Hipersonik olarak tanımlanan füzeler, askeri güç açısından oldukça yüksek potansiyele sahip yeni tür saldırı sistemleridir. Günümüz silah teknolojilerinde büyük bir yenilik olarak görülen hipersonik füzeler pek çok ülkenin savunma gündeminde ilk sıralarda yer almaktadır. Bu füzeler adını, ses hızının üzerine çıkabilen hızlarından almaktadır. Bu açıdan balistik ve seyir füzelerinden daha farklı bir teknolojiyle üretildiği söylenebilir. Hipersonik füze İran konusuyla beraber ise tekrar merak edilmeye başlanmıştır.
Hipersonik kavramı ilk defa Kaliforniya Teknoloji Enstitüsü'nde görev alan Hsue-shen Tsien adlı bir aerodinamik mühendisi tarafından 1946 yılında ortaya atılmış ve bu günden sonra literatüre kazandırılmıştır. Hipersonik kavramı herhangi bir objenin sesten 5 kat daha hızlı hareket ettiği belirten Mach 5 limitinin aşıldığını ifade etmektedir.
Yüksek manevra ve hız yeteneğiyle öne çıkan hipersonik füzeler ülkeler arasındaki askerî güç rekabetini önemli oranda etkileyen silahlardır. Güvenlik ve savunma açısından öngörülemezlik riski taşıdıklarından dolayı hipersonik füzelerin önemli sonuçlar doğurması dikkat edilmesi gereken bir ihtimaldir. Hipersonik füzelerin hızı ses hızının 10 katına kadar çıkabilirken aynı zamanda 20 bin metre yükselebilmektedirler. Bu açıdan hipersonik füze maliyeti oldukça yüksektir.
Hipersonik füze Türkiye savunma sanayisinde merak edilen konulardan biridir. Türkiye bu konularda yerli projelere ağır vererek balistik ve süpersonik füze sistemlerinde önemli gelişmeler kaydetmektedir. Günümüzde hipersonik füze teknolojisinde ilerleyen Türkiye, bu alandaki çalışmalarını devam ettirmektedir. Bu konuda önemli adımların atıldığı söylemek mümkündür.
Roketsan tarafından üretilen ilk havadan karaya süpersonik füze olan TRG-230-iHA, Türkiye'nin hipersonik füze teknolojisi gelişmelerinde oldukça önemli bir adım olarak görülmektedir.
TRG-230-iHA, 100 kilometreden fazla hedefleri vurma özelliğine sahiptir. Bu açıdan Türkiye'nin hipersonik füze konusundaki çalışmalarında önemli bir gelişme olarak nitelendirilmektedir. Bilhassa Tayfun ve Bora isimli balistik füzeler ülkemizin bölgedeki caydırıcılık kapasitesini artırdığı bilinmektedir.
Türkiye'nin ilk kısa menzilli balistik füzesi olan 280 kilometre menzil özelliği olan Bora füzesi ise Türk Silahlı Kuvvetleri’nde bulunan en uzun menzilli füzedir. Hipersonik füze Tayfun’la karşılaştırılmaktadır. Tayfun Füzesi derin hedeflerde büyük bir etki yaratabilecek ve güvenirliliği yüksek bir füze sistemidir. Füzenin hızı hipersonik seviyelere ulaşması sayesinde hava savunma tehditlerinden etkilenmez ve yüksek vuruş özelliği ile olası yüksek hasar durumların engeller.
Hipersonik füze özellikleri şu şekilde sıralanabilir.
Hipersonik füzeler, son derece yüksek hızla hareket ederler. Bu hızın ses hızının çok üstünde olduğu bilinmektedir.
Hipersonik füzelerin özellikleri arasında manevra kabiliyetleri öne çıkar. Bu açıdan hedef ulaşmaya çalışırken hızlı manevralar yaparak düşman savunmasını aşma anlamına gelir.
Hipersonik füzelerin, atmosferin alt tabakasında uçabildiği bilinmektedir. Bu yeteneği diğer uzun menzilli füzelerle kıyaslandığında manevra yeteneğinin daha yüksek olduğunu gösterir.
Hipersonik füzeler hızlarından dolayı hedeflerini daha az sürede ulaşmalarıyla dikkat çekerler. Bu özellik sayesinde hava savunma sistemlerini geçerek hedefe saldırabilme avantajı bulunur.
Bazı hipersonik füzeler oldukça yüksek menzillere sahip olup kıtalar arası saldırılarda kullanılabilirler.
Askeri ve sivil alanlarda kullanılabilirler. Bu müşterek kullanım özelliği uzay araştırmaları, hızlı yolculuklar ve daha fazlası için de kullanılabileceği anlamına gelir.
Hipersonik füzeler diğer silah türlerine kıyasla önemli avantajlara sahiptir. Hızları ve manevra yetenekleri sayesinde modern savaş konusunda oldukça etkili bir role sahiptirler.