızıntısı kavramıyla karşılaşılır. Peki, veri sızıntısı nedir, nasıl önlenir?

Kişi ve kurumların dijital alandaki veri sızıntısına karşı hazırlıklı olması iyi bir güvenlik anlayışıyla mümkündür. Bu anlayışa göre olay yaşandıktan sonra değil, yaşanmadan önce önlem alınması gerekir. Veri sızıntıları sadece teknik bir arıza olarak değerlendirilmemelidir. Data breach yani veri sızıntısı sonrası müşteri güveni zedelenebilir, yasal süreçler başlayabilir ve şirketin itibarı zarar görebilir. Bu noktada bilgi koruma yöntemleri sıklıkla araştırılır.

Reklam
Reklam

Veri sızıntısı nedir, nasıl önlenir?

Veri sızıntısı içerisinde bulunduğumuz dijital çağın en ciddi güvenlik tehditlerinden biridir. Bu durum gizli ya da korunması gereken bilgilerin yetkisiz kişilerin eline geçmesiyle ortaya çıkar. Bu bilgiler bireye ait kişisel veriler olabileceği gibi herhangi bir kurumun ticari sırlarını da içerebilir.

Böyle bir olayın etkileri sızıntının boyutuna ve içeriğine bağlı olarak değişse de sonuçları her zaman ciddi boyutta olur. Bireyler için kimlik hırsızlığı finansal kayıplar ya da mahremiyetin ihlali gibi yıkıcı sonuçlar doğurabilir. Kurumlar açısından ise bu durum itibarın zedelenmesine ve hatta milyonlarca liralık maddi zararlara neden olabilir.

Günümüz dünyasında bilgi kurumların ve bireylerin en değerli varlıklarından biri haline gelmişken güvenliği sağlamak da oldukça önemlidir. Bilgi güvenliği sadece teknik önlemlerle değil aynı zamanda bilinçli bir güvenlik kültürüyle de mümkün hale gelir. Veri sızıntısını önlemek için uygulanması gereken bazı yöntemler aşağıdaki gibidir:

Reklam
Reklam

1. Sistem ve yazılım güncellemeleri

Birçok veri sızıntısı olayı güncellenmemiş yazılımlar ve açıklar üzerinden gerçekleşir. Bu nedenle işletim sistemleri, veri tabanları ve güvenlik duvarları düzenli olarak güncellenmelidir. Güncellemeler sanıldığının aksine sadece yeni özellikler sunmakla kalmaz. Bununla beraber siber saldırganlar tarafından kullanılabilecek güvenlik açıklarını da kapatır.

2. Siber güvenlik farkındalığı ve eğitimleri

Teknolojik altyapı ne kadar güçlü olursa olsun insan faktörü güvenliğin en zayıf halkası olabilir. Bu nedenle çalışanların farkındalığını artırmak bu konuda oldukça önemlidir. Oltalama yani sahte e-postalar, bağlantılar, şüpheli dosya ekleri ya da sosyal mühendislik saldırıları gibi konularda düzenli eğitimler verilmelidir.

3. Güçlü ve karmaşık şifre politikaları

Zayıf ve tekrar kullanılan şifreler siber saldırganlar için adeta bir davetiye gibidir. Her hesap için karmaşık, büyük-küçük harf, rakam ve özel karakter içeren şifreler kullanılmalıdır. Bununla beraber kullanılan şifreler belirli aralıklarla değiştirilmelidir.

Reklam
Reklam

4. Erişim yetkilerinin doğru yönetilmesi

Bazen her çalışanın aynı düzeyde bilgiye erişmesi gerekmeyebilir. Bu nedenle erişim kontrolü veri güvenliği politikalarının merkezinde yer alması gereken bir konudur. Rol tabanlı erişim modelleriyle çalışanların sadece kendi görevleriyle ilgili verilere erişebilmesi sağlanmalıdır.

5. Güvenlik duvarları ve ağ izleme sistemleri

Gelişmiş güvenlik duvarları saldırı tespit ve önleme sistemleri kullanılarak ağ trafiği sürekli olarak izlenmelidir. Anormal aktivitelerin tespiti olası bir sızıntının erken fark edilmesini sağlar.

Haberin Devamı İçin Tıklayın
Anahtar Kelimeler: