Türkiye Gazetesi yazarı Cem Küçük, TGRT Haber canlı yayınında son günlerde sıklıkla sorulan 'Turpun büyüğü ne?' sorusuna yanıt verdi. Öte yandan Küçük, CHP'de yaklaşan kongreyle ilgili olarak 'Kemal beyin aday olacağını düşünmediğini' belirtti. İBB'deki yolsuzluk soruşturması hakkında da konuşan Küçük, soruşturmada 2 kritik ismin daha bulunduğunu belirtti.
Küçük'ün açıklamalarından öne çıkanlar şu şekilde:
"Bugün Milliyet gazetesinde bir anayasa profesörünün uzun bir değerlendirmesi vardı. Adını şu an hatırlamıyorum ama önemli bir kişiydi. Onun dediğine göre, 'CHP kurultay kararı aldığı için bir önceki de geçersiz olacağından Anayasa Mahkemesinin de bu konuda hükmü var. Dolayısıyla kurultayla ilgili artık bir karar alınamaz. Aksi bir durum olsaydı YSK devreye girerdi. Bu kurultay kararını ya aldırmazdı ya da iptal ederdi. Dolayısıyla 6 Nisan'da kurultay yapılır ve yeni yönetim göreve başlar' dedi. Ama burası Türkiye. Böyle söylüyoruz, iki gün sonra başka bir şey oluyor. Burada mahkeme mesele Fethi Yıldız'ın dediği gibi devreye girip bir öncekine kayyum atayıp Özgür bey tekrar genel başkan olamaz der mi? Bence böyle olmaması lazım. Benim okuduğum da şu yönde: Eğer bir kurultay kararı alınırsa bir önceki geçersiz kılınır. Ama bu durum 7 Nisan'a kaldı.
Kemal bey ile ilgili bir şey söyleyeyim. Ben onun aday olacağını falan düşünmüyorum. Şu saatten sonra benim gördüğüm her CHP'lide Kemal beye karşı büyük bir nefret var. 100'e yakın delegeden oy alacağı söyleniyor. Ama CHP'nin 1200 delegesinden 100-200 oy alır mı bilmiyorum. Mutlaka seveni vardır ama kurultayla ilgili bu ortaya çıkanlar direkt Kemal beye fatura ediliyor. Yolsuzluk dosyasında Kemal beye yakın kişilerin herhangi bir bağı yok. Ben olsam onun yerinde kongreye de gitmem. Çünkü acayip bir tepki var. CHP'li arkadaşlarım, 'Bunların hepsi senin yüzünden başımıza geldi. 13 tane seçim kaybettin. Hala çıkıyorsun adayım diyorsun' diyorlar. O yüzden bu son olaylar Özgür beyin liderliğini pekiştirdi. Kemal beyi de adeta taca attı.
Yolsuzluk soruşturmasının gelen notlarında, iki isim daha var. Buınlar hakkında işlem nasıl olacak bilmiyorum, ikisi de milletvekili. Biri, İBB Ulaşım A.Ş.'deki bütün ihaleleri alan kişi Özgür Karabat, diğeri de Avukat Turan Taşkın Özer. Bu kişiler için tanık beyanları, MASAK raporları, bilgi ve belgeler var. Ama onlar milletvekili olduğu için dosya Ankara Başsavcılığına gönderildi. Eğer dokunulmazlıkları düşürülürse, haklarında işlem yapılır. Karabat 13 milyarlık ihale almış 2019'dan bu yana. Dünyanın en büyük araba firmasına verilmedi, Karabat'a verildi. Nasıl bir yolsuzluk iddiası var bilmiyoruz.
Bu 'Turpun büyüğü' meselesini AK Partili birkaç isme sordum. Bir şey söylemediler. Turpun büyüğü İmamoğlu değilse, turpun büyüğü bu yolsuzluk değilse, turpun büyüğü daha ne olabilir yani? CHP Genel Merkezi mi acaba? Buradaki isimler mi acaba? Yoksa bu bahsettiğim iki milletvekili mi?
Şimdi şöyle bir şey duydum: 2024 seçimlerine giderken Veli Ağbaba'nın ofisinde çöp poşetinin içinde 250 bin dolar vardı. 'O para benim değil' demişti Ağbaba. Ama onun çıkmıştı. Aldı ondan sonra. Orada bu yerel seçimlere giderken meclis üyelerinden ve belediye başkan adaylarından para toplandığı iddiaları var. Bu durum acaba soruşturma dosyasına girer mi? Ayrı bir dosya mı bilmiyorum ama 'Bazı CHP'li isimler bizden para istediler, vermek zorunda kaldık' tarzında iddialar var. O çöp poşeti olayında da Ağbaba cevap verememişti.
Eğer bu da değilse acaba belki görüntüler mi var. Bilmiyorum kesinlikle. Çünkü Erdoğan, 'Bazı bilgi ve belgeler ortaya çıktıkça, insan içine çıkamayacaklar' demişti. Şimdi yüz kızartıcı bir para suç mu var ortada?"
İddialar üzerine Veli Ağbaba sosyal medya hesabından şu ifadelerde bulunmuştu:
38.Olağan Kurultayımızda delegelerimize makam ve menfaat teklifinde bulunduğuma dair iddialar alçakça bir iftiradan ibarettir.
— Veli Ağbaba (@veliagbaba) March 25, 2025
Parti içerisinde başarısız olan bir grup muhterisin, hem kurultayda hem de son yerel seçimlerde başarılı olup partimizi 47 yıl sonra birinci parti yapan…