Dr. Bakcan, Ramazan’da oruç tutanların iftar ve sahur arasında sınırlı bir zaman dilimiyle beslenmeye çalıştığını hatırlatarak, “İftar ve sahur arası kısıtlı sürede enerji veren ve aynı zamanda kan şekeri ve tansiyonun hızlıca yükselmesini önleyen bulgur pilavı, kepekli ekmek ve kepekli makarna tercih edilmelidir. Beslenme programımızda süt ve süt ürünleri, yumurta, sebze ve meyve tüketilmelidir. Mutlaka 3 litre kadar su tüketilmelidir” diye konuştu.
İftar ve sahurda dengeli bir beslenme düzeni oluşturmanın, gün boyu enerjik kalmak için anahtar olduğunu vurgulayan Dr. Bakcan, “İftar ve sahur arası kısıtlı sürede enerji veren ve aynı zamanda kan şekeri ve tansiyonun hızlıca yükselmesini önleyen bulgur pilavı, kepekli ekmek ve kepekli makarna tercih edilmelidir. Beslenme programımızda süt ve süt ürünleri, yumurta, sebze ve meyve tüketilmelidir. Mutlaka 3 litre kadar su tüketilmelidir” şeklinde açıklamalar yaptı.
İftarda dikkat edilmesi gerekenlerden bahseden Uzm. Dr. Bakcan, “İftarda çorba ile başlanması ve 15 dakika ara verdikten sonra diğer yemeklerin aralıklarla, iyice çiğnenerek ve yavaşça yenmesine dikkat edilmelidir. İftar sofrasında işlenmiş et ürünlerinden ve yağda kızartılmış gıdalardan uzak durulması, balık ve tavuk tüketilmesi, lif oranı yüksek yiyecekler (kuru baklagiller, kepekli tahıllar, sebzeler) tercih edilmesi, gazlı içecekler yerine ayran, su, sade soda, komposto, cacık ve meyve suyu tercih edilmesi ve tatlı ihtiyacının meyvelerden karşılanması ya da sütlü tatlılarının tercih edilmesine dikkat edilmelidir” dedi.
Günde 3 ve daha fazla beslenmeye alışkın vücudumuzda görülebilecek değişikliklere dikkat çeken Uzm. Dr. Bakcan, “Öncelikle kan şekeri ve tansiyon değişiklikleri yaşanabilir. Öğün atlanmasına bağlı olarak halsizlik yorgunluk dikkat dağınıklığı, sinirlilik baş ağrıları yaşanabilir. Bu durumları en aza indirmek için iftar ve sahur arası toplam 3 öğün beslenilmesi önerilir. Ayrıca gıda tercihlerimizin de günlük kalori, protein ve yağ ihtiyacımızı karşılayacak şekilde olması önemlidir. Aşırı tuzlu, acılı ve baharatlı gıdalarda uzak kalınması oruçlu iken susuzluk yaşanmasını azaltacaktır. Ayrıca iftar ve sahur arası 3 litre civarında su tüketilmesi” dedi.
Ramazanda uyku düzenine değinen Uzm. Dr. Bakcan, “Gece 7 ile 8 saat arası uyunması önerilir. Ayrıca mümkünse öğlen 1 saat kadar daha uyunması gün içi yorgunluğun önlenmesi açısından önemlidir” dedi.
İftar ve sahurda önemli noktaları vurgulayan Uzm. Dr. Bakcan, “İftar ve sahurda gıda tercihlerimize, yemeğin özellikle fırında, haşlama yada buharda pişirilmesine, yemeklerin aşırı tuzlu, baharatlı ve acılı olmamasına özen göstermeliyiz. Öğün süresi uzatılmalı, aralıklı ve yavaşça tüketilmelidir” dedi.
Hangi bireylerin oruç tutması gerektiği sorusunu yanıtlayan Uzm. Dr. Bakcan, “Sağlıklı olan her birey oruç tutabilir. Ancak kronik hastalıkları (diyabet, hipertansiyon, kalp ve damar hastalıkları, böbrek yetmezlikleri, kronik akciğer hastalıkları, kronik karaciğer hastalıkları) olan ve çoklu sayıda ilaç kullanan kişilerin ve kanser hastalarının hem tedavi düzeni hem de uygunluk açısından sorumlu hekimlere danışması önemlidir” ifadelerini kullandı.
Kilo kontrolünün nasıl sağlanması gerektiği konusuna değinen Uzm. Dr. Bakcan, “Doğru gıda tercihleri, egzersiz ve yeterli su tüketilerek kilo kontrolü sağlanabilir. İftar ve sahur arası ve özellikle iftardan 1-2 saat sonra, 1 saat kadar orta tempolu yürüyüş yapılması ve ağır egzersizlerden kaçınılması önerilir” dedi.
Hangi davranış hatalarının ramazanda kilo alımına yol açacağını belirten Uzm. Dr. Bakcan, “Özellikle kan şekerini hızlı yükselten ekmek pilav makarna gibi gıda ürünlerinin çok tüketilmesi, gazlı ve şekerli içecek tüketiminin fazla olması, özellikle şerbetli tatlıların tercih edilmesi ve egzersiz yapılmaması kilo kontrolünü bozduğu gibi oruçlu olunan sürede halsizlik, açlık ve susuzluk hissedilmesine neden olur. Ayrıca, gıdaların pişirilme yöntemi ve beslenmenin aralıklı ve yavaş yapılması da çok önemlidir” dedi.
(DHA)
Okuyucu Yorumları 0 yorum