Yatsı namazı, kadın ve erkek tüm Müslümanlara farz kılınmış olup, bazı yönleriyle farklı uygulamalar içerebilir. Namazın kılınışındaki bu küçük farklılıklar kişinin cinsiyetine ve bulunduğu ortama göre şekillenir. Namaz özünde, her Müslümanın Rabb'ine yönelerek teslimiyet içinde gerçekleştirdiği ortak bir ibadettir. Yatsı namazı, dini hayatın düzenli bir parçası olarak hem bireysel huzuru hem de manevi bağlılığı güçlendirir.
Yatsı namazı, İslamiyet'te farz olan 5 vakit namazın sonuncusudur. Güneş battıktan sonra gecenin başlangıcında yapılan bir ibadettir. Gündelik yaşamın artık sona erdiği ve insanların dinlenmeye başladığı zaman aralığında kılınan bu namaz, müminlerin günü Allah’a yönelerek kapatmasını sağlar. Yatsı namazı, gece ibadetlerinin başlangıcı sayılır.
Yatsı namazını Peygamber Efendimiz (s.a.v.) kılmış ve ümmetine tavsiye etmiştir. Özellikle cemaatle kılınmasının büyük sevap olduğuna dair pek çok hadis vardır. Ayrıca yatsı namazından sonra kılınan vitir namazı da sünnet-i müekkede kabul edilir ve Hz. Peygamber (s.a.v.) bu namazı hayatı boyunca hiç terk etmemiştir.
Gecenin ilerleyen saatlerinde yapılan bu ibadet hem günlük günahların affı hem de kalbin yumuşaması açısından büyük önem taşır. Yatsı namazı, ruhu günün yükünden arındırarak manevi huzurla uykuya geçilmesini sağlar.
Yatsı namazı toplamda 13 rekattır. Bu rekatlar farklı hükümlere sahip kısımlardan oluşur. İlk olarak 4 rekattan oluşan ilk sünnet namazı vardır. Bu sünnet-i gayri müekkede olup, Hz. Peygamber (s.a.v.) zaman zaman bu sünneti kılmış, zaman zaman da terk etmiştir. Yine de düzenli olarak kılınması tavsiye edilir. Sonrasında 4 rekat farz namazı vardır. Bu rekat, yatsı namazının en önemli bölümüdür. Bu farza rekat cemaatle ya da tek başına kılınabilir. Farzı terk etmek ise büyük günah sayılır.
Farz namazından sonra 2 rekatlık son sünnet kılınır. Bu, sünnet-i müekkede olarak kabul edilir ve Hz. Peygamberin (s.a.v.) hiç terk etmediği sünnetlerden biridir. Bu nedenle büyük bir önem taşır ve müminler tarafından ihmal edilmemelidir. Yatsı namazının ardından 3 rekat vitir namazı kılınır. Vitir vacip bir namazdır ve Hanefi mezhebine göre terk edilmesi uygun değildir.
Peygamber Efendimiz, vitir namazını gecenin sonlarına doğru kılmayı teşvik etmiş, ancak yatsıdan sonra da kılınabileceğini belirtmiştir. Vitir, diğer mezheplerde sünnet olarak kabul edilse de Hanefi mezhebinde vacip olması sebebiyle büyük önem taşır.
Tüm bu kısımlar bir araya getirildiğinde, yatsı namazı 4 sünnet, 4 farz, 2 sünnet, 3 vitir toplam 13 rekat olarak kılınır. Bu rekatların düzenli ve bilinçli bir şekilde kılınması hem dini görevlerin yerine getirilmesini sağlar hem de geceye manevi bir huzurla girilmesine vesile olur.
Yatsı namazı vakti girdiği takdirde, imsak vaktine kadar bu namaz kılınabilir. Yatsı namazı 13 rekattan oluşur ve ilk olarak 4 ilk sünnet kılınır. Başlamadan önce abdest alınmalı, temiz kıyafetler giyilmeli ve namaza hazır olunmalıdır. Niyet edilerek namaz kılmaya başlanır. Sünnet namazında her iki rekatta bir oturulur, ikinci oturuşta ise tahiyyat, salavatlar ve dualar okunarak selam verilir. 4 rekat farz kılınırken de niyet edilir. Cemaatle kılma imkanı varsa, tavsiye edilir.
