İstanbul'da, terör örgütü DHKP/C'ye belediyelerden finans sağlandığı iddiasıyla 34 şüphelinin gözaltına alındığı soruşturmada, aralarında eski Sarıyer Belediye Başkanı Şükrü Genç, Melih Morsümbül, Kalender Özdemir ve Haydar Battal'ın da olduğu 12 şüphelinin ''terör örgütünü finanse etmek'' suçundan tutuklanmasına karar verildi.
Şüpheliler İsmail Yalnız, Muhittin Yetimler, Necati Demirci ve Hatice Yazlık'ın adli kontrol şartıyla serbest bırakılması kararlaştırılırken, diğer şüphelilerin