Şanlıurfa’nın Suruç İlçesi’ndeki Amara Kültür Merkezi önündeki çay bahçesinde 20 Temmuz'da saat 11.50 sıralarında saatlerinde, Sosyalist Gençlik Dernekleri Federasyonu mensuplarının ’Kobani’nin yeniden inşası’ konusunda basın açıklaması yaptığı sırada, büyük bir patlama meydana geldi. Ölü sayısı akşam saatlerinde 31'e yükseldi. Suruç'taki katliamın failinin canlı bomba olduğu kesinleşti ancak şüpheli ya da şüphelilerle ilgili sis perdesi hala kalkmadı. Öte yandan Ezilenlerin Sosyalist Partisi (ESP) partisinden ölen 29 kişinin kimliğini sosyal medya hesabından yayınladı. ESP'nin twitter hesabında yer alan listeye göre daha önce tespit edilemeyen iki isim de belli oldu
Başbakan Yardımcısı Kurtulmuş ölü sayısını açıkladı
Başbakan Yardımcısı Numan Kurtulmuş, Suruç'taki bombalı saldırıyı gerçekleştirenleri lanetledi.
Şanlıurfa Valiliği'nde Suruç'taki bombalı saldırı ile ilgili toplantıya; Başbakan Yardımcısı Numan Kurtulmuş, Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanı Faruk Çelik, İçişleri Bakanı Sebahattin Öztürk, Jandarma Genel Komutanı Abdullah Atay ve kuvvet komutanları katıldı. Toplantı sonrasında Başbakan Yardımcısı Numan Kurtulmuş Şanlıurfa Valiliği'nde Suruç'da yaşanan bombalı saldırıyla ilgili basın açıklamasında bulundu.
Bombalı saldırının insanlığa karşı yapıldığı ifade eden Başbakan Yardımcısı Numan Kurtulmuş, şunları kaydetti: "Nereden gelirse gelsin kim yaparsa yapsın terörün muhatabı insanlıktır. Bugün Suruç'ta ölenler sadece isimleri Ahmet, Mehmet olan sadece bizim insanımız değil aynı zamanda bugün teröristler sonuçta insanlığı öldürmüşlerdir.”
"Bugünkü hain saldırı bir kısım insanların ölümüne neden olurken bir kısmının da belki bir ömür sıkıntı çekmesine neden olacaktır" diyen Kurtulmuş, "Bu olayı yapanları lanetliyoruz elleri kırılsın. Bu saldırı bütün insanlara karşı yapılmış bir suçtur. Şunu da herkesin bilmesi lazım tam da 78 milyon olarak bir araya gelip bütün farklılıklarımızı unutarak bu terör belasına karşı dimdik ayakta durma vaktidir. Bugün bu anlamda dayanışma günü, birlik günü, farklılıklarımızı öteleme günüdür. Herkesin hangi siyasi kanatta olursak olalım, hangi hayat felsefesini benimsiyor olursak olalım, hangi inanç içerisinde olursak olalım herkesin insanlık inancı altında, insanlık ortak şemsiyesi altında birleşmesi, bütünleşmesi gerekmektedir.
Olayın ilk anından itibaren üzerimize düşen bütün sorumlulukları bütün kamu kurum ve kuruluşları, bütün ilgili görevli arkadaşlar çok titiz bir şekilde çalışmalarını yerine getirdi. Bu çerçevede olay yerinden 104 vatandaşımız hastanelere ulaştırıldı. Bunlardan maalesef 30'u ölmüştü akşam saatlerinde bir yurttaşımız daha öldü. Toplam ölü sayısı 31 oldu. Bir kısım hastaların tedavileri sürerken bir kısmı da taburcu edildi. Ayrıca olay yerine Türkiye'nin en iyi 25 bomba uzmanı olay yerine sevk edildi. Bir canlı bomba olma ihtimali bütün detayları ile ortaya konulmaya çalışılıyor. En ufak bulgular değerlendiriliyor. Tabii ki ilk bulgular bunlar kesinleşmeden şudur budur dememiz mümkün değildir. Denilebilir ki canlı bomba uzmanları gerekli çalışmaları yürütüyor. Bu ölen vatandaşlarımızın cesetleri her birisi şu an birisi Urfa'da akşam saatleri itibariyle Adli Tıp Morgu'na kaldırılmış oldu. O alanda da çalışmalar titizlikle yürütülecek. Kimlikleri tespit edilenler var, kimlikleri tespit edilemeyenler var. Kimlikler tespit edildikçe cenazeler ailelerine teslim edilecek. Türkiye'nin dört bir yanından olan cenazeler ailelerine telim edilip defnedilecek" dedi.