Birinci rekatta Subhaneke, Fatiha ve kısa sure okunur. İkinci rekatta aynı şekilde devam edilir, ikinci rekatta oturulur. Üçüncü ve dördüncü rekatlarda sadece Fatiha ve ardından rükuya geçilir. Dördüncü rekatta son oturuşta tüm dualar okunarak selam verilir. Sonrasında son sünnet için niyet edilir ve 2 rekat son sünnet de aynı şekilde kılınır.
Yatsı namazının son rekatı ise 3 rekattan oluşan vitir namazıdır. Bu vacip bir namazdır ve kılınması tavsiye edilir. Namaza başlarken “Niyet ettim Allah rızası için vitir namazı kılmaya” diyerek niyet edilir.
Vitir namazının kılınışında farklılıklar vardır. İlk iki rekat, normal namaz gibi kılınır. Üçüncü rekata kalkıldığında Fatiha ve bir sure okunduktan sonra rükûya gitmeden eller tekrar kulak hizasında kaldırılarak “Allahu Ekber” denir ve kunut duaları okunur. Ardından rükû ve secdeyle devam edilip son oturuşta dualar okunarak selam verilir. Vitir namazı, yatsıdan sonra gecenin ilerleyen saatlerine kadar kılınabilir ancak uyuyakalma ihtimali olanlar için hemen yatsının ardından kılınması tavsiye edilir.
Namazın kılınış şekli, duruş ve örtünme gibi durumlar kadınlar için yatsı namazı kılınışı arasındaki farkları oluşturur. İlk olarak kadınlar namaza başlamadan önce abdest alarak tesettür şartlarına uygun olarak hazırlanmalıdır. Saç, boyun, kollar, bacaklar dahil olmak üzere vücut namaz sırasında kapalı olmalıdır. Vücut hatlarını belli etmeyen geniş giysiler tercih edilmelidir.
Kadınlar, namaza niyet ederken ellerini erkekler gibi kulak hizasına değil, omuz hizasına kadar kaldırır. Ayrıca rüku ve secdede erkeklere göre daha mütevazı hareket ederler. Rükuda sırtın tam düz tutmak yerine daha eğilimli olur. Secdede de kollar vücuda daha yakındır ve yere yayılmaz. Kadınlar namazı evde yalnız kılıyorlarsa sesli okumakta serbesttirler, ancak yabancı erkeklerin duyabileceği bir ortamda namaz kılıyorlarsa, Fatiha ve sureleri sessiz okumaları gerekir. Farz namazlar genellikle sessiz okunur, vitir ve sünnetler de aynı şekilde sessizce kılınabilir.
Yatsı namazı kadınlar için cemaatle kılınması gereken bir namaz değildir. Evde bireysel olarak kılmaları daha faziletli kabul edilir. Tüm bu farklar dışında yatsı namazının rekat sayıları ve içeriği kadınlar için de aynıdır.
Erkekler için yatsı namazı kılınışı bazı farkların dışında rekat sayısı ve vakit olarak aynıdır. Bu farklar özellikle cemaatle kılma, giyim kuralları, duruş biçimi ve namazın sesli - sessiz okunmasıyla ilgilidir. Erkekler için yatsı namazının farz kısmı cemaatle kılınması gereken namazlar arasındadır. Camiye gidip topluca namaz kılmak, sünneti yerine getirmek açısından önemlidir. Tek başına kılmak da geçerlidir ama camiye gitmek daha faziletlidir.
Namazda erkeklerin örtünme sınırı göbek ile diz kapağı arasıdır, bununla beraber edep ve huşu açısından omuzları da örtecek şekilde temiz ve düzgün kıyafetlerle namaz kılmaları uygun olur. Vücut hatlarını belli etmeyen, diz kapaklarını örten giysiler tercih edilmelidir.
Namaz kılarken erkekler tekbir alırken ellerini kulak hizasına kadar kaldırır, rükuda sırtlarını tam düz tutar ve secdede dirseklerini yere değdirmeden vücutlarından uzak tutarlar. Bu, erkeklerin namazda daha açık ve dik duruşlar sergilemesi gerektiğini gösterir.