HABER

Kapat

Troia'da 2002 yılı kazı çalışmaları

ÇANAKKALE (İHA) - Çanakkale'ye 27 kilometre uzaklıktaki Teyfikiye Köyü sınırları içerisinde yer alan Troia Antik Kenti'ndeki 2002 yılı kazı çalışmaları sona erdi. Çanakkale İl Kültür Müdürlüğü, Belediye Troia Dostları ve Çanakkale Bilim Sanat Kültür Etkinlikleri Derneği (ÇABİSAK) tarafından Yalı Hanı'nda düzenlenen "Arkeoloji Buluşması" konulu toplantıda konuşan Troia Antik Kenti Kazı Heyeti Başkanı Prof. Dr. Manfrred Korfman, antik kentteki 2002 yılı kazı çalışmalarının sonuçlarını açıkladı.

Prof. Korfman 31. dönem kazı çalışmalarına 12 farklı ülkeden 64 kişinin katıldığını belirterek, "Her şeyden önce Troia isminin doğru konuşulması şart. Troia kelimesi pek çok dilde farklı şekilde söylenmesine rağmen Türkiye'de bu kelime en az 7 farklı şekilde yazılmaktadır. Bu kesinlikle yanlış bir durum. Troia ismi uluslararası bir kelimedir ve bu şekilde yazılıp söylenmesi gerekir. Gelin Troia gibi derin bir kültür mirasını öğrenmeye önce onun adını doğru yazarak ve söyleyerek başlayalım. Truva ve Troya yerine gerçek adı olan 'Troia' diyelim" dedi.

"TROİA'DA MÜZE AÇILMASI ŞART" Prof. Dr. Korfman, Troia'da kazı çalışmalarına başladığı yıllarda Türkçe tanıtıcı kitapların bulunmamasından yakındı. Bu yönde yapılacak çalışmanın Çanakkale'ye gelecek yerli turist sayısını artıracağını ifade eden Korfman, "Troia'daki en büyük eksikliklerden birisi burada bir müzenin olmayışıdır. Burada müzenin olması halinde Çanakkale'ye gelen ve bu bölgeyi gezen turistler daha fazla konaklama imkanına sahip olabilecekler" diye konuştu.

Kazı Heyeti Başkanı Prof. Dr. Korfman, bu yılki kazı çalışmalarında ilginç sonuçlar elde ettiklerini de vurgulayarak, şunları kaydetti:

"Bu yıl ağırlıklı olarak 3 noktada çalışma yaptık. Bunlardan birincisi Troia 2. ve 3. dönemi FO girişinin bulunduğu alandaki Troia 4., 5. ve 6. tabakalarında yapılan araştırmalardan oluşuyor. İkincisi ise Troia 7. ve Troia 6. geç dönemi kalesinin güney batısındaki aşağı şehirde, sonuncusu da VIT güney girişinin önündeki Troia 6., 7a, 7b1, Troia 8. ve 9. dönemindeki kazılardan oluşuyor. 2002 yılında FO girişi olarak adlandırılan bölgede yapılan kazı çalışmalarında yaklaşık 12 metrelik 5 açma yapıldı. Bu kazılar sonucunda ise Troia 4 dönemi yanık tabakası ile bağlantılı olarak aynı döneme ait ev temelleri, yüz biçimli bir kapak ve çok harika desenli vazo kafası biçimli tunçtan bir iğne bulundu. Buradaki çalışmalar sonucunda ortaya çıkan en önemli sonuç ise Troia 5. dönemi buluntularının büyük çoğunluğunun Troia 6. dönemindeki inşaa çalışmaları sırasında büyük oranda tahrip edilmiş olduğunun anlaşılması bizleri olrdukça etkiledi."

"BOĞA BİÇİMLİ BİR KABIN KALINTILARINA RASTLADIK" Manfred Korfman, aşağı şehirdeki son Tunç Çağı bölgesindeki kazı çalışmalarında ise yeni bulgular ortaya çıkarıldığını ifade ederek, "Önceki senelerde açığa çıkartılan avlulu büyük evin arka odası olarak adlandıracağımız mekanda çok garip bir şekilde doldurulmuş bir çukur açığa çıkarıldı. Bu çukurda pitos yani küp parçaları, çok sayıda atılmış taşlar, ezilmiş sapan taşları yani kilden yapılmış iki tarafı konik biçimli toprak taneleri ve özel bir buluntu olarak adlandırabileceğimiz gövdesi çömlekçi çarkında yapılmış boğa biçimli bir kaba rastladık. Bu da bizlere Troia'da Anadolu ve Miken ögelerinin nasıl biraraya geldiğini gösteren çok güzel bir örnek" diye konuştu.

"GENİŞ BİLGİ EDİNME İMKANINA KAVUŞUYORUZ"
Yapılan kazılarda elde edilen sonuçlardan en önemlilerinin de 5'li güney kulesi ve VIT kenti girişinde bulunan stellerin bulunduğu alandaki kazılarda elde edildiğini kaydeden Prof. Dr. Korfman, şöyle devam etti:

"Bu bölgedeki kazılar sonucunda batıdaki iki stel ve kulenin bir bölümünün Hellenistik dönemde (Troia 8'de) görülebildiğini, ancak bunun doğudaki 2 stel bir cadde ya da merdiven nedeniyle kapatılmış oldukları anlaşıldı. Bu yol aynı zamanda Atina Tapınağı'nın yoluydu. Burada ilginç olan nokta ise Troia 7b'nin bitiminden yüzlerce yıl sonra yapılan caddenin ana aksının kale merkezine doğru yönelmiş olmasıdır. Yani buda bize Troia 7 döneminde çok büyük anlamı olan bu alana saygı gösterildiğini gösteriyor."
Prof. Dr. Korfman, 2002 yılı içerisinde Troia'da jeomanyetik araştırmaların da yapıldığını belirterek, "Bu alandaki çalışmalar özellikle aşağı şehirde yoğun olarak yapıldı. Bu çalışmaların esas amacı Troia 6 ve Troia 7 dönemi aşağı şehiriyle ilgili daha detatlı bilgi toplamak. Gelecek yıllarda da Troia'da çalışmalarımız aralıksız olarak devam edecek" dedi.

Konuşmanın ardından ÇABİSAK Başkanı Saim Yavuz tarafndan Alman Prof. Manfred Korfman'a, Fatih Sultan Mehmet Han'ın bir ağaç üzerine işlenmiş tuğrası hediye edildi.

Korfman'ın ardından Rüstem Arslan "Troia ve Çevresi", Şirin Uzunoğlu "Troia'da Botanik Çalışmaları" ve Demet Etkin de "Troia'da Kemik Araştırmaları" konularında bilgi verdi. Toplantıya Vali Yardımcısı Mustafa Güler, Belediye Başkanı Ülgür Gökhan, 18 Mart Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Ramazan Aydın, Almanya'nın İstanbul Başkonsolosu Loss Horfman ile çok sayıda vatandaş takip etti.

YORUMLARI GÖR ( 0 )

En Çok Aranan Haberler

Kapat