Ezilenlerin Sosyalist Partisi (ESP) ölenlerin kimliklerini yayınladı
Ezilenlerin Sosyalist Partisi (ESP) Suruç'taki katliamda ölenlerin kimliklerini sosyal medya hesabından paylaştı. ESP twitter adresinden şu açıklamada bulundu:
''Suruç'ta yaşanan katliamda çok sayısa yoldaşımız şehit düştü. Bunlardan Amara Kültür Merkezinin bahçesinde şehit düşen 20 yoldaşımızın isimleri tespit edilenler aşağıdadır. Toplamda 29 yoldaşımızı şehit verdik. Aşağıdaki listede bulunanlar şu anda Antep Adli Tıbbında otopside bulunmaktadır.
Koray Çapoğlu, Cebrail Günebakan, Hatice Ezgi Saadet, Uğur Özkan, Narthan Kılıç, Veysel Özdemir, Nazegül Boyraz, Kasım Deprem, Alper Sapan, Cemil Yıldız, Okan Pirinç, Ferdane Kılınç, Yunus Emre Şen, Çağdaş Aydın, Alican Vural, Osman Çiçek, Mücahit Erol, Medali Barutçu, Aydan Ezgi Salcı, Nazlı Akyürek, Serhat Devrim, Ece Dinç , Emrullah Hamur, Murat Yurtgül, Erdal Bozkurt, İsmet Şeker, Süleyman Aksu, Büşra Mete, Dilek Bozkurt, Duygu Tuna, Nuray Koca.''
ESP (Ezilenlerin Sosyalist Partisi) kimdir?
Ezilenlerin Sosyalist Partisi (kısaca ESP), Türkiye'de faaliyet gösteren 29 Ocak 2010 tarihinde kurulmuş Marksist-Leninist bir siyasi partidir. Ezilenlerin Sosyalist Partisi (ESP), kendisini işçilerin, kadınların, gençlerin, kır ve kent emekçilerinin, aydın ve sanatçıların, yoksulların, engellilerin, siyasi, ekonomik ve toplumsal bakımdan ezilenlerin devrimci kitle partisi olarak tanımlamaktadır. 7 Eylül 2014 tarihinde gerçekleşen 1.Olağanüstü Kongre sonucunda genel başkanlığa Sultan Ulusoy Seçilmiştir. Partinin genel merkezi Ankara'da bulunmaktadır. Parti Halkların Demokratik Kongresi'nin bileşenlerinden biridir. Bazı kaynaklar ESP'nin, yasadışı sol örgüt MLKP'nin yasal uzantısı olduğunu öne sürmektedir.
Sosyalist Gençlik Dernekleri Federasyonu (SGDF) kimdir?
Sosyalist Gençlik Dernekleri Federasyonu (SGDF) : Ezilenlerin Sosyalist Partisi'nin (ESP)'nin gençlik yapılanmasıdır.
CANLI BOMBA OLDUĞU KESİNLEŞTİ
31 kişiyi öldüren saldırının failinin canlı bomba olduğu kesinleşti ancak şüpheli ya da şüphelilerle ilgili sis perdesi hala kalkmadı. Saldırının hemen ardından fail ya da faillerle ilgili ortaya atılan bilgiler henüz netleşmedi. İlk iddia intihar bombacısının 18 yaşında bir kadın olduğuydu.
Suruç'ta katliam yapan bombacının kamera görüntülerinin polis tarafından tespit edildiği ve yüz tanıma programı ile kimliğinin tespit edilmeye çalışıldığı öğrenildi. Habertürk gazetesi ise bir ay önce Türkiye'ye giriş yaptıklarını yazdığı kadın IŞİD militanlarının olay karıştığını iddia etti. Gazeteye göre, Emniyet Genel Müdürlüğü'nün fotoğraflarını 81 ile gönderdiği Fadime Kurt, Özlem Yılmaz ve Nuray Demirel, saldırının şu an baş şüphelileri. Emniyet ikinci bir bombacı şüphesiyle de araştırmalarını sürdürüyor. Görüntüleri inceleyen polis, basın açıklamasına katılan gençlerin ifadeleri doğrultusunda kalabalığın arasında bulunan, çevredekilerin tanımadığı uzun sakalları olduğu belirtilen bir kişi ile, yine kapalı giyimli bir kadının kim olduğunu da araştırıyor.
