Göz sulanması adı verilen durumun tıbbi ismi epiforadır. Epifora, gözlerin fazla miktarlarda gözyaşı üretmesi ya da gözyaşlarının olması gerektiği şekilde akmaması nedeni ile meydana gelen bir durum olarak açıklanmaktadır. Enfeksiyonlar, alerjiler, göz kuruluğu gibi hastalıklar ya da çevresel unsurlar göz sulanmasına neden olabilmektedir. Epifora ya da göz sulanması gözyaşı üretiminin artması ya da gözyaşı drenajının tıkanması gibi nedenlerden kaynaklanan bir göz problemi türüdür.
Tek bir gözde görülebildiği gibi iki gözde aynı anda da gerçekleşebilmektedir. En yaygın görülen göz sulanması nedenleri arasında genel olarak göz kapağında iltihaplanma, gözyaşı kanallarında tıkanma sorunu, alerjiler, enfeksiyonlar, şalazyon, arpacık, göze kimyasal maddelerin temas etmesi ya da soğuk algınlığı olabilmektedir.
Göz sulanması durumu genel olarak bir hastalık belirtisi şeklinde ortaya çıkar. Ayrıca kusma sırasında, gülme sırasında, esnerken de göz sulanması yaşanabilmektedir. En yaygın göz sulanmasına neden olan faktörler şunlardır:
Göz ardı edilmemesi gereken bir durum olan göz sulanması sorunu yaşandığında vakit kaybetmeden bir doktora danışılması gerekir. Doktorun gerekli gördüğü müdahalelerden önce muayene etmesi ile göz sulanması tanısı konur. Sulanmanın hangi nedenden kaynaklandığı tespit edildikten sonra doğru tedavi başlatılır. Genel olarak göz sulanmasına iyi geldiği bilinen yöntemlerden bazıları şu şekildedir:
Göz sulanması sorununa neden olan durumlardan biri de gülmektir. İnsanlar uzun süre güldükten sonra gözlerinden yaş gelir. Gözyaşı göz sağlığı için son derece önemli kabul edilir ve çeşitli nedenlere bağlı olarak gözyaşı oluşabilir.
Lakrimal bezler gözyaşı üretir. İnsanlar gülerken de istemsizce haykırabilir ve bu haykırmaya gözlerden yaş gelmesi de eşlik edebilir. Gülmek, insanların yüzlerindeki birçok sayıda kası hareket ettirir. Karışım bir eylem olarak tanımlanan gülmek gerçekleştiği zaman yüzdeki elmacık kemiği kasları çalışır ve bu kaslar gözlerin çevresinde yer alan kasları da etkiler.
Kasların aktif hale gelmesi gözyaşı bezlerini uyarır. Bu durum da daha fazla gözyaşı üretilmesine neden olabilmektedir. Ayrıca gülerken genel olarak daha derin nefes alınır ve bu esnada yüzdeki basınç değişiklikleri de gözyaşı bezlerini harekete geçirmektedir. Duygusal olarak akan gözyaşının aksi olarak gülerken akan gözyaşları fiziksel bir tepki olarak açıklanmaktadır.
İnsanların çok fazla güldüğü zaman ortaya çıkan tepkileri beynin hipotalamus bölgesi tarafından kontrol edilmektedir. Bu bölge aynı zamanda diğer duyguların da kontrol edildiği bir merkezdir. Ağlama kahkaha gülme gibi türlü tepkilerin tetikleyicisi de bu bölge olabilmektedir.
Vücutta birbirini etkileyen ve tetikleyen şeylerden biri de hormonlardır. Ağlamak normal şartlar altında endorfin salgılanmasına neden olur ve duygusal hafiflik hissettirir. Kortizol hormonu gibi hormonlar ise hem ağlarken hem de gülerken değişebilmektedir.