ANKARA (İHA) - Ankara Ticaret Odası (ATO) Başkanı Sinan Aygün, yeni karayolu taşıma kanunun 410 bin kamyon ve 125 bin otobüs sahibinin kabusu haline geldiğini söyledi.
Konuyla ilgili açıklama yapan Aygün, Karayolu Taşıma Kanunu ve buna bağlı olarak çıkarılan yönetmelikte yer alan mali yeterlilik kriterlerinin taşımacılık sektöründe kaosa yol açacağını ve yasaya göre 25 Şubat 2005 tarihinde yürürlüğe girecek kriterlerin gözden geçirilmesini istedi. Kanunun getirdiği yüksek teminatların ve yetki belgesi için istenen yüksek ücretlerin kamyoncu esnafı başta olmak üzere tüm sektörü zor durumda bıraktığını dile getiren Aygün, Yeni Taşıma Kanunu'nun 410 bin kamyon ve 125 bin otobüs sahibinin kabusu haline geldiğini ifade etti. Aygün, yetki belgesi ücretlerine ve teminatlara ek olarak yasaya göre her aracın almak zorunda olduğu Taşıt Kartı Belgesi'nin araç başına 50 milyon lira olduğunu ve toplam 535 bin kamyon ile otobüsten bir kalemde 26.8 trilyon liralık bir para istendiğini hatırlattı.
Yasanın bu şekilde uygulanması halinde taşıma şirketlerinin taşıma araçlarının kontaklarını kapatmak, şirketlere kilit vurmak durumunda kalacağını kaydeden Aygün, mali yeterlilik sağlamak amacıyla getirilen yasanın şirketleri mali yetersizliğe sürükleyeceğini ve sektörün tekerine taş koyacağını belirtti. Yasa kurumsallaşma açısından, sektöre çeki düzen gelmesi açısından düşünülmüş doğru bir yasa olabileceğin vurgulayan Aygün, "Ancak, yönetmelikle bu yasa amacını aşmıştır. Belgeler 5 yıl için verilirken, teminatlar süresiz olarak istenmektedir. Kanunda, teminat ile ilgili herhangi bir hüküm bulunmamasına rağmen, yönetmelikte teminat talep edilmektedir. Bu haliyle yönetmelikle kanun çelişiyor. Yasanın kendisi de Türkiye'nin koşullarıyla çelişiyor. Diğer yandan, AB ülkeleri ya da başka ülkelerde faaliyet gösteren nakliye komisyoncularının Türkiye'ye yönelik taşımalarında düzenleyecekleri belgeler ve faturalar, kabul görüyor ve onlar hakkında bir kısıtlama getirilmiyor. Aynı şekilde Türk nakliye komisyoncularınca hazırlanan belgeler Avrupa'da kabul ediliyor ancak Türkiye'de kabul edilmiyor" dedi.
Aygün, yönetmeliğin getirdiği teminat ve belgelerin sayı ve oranlarının çok olduğunu ve 39 ayrı grupta teminat ve belge isteyen bu yasanın, antolojilere taş çıkartacağını belirtti. Yeni yasaya göre ferdi taşımacılığın ortadan kalkarak, kooperatiflerin de şirketleşmeye itileceğini bu nedenle Türkiye'deki 450 taşıma kooperatifinin kapısına kilit vurulacağını kaydeden Aygün, günde ortalama 2 bin kamyonun geçiş yaptığı Habur sınır kapısından iş yapan nakliyatçılardan da yurdışına çıktıkları için Şubat ayından itibaren belge isteneceğini söyledi. Aygün, bu durumda kamyonlarla yapılan sınır ticaretinin büyük zarar göreceğini ve bu işten para kazanan bölge halkının güç duruma düşeceğini vurguladı. Bütün yönleriyle tartışılmadan hızlandırılmış bir şekilde çıkarılan yasanın, sektörü yoldan çıkaracağını ifade eden Aygün şunları söyledi:
"Bir tek aracıyla kendi yağında kavrulmaya çalışan patron nakliyecilerin, bir şirket kimliği altında 'çalışan' konumuna inecektir. Ben büyük balığın küçüğü yutacağı, türk taşımacıların yabancı taşıma şirketlerinin midesine ineceği endişesi taşıyorum. Öncelikle nakliye acentaları, komisyoncuları ve organizatörleri için talep edilen teminatlardan vaz geçilmelidir. Eğer güvence mutlaka olsun isteniyorsa bu güvence taahhütname şeklinde alınmalıdır. Yetki belgesi için istenen ücretler çok yüksek tutulmuştur. Bu belgelerin bedelleri düşürülmelidir. Yetki belgelerinin süresi, ticari hayatın devamı müddetince geçerli olmalıdır. Taşımacı belgeleri için şart koşulan özmal araç zorunluluğu kaldırılmalı ve ya en aza indirilmelidir. Belgeler arası oran, ücret ve teminat farkları ortadan kaldırılmalıdır. Özellikle yurtiçi eşya taşıması yapan nakliyeciler ve kamyoncular için daha basit ve uygulanması kolay düzenlemeler yapılmalıdır. Ticari kaydı olan her firma, nasıl ki ana sözleşmesinde yazılı olan her konuda özgürce faaliyet gösterebilmekte ve hatta başkaca bir yetki belgesi almadan ihracat ve ithalat yapabilmekteyse nakliyat firmaları da bu haktan yararlanabilmelidir".