Kafatası bulundu
Yapılan çalışmalarda patlamanın olduğu noktaya yakın bir yerde gövdeden ayrılmış ve tamamına yakını parçalanmış bir erkek cesedine ait baş bulundu. Bulunan bu baş parçası nedeni ile saldırının kadın kılığına girmiş bir erkek tarafından gerçekleştirilmiş olabileceği değerlendirildi. Patlamanın tahrip gücünün çok yüksek olması neden ile bölgedeki cesetlerde büyük oranda tahrip olduğu öğrenildi. Uzman ekipler bu baş parçasının eylemciye mi yoksa saldırıda hayatını kaybedenlerden birisine mi ait olduğunu belirlemeye çalışıyor.
Bilye yerleştirilmiş
Olay yerinde canlı bomba saldırısını gerçekleştiren eylemciye ait olduğu sanılan iki parmak da bulundu. Parmakların ince yapılı olması ve görgü tanıklarının bir kadının kendini patlatmış olabileceği yönündeki ifadeleri eylemcinin iddia edildiği gibi 18 yaşlarında bir kadın olup olmadığı kuşkusuna da yol açtı.
Saldırının hücum yeleğinin üzerine sarılmış çok sayıda el bombasının patlatılması sonucu gerçekleştirildiği sanılıyor. Yine hücum yeleğinin üzerine parça tesiri yaratması için bilye ve metal parçaları yerleştirildiğinden kuşkulanılıyor. Bulunan parmakların hücum yeleğinin bombaların parçaları ile birlikte elde edildiği ifade edildi. Ancak akşam saatlerinde bir erkeğe ait olduğu sanılan baş parçasının bulunması soru işaretlerini arttırdı. Saldırının hemen ardından Ankara’dan bölgeye özel ekip gönderildi. İstihbarat, terör, olay yeri inceleme, kriminal ve bomba uzmanlarından oluşan ekip, bölgeye geçti.
Saldırıyla ilgili Emniyet Genel Müdürlüğü’nde de inceleme başlatıldı.
Sosyalist Gençlik Dernekleri Federasyonu üyesi gençlerin ilçeye gelişiyle birlikte bölgede üst düzey güvenlik önlemleri alındığı öğrenildi. İlçe giriş ve çıkışında da kontrol noktası oluşturan güvenlik birimlerinin, araç, üst aramaları ve kimlik kontrolleri yaptığı kaydedildi. Patlamanın meydana geldiği kültür merkezinde de polis ekibinin görevlendirildiği öğrenildi. Ancak tüm bu önlemlere rağmen saldırının nasıl gerçekleştiği hala soru işareti.
"ÇARŞAFLI BİRİ PATLATTI"
Çağdaş Ses’e konuşan olayın tanığı Çiğdem Dağdeviren ise olay anını şöyle anlattı: “Arkadaşlarımız tarafından da teyit edilen bilgiye göre çarşaflı birisi kalabalığın içine girerek kendisini patlattı.”
Saldırı anında kamera ile görüntü çeken Kürt yönetmen Garip Çelik de “Kitle ve bizim aramamızda 2-3 metre vardı. Patlama öyle şiddetliydi ki cesetler paramparça olmuştu. Her yerde yaralı ve vücutları paramparça olmuştu. Aynı otobüste gittiğimiz arkadaşımızı kaybettik” dedi.
SURUÇ NEREDE?
Suruç'ta gelen patlamanın ardından vatandaşlar Suruç'un nerede olduğunu merak ettiler. Suruç, Güneydoğu Anadolu Bölgesi'nde (Orta Fırat Bölümü), Şanlıurfa İl’inin 46'km güney batısında yer alıyor. Suriye ile sınır teşkil eden demiryolu üzerindeki Mürşitpınar Köyü’ne 10'km. uzaklıkta ve Gaziantep-Şanlıurfa kara yoluna 6 km uzaklıktadır. Öte yandan Suruç, PYD (Demokratik Birlik Partisi-Suriye) ile IŞİD arasında yaşanan çatışmalarla gündeme gelen Suriye'nin Kobani bölgesinin tam karşısında bulunuyor. IŞİD'in yoğun saldırılarına karşın kentte kontrolü PYD elinde tutuyor.