AK Parti Merkez Yürütme Kurulu'nda, Binali Yıldırım, Numan Kurtulmuş, Ömer Çelik, Erkan Kandemir, Fatih Şahin, Hayati Yazıcı, Ali İhsan Yavuz, Hamza Dağ, Efkan Ala, Jülide Sarıeroğlu, Özlem Zengin, Mehmet Özhaseki, Nurettin Canikli, Vedat Demiröz, Mustafa Şen, Leyla Şahin Usta, Ömer İleri ve Çiğdem Karaaslan yer aldı.
AK Parti Sözcüsü Çelik, "Önümüzdeki dönemde 2023-2024 seçimleriyle ilgili olarak bu MKYK'mız partimizin en üst yönetim organı olarak içinden çıkardığı MYK'mızla birlikte bütün bu siyasi süreçleri yönetecek." ifadelerini kullandı.
Genel Başkan Recep Tayyip Erdoğan
Genel Başkanvekili Numan Kurtulmuş
Genel Başkanvekili Binali Yıldırım
Siyasi ve Hukuki İşlerden Sorumlu Genel Başkan Yardımcısı Hayati Yazıcı
Teşkilattan Sorumlu Genel Başkan Yardımcısı Erkan Kandemir
Seçim İşlerinden Sorumlu Genel Başkan Yardımcısı Ali İhsan Yavuz
Tanıtım ve Medyadan Sorumlu Genel Başkan Yardımcısı Hamza Dağ
Dış İlişkilerden Sorumlu Genel Başkan Yardımcısı Efkan Ala
Sosyal Politikalardan Sorumlu Genel Başkan Yardımcısı Jülide Sarıeroğlu
Sivil Toplum ve Halkla İlişkiler Başkanı Özlem Zengin
Yerel Yönetimlerden Sorumlu Genel Başkan Yardımcısı Mehmet Özhaseki
Ekonomi İşlerinden Sorumlu Genel Başkan Yardımcısı Nurettin Canikli
İnsan Haklarından Sorumlu Genel Başkan Yardımcısı Leyla Şahin Usta
Mali ve İdari İşlerden Sorumlu Genel Başkan Yardımcısı Vedat Demiröz
Çevre, Şehir ve Kültürden Sorumlu Genel Başkan Yardımcısı Çiğdem Karaaslan
Bilgi ve İletişim Teknolojilerinden Sorumlu Genel Başkan Yardımcısı Ömer İleri
Ar-Ge'den Sorumlu Genel Başkan Yardımcısı Mustafa Şen
Genel Sekreter Fatih Şahin
Parti Sözcüsü Ömer Çelik
TBMM Grup Başkanı Mehmet Naci Bostancı
TBMM Grup Başkanvekili Muhammet Emin Akbaşoğlu
TBMM Grup Başkanvekili Mustafa Elitaş
TBMM Grup Başkanvekili Mahir Ünal
TBMM Grup Başkanvekili Bülent Turan
TBMM Grup Başkanvekili Cahit Özkan
Kadın Kolları Genel Başkanı Ayşe Keşir
Gençlik Kolları Genel Başkanı Eyüp Kadir İnan
Toplantı sonrası açıklama yapan AK Parti Sözcüsü Ömer Çelik, "Kabine değişikliği Cumhurbaşkanımızın takdirinde bir konu. Bu tip durumlardaki bütün tahminler boşa çıkar. Ne zaman yapılacağı nasıl yapılacağı Cumhurbaşkanımızın takdirindedir. Listelerin uydurulmuş olduğunu görmüşsünüzdür.
