ANKARA (İHA) - Türkiye Futbol Federasyonu'nun Olağan Genel Kurulu, Sheraton Ankara Oteli'nde devam ediyor. Genel Kurul'un başında birer konuşma yapan Spordan Sorumlu Devlet Bakanı ve Başbakan Yardımcısı Mehmet Ali Şahin, Devlet eski Bakanı Fikret Ünlü, UEFA Asbaşkanı ve TFF Onursal Başkanı Şenes Erzik ve Gençlik ve Spor Genel Müdürü Mehmet Atalay, başarının artırılması ve özerkliğin korunması yönünde ortak mesajlar verdiler.
Spordan Sorumlu Devlet Bakanı ve Başbakan Yardımcısı Mehmet Ali Şahin, TFF'nin 12 yıldan bu yana özerk bir federasyon olduğunu ve son çıkan yasayla özerk hale gelen 4 federasyonun genel kurullarını yapacak noktaya gelmediklerini vurguladı. Özerkliğin çıkarılmasından dolayı dönemin hükümetine ve bakanına teşekkür eden Şahin, hizmetlerden ve genel kurulun düzenli bir şekilde yapılmasından dolayı da Federasyon Başkanı Haluk Ulusoy ile yönetimine teşekkür etti. Futbolun dünyada ve Türkiye'de en çok rağbet edilen spor dalı olduğunu ve önemli bir sektör haline geldiğini vurgulayan Şahin, "Büyük başın derdi büyük olurmuş. Böylesine büyümüş, ekonomik potansiyelini artırmış, milyonların odağı haline gelen futbolun da kuşkusuz sorunları olacaktır. Açıklık, şeffaflık ve hesap verebilirlik ilkeleri içinde hareket edilmesini sağlamaya çalışıyoruz.
Futbol Federasyonu dışındaki federasyonların da özerklik ilkesini bu mantıkla yaptık. Tüm spor branşlarında tesisleşme açısından ve diğer açılardan, sponsorlukla ilgili düzenlemenin kapasitesini bu nedenle artırdık. Bu konudaki yönetmelik yayımlandı. İnanıyorum ki, Türk sporu ve Türk futbolu bunda azami ölçüyü sağlar. Futbol, halkın daha çok ilgisini çekmeli ve stadyumlar kadınıyla, erkeğiyle, çocuğuyla dolmalı. Bu problemleri ortadan kaldırmak için sporda şiddetin önlenmesi yasasını hazırladık, geçtiğimiz günlerde bu konuyla ilgili yönetmelik de yayınlandı. Bu yasanın uygulanmasıyla geçmişte yaşanan ufak tefek büyük ölçüde geride kalır. Ama ümit ediyoruz ki bu yasa ve yönetmeliği uygulamaya fırsat olmaz" dedi.
"YENİ EKİBİN EN ÖNEMLİ GÖREVİ, TÜRKİYE'YE DÜNYA KUPASI'NI GETİRMEKTİR" Türk futboluna emeği geçmiş, daha önceki heyetin üyesi olmayan Türk futbol ailesinin de yapılan genel kurula katılımının sağlandığını belirten Mehmet Ali Şahin, "Bu futbola zenginlik katıyor. Federasyonun genel kuruluna ayrı bir anlam kazandırıyor. Kuşkusuz ki daha demokratik bir yapıyla problemlerin daha çabuk çözüleceği inancındayım. Nitekim 12 yıl oldu, federasyon özerk olalı. Problemler olacaktır, ama çözülecektir" dedi. Şahin, demokratik kültürün gelişmesiyle problemlerin geride bırakıldığını dile getirerek, çok partili hayata geçişten bu yana demokratikleşmede de gelişmelerin halen sürdüğünü ifade etti. Seçimde aday olan başkanlara başarılar dileyen Şahin, "Haluk Ulusoy ve ekibi, Türk futbol takımını dünya 3.'sü yaptı. Yeni gelecek yönetime büyük bir sorumluluk ve görev düşüyor. Yeni ekibin 2006 Dünya Kupası'nda Türkiye'ye final oynatması gerekir. Bu ekibin en önemli görevi Dünya Kupası'nı Türkiye'ye getirme görevidir. Aziz milletimiz ve bizler bunu bekliyoruz" dedi.
