Çanakkale -AA- Çanakkale Boğazı'na "yap-işlet-devret" modeliyle inşa edilmesi planlanan köprüyle ilgili, kentteki sivil toplum kuruluşlarının temsilcileri ve uzmanlar görüş ayrılığı yaşıyor.
Çanakkale'ye Boğaz Köprüsünün yapılması ilk olarak 23 yıl yıl önce "Umut Köprüsü" adıyla gündeme geldi. Uzun yıllar tartışıldıktan sonra rafa kaldırılan proje daha sonra, 1994 yılında yeniden masaya yatırıldı.
1996 yılında yapılan köprü ihalesine, 18 yabancı firma katıldı. İhaleyi kazanan firma, projenin fizibıl olmadığını düşünerek, projeden çekildi.
Yıllar sonra 3. kez gündeme gelen Çanakkale boğaz geçişi projesi, yeniden görüşülmeye başlandı. Karayolları Genel Müdürlüğü tarafından yapılacak çalışmalar oğrultusunda, Çevre ve Orman Bakanlığı, Genelkurmay Başkanlığı ile ilgili kuruluşların görüş ve önerileri alındıktan sonra hazırlanacak proje, Çanakkale'deki sivil toplum
kuruluşlarının temsilcileri ve uzmanlar arasında görüş ayrılığı yarattı.
Çanakkale Mimarlar Odası Başkanı Ünal Ömercioğlu, oda olarak boğaz geçişine karşı bir tavırları olmadığını söyledi. Ömercioğlu, hatta bu projenin AB tarafından ileride dayatılacak bir konu olduğunu düşündüklerini ifade etti.
Çanakkale İnşaat Mühendisleri Odası Başkanı Sabahattin Doğancı da Çanakkale'ye bir boğaz geçişinin şart olduğunu ancak, bunun köprü yerine farklı bir projeyle hayata geçirilmesini istediklerini belirtti.
Çanakkale'de her köprü projesi gündeme geldiğinde, bölgedeki arsa fiyatlarının 5'e katlandığını ifade eden Doğancı, son projede köprünün yapılacağı yerin açıklanmasıyla, o civardaki arsa fiyatlarının yeniden artacağını savundu.
Çanakkale Onsekiz Mart Üniversitesi Güzel Sanatlar Fakültesi Öğretim Üyesi ve Çanakkale Bölge Koruma Kurulu Başkanı Mimar Prof.Dr. Ülkü Altınoluk ise İstanbul'un yükünü azaltmak için Çanakkale'ye köprü yapılmaması gerektiğini savundu.
Altınoluk, Çanakkale'nin kültür, tarih ve sanat kenti olduğunu, köprü yapımının çevre koşulları göz önünde bulundurulduğunda, tam anlamıyla kıyım ve tahribat olacağını öne sürdü.