Hepimizin odaklanması gereken konu kadınların kazanımların nasıl artacağıdır, kadına şiddetin önlenmesi için daha çok yapacağımızdır. Kadınların kazanımların artması politik bir tercih değildir, ahlakidir. Kim ne derse desin kadın haklarını güçlü bir şekilde savunuyoruz, bunu ahlaki bir zorunluluk olarak görüyoruz. Bunun altını çiziyoruz. Sistematik olarak geri bırakılmış, şiddetle karşı karşıya kalmış, kazanımları elinden alınmış kadınlara pozitif ayrımcılık uygulamak dengeyi bozan bir mesele değildir. Kadınlar onurlu, görkemli mücadelesi sayesinde elde edilmiştir. Kadınların görkemli mücadelesi aslında bir insanlık mücadelesidir." dedi.
AK Parti Sözcüsü Ömer Çelik, Fransa Cumhurbaşkanı Macron’un açıklamalarına ilişkin, “Herhangi bir somut kanıt olmaksızın bir devlet çıkıp bir başka devleti ‘benim seçimlerime müdahale edecek’ diye suçluyorsa, kendi demokrasisinin ne kadar kırılgan olduğunu, kendi seçim sisteminin güvenliğinin ne kadar zayıf olduğunu söylüyor demektir. Umarız bu ifadeyi düzeltirler. Bizim hiç kimsenin seçimlerine karışmak gibi bir arzumuz olamaz” dedi.
AK Parti Sözcüsü Çelik, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan başkanlığında gerçekleştirilen Merkez Karar ve Yönetim Kurulu (MKYK) toplantısının ardından önemli açıklamalarda bulundu. Fransa Cumhurbaşkanı Emmanuel Macron’un, Türkiye’nin, Fransa seçimlerine ’müdahale edebileceği’ iddiasında bulunmasına ilişkin sorulan bir soruyu yanıtlayan Çelik, “Macron’un, Cumhurbaşkanımızla yaptığı son görüşme son derece olumlu geçmişti. Bir takım sorunların ve söylemlerin paranteze alınması ve olumlu ajandaya odaklanılması şeklinde güçlü bir duruş sergilenmişti. Hepimiz Macron’un oradaki çizgisini korumasını arzu ederiz. Akdeniz, Suriye ve Libya’daki sorunlar konusunda müttefikimiz olan Fransa ile samimi ve yapıcı bir diyalog içerisinde olmak isteriz. Cumhurbaşkanımız muhataplarıyla bu diyaloğa açık olduğunu söylüyor. Macron’un geçmişteki üslubunu bırakarak video konferansta ortaya koyduğu yaklaşımı hepimiz olumlu bulmuştuk. O çizginin devam etmesini arzu ederiz. Macron’un açıklaması son video konferansta ortaya koyduğu çizgi ile uyumlu değil. Burada Türkiye’nin orada bir caminin Türkiye’nin arka bahçesi gibi kullanıldığı şeklindeki yaklaşım yanlış bir yaklaşımdır. Avrupa’daki aşırı sağcıların dilidir bu. Bu konuda açık bir diyalog içerisinde olmak isteriz” ifadelerini kullandı.
“Seçimlere müdahale ile ilgili herhangi bir devlet bir başka devleti suçluyorsa ortaya somut bir kanıt koysun” diyerek sözlerini sürdüren Çelik, “‘Ben böyle düşünüyorum’ gibisinden bir yaklaşımın diplomatik dilde yeri yoktur. Herhangi bir somut kanıt olmaksızın bir devlet çıkıp bir başka devleti ‘benim seçimlerime müdahale edecek’ diye suçluyorsa, kendi demokrasisinin ne kadar kırılgan olduğunu, kendi seçim sisteminin güvenliğinin ne kadar zayıf olduğunu söylüyor demektir. Umarız bu ifadeyi düzeltirler. Bizim hiç kimsenin seçimlerine karışmak gibi bir arzumuz olamaz. Tabi ki her ülkede Türkiye ile daha uyumlu çalışabilecek yönetimler iş başında olsun isteriz. Bölge sorunlarını beraber aşabileceğimiz yapıcı yönetimlerin iş başında olmasını isteriz. Ama bu başka bir şeydir” dedi.(AA-İHA)