Salonda bulunanlardan önemli bir konuda ricası olduğunu ifade ederek sözlerini sürdüren Bakan Şahin, "Futbol bir spordur, sporun önüne hiçbir şeyi getirmeyelim. Sporun spor olma özelliğinin önüne bir şey gelmesin. Eğer bunun önüne başka bir şey getirirsek, yaptığımız iş futbol, spor olmaktan uzaklaşıyor. Spordan Sorumlu bir arkadaşınız, kardeşiniz olarak futbol camiasından ve kulüplerden, yöneticilerden, TFF'den bir tek isteğim ve beklentim var: Sorunları kendi içinizde çözün, göbeğinizi kendiniz kesin. Yeni yasayı çıkarırken de amacımız buydu. Hatta yeni seçilecek arkadaşlara tavsiyem, futbol kulüpleriyle ayda ortalama 1 kez biraraya gelin. Problem varsa orda halledin. Medya önünde problemlerinizi tartışmayın. Sizler son derece medeni insanlarsınız, oturup konuşarak çözemeyeceğiniz problem yoktur. Yeni sezonun bu açıdan örnek bir sezon olmasını diliyorum" tavsiyesinde bulundu.
Türkiye'nin dünyada itibarının ve saygınlığının arttığına dikkat çeken Şahin, "Birçok yabancı spor adamının, futbolcunun dün Türkiye'de futbol oynar mısınız, takım çalıştırır mısınız dendiğinde tereddütler yaşadıklarını, gelmediklerini biliyoruz. Ama şimdi futbol açısından da spor açısından da Türkiye bir cazibe merkezi haline geldi. Hangisine teklif götürürseniz ülkemizde çalışmak için can atmaya başladı. Bu imkan ve fırsatının değerini hepimiz bileceğiz" sözleriyle cümlelerini tamamladı.
FİKRET ÜNLÜ, ÖZERKLİĞİN KORUNMASINA ÖZEN GÖSTERİLMESİNİ İSTEDİ Spordan Sorumlu Devlet eski Bakanı Fikret Ünlü de, genel kurul ile çok tartışmalı olduğu kadar çokta başarılı bir dönemi geride bıraktıklarını belirterek, "Hepsi Türkiye Futbol Federasyonu Yasası çerçevesinde gelişmiş olaylardır. Ben görevimi yaptım, arkadaşlarım da görevini yaptılar. 80 yıllık geçmiş olan federasyon tarihinin 4 yılını birlikte geçirdik. Bu dönem içinde yapılan tartışmalar esnasında başarılar üstün kılındı. Arkadaşlarıma başarılar katkılar için teşekkür şükran sunuyorum. Benim sizlere önerim şu: Hepimizin üzerinde duyarlıkla durduğu konu özerkliktir. Özerkliğin korunmasını sağlayalım. Bunda da önemli kural, genel kurulun hiçbir siyasal ve sosyal baskı altında kalmaksızın görevini yapıyor olmasıdır. TFF'nin özerkliği tartışma konusu olur, eğer TFF yasasındaki yetki ve sorumluluklarımızı kulüplerin üzerinde bir baskı aracı olarak, ayrı bir anlam kazandırırsak o genel kuruldan, federasyondan özerklik adına söz etmek zorlaşır. Bu hepimizin yararına bir olaydır diye düşünüyorum. TFF'den 20 yaş daha büyük olan kulüplerin yöneticileri var. Başarı ve başarısızlık var. Türk toplumunun en çok ilgi duyduğu sporun temsilcileriyiz. Özerkliğe göstereceğimiz hassasiyet boynumuzun borcudur" dedi.
MEHMET ATALAY, BİRLİK VE BERABERLİĞİN ÖNEMİNE DİKKAT ÇEKTİ Gençlik ve Spor Genel Müdürü Mehmet Atalay da, Türk sporunun yıllarca sıkıntılı günler geçirdiğini kaydederek, "Hezimetleri, rezaletleri gördük, şahit olduk. Türkiye'de TFF çok iyi yöne doğru ilerliyor. Geleceğe ümitle bakıyoruz. Büyük başarılar elde ettik, nice başarılar elde edeceğimize inanıyorum. Türkiye'de TFF'nin yanı sıra 46 tane daha federasyonumuz var ve izin versek sayısı 80'i geçer. Ama Türkiye'de futbolun başarısı kadar sporun adından söz etmek mümkün değil. Spor yapmamız, sporu daha iyi yerlere getirmemiz için el ele vermemiz gerekiyor. Futbolun cazibesi çok fazla. Ulusoy ve arkadaşlarına teşekkür ediyorum. Uyumlu çalıştık, kavga olmadı, barış oldu. Birlikte planlar yaptık. Bütün toplum örgütleriyle, kulüplerimizle sporu ayağa kaldırmamız, çağ atlatmamız gerekiyor bütün branşlarda. Dünyada olmayan gençlik biz de var. Hak eden kazansın, kazanan kim olursa olsun el ele çalışacağız, işbirliği yapacağız. El ele takım oyunuyla geldiğimiz noktadan çok ileri gidilebileceğini düşünüyorum. Çok ciddi başarılar elde ettik, daha iyilerini elde edebiliriz" şeklinde konuştu.
Atalay, Japonya'yı ve Kore'yi gazeteci olarak izlediğini, 2002 Dünya Kupası'nda alınan başarının Türkiye'deki ve dünyadaki Türklerin yaşayışını değiştirdiğini belirterek, elbirliğiyle Türkiye'nin sporda daha iyi yerlere gelebileceğini sözlerine ekledi.
"HİÇBİR GENEL KURULDA BU KADAR GÜVENLİK GÖRMEDİM" TFF Onursal Başkanı ve UEFA Asbaşkanı Şenes Erzik de, "Atanmış son, seçilmiş ilk başkan olarak gelecek günlere ışık tutması amacıyla geldiğimiz noktayı özetlemek istiyorum" diyerek başladığı konuşmasında, "3461 sayılı atamayı öngören, fakat özel hukuk hükümlerin etabı tüzel kişilikle adeta bir diktatöryayla, itiraf ediyorum, diktatöryayla göreve geldiğimizde tek amacımız vardı: Arkadaşlarımın birçoğu aynı ekipteydi. Türk futbolunu dünyada çağdaş, uluslararası düzeyde çim sahalarda ve kurumsal yapı olarak başarıya götürecek bir organizasyona kavuşturmak. Arada geçen yıllar özerklik ve demokrasi adına çok güzel sonuçlar getirdi" dedi. 1992 yılında Mehmet Ali Yılmaz'ın katkılarıyla TFF yönetiminin çağdaş federasyonların yönetimiyle entegrasyonunun sağlandığını kaydeden Erzik, "Her yasada her ana statüde bazı konulara girdiğiniz zaman, ince ayrıntılara bazı hatalı yaptırımlar olduğunu görüyorsunuz. Bunlar düzelmeyecek nitelikte değil. Ama dene-yanıl metodu tarihte başlamış, bugünlere kadar gelmiş ve halen de devam eden bir metot. Hiçbir yasa, hiçbir müessese, hiçbir zaman mükemmel olmaz. Kulüplerimiz de öyle, yasalarımız da, federasyonumuz da öyle. Hataları gördükçe düzeltme imkanı olur. Bu topluluk, bu konuda el ve güç birliğiyle çalışacak" diye konuştu.
FIFA ve UEFA'daki görevleri dolayısıyla çeşitli ülkelerin genel kurul organizasyonlarında bulunduğuna dikkat çeken Erzik, "22 yıldır UEFA ve FIFA'da görevliyim. 14 yılı UEFA İcra Kurulu'nda 10 yılı Asbaşkan olarak, son 4 yılı 1. başkan yardımcısı olarak. Hiçbir şekilde güvenlik tedbirlerinin dışarıda olduğu kadar görmedim. Rica ediyorum, bu manzarayı bir daha biz yaşamayalım, görmeyelim. Elbette ki gerekçeleri var. Biz bize yakışan manzarayı, tabloyu ortaya koymalıyız. Bu da bu genel kurul üyelerinin azmi, iradesiyle, özgür iradesiyle olacaktır. Bir daha İnşaallah görmeyiz diyorum" dedi.
Federasyonda yeni yönetimin daha iyi bir kurumsal yapı ve daha başarılı bir sportif ortam oluşturmak amacıyla seçileceğini kaydeden Erzik, Türk futbolunun gelişmesi için desteklerinin süreceğini kaydetti.
Yapılan konuşmaların ardından yönetim kurulu faaliyet raporları dağıtıldı ve ardından da bilanço hakkında bilgiler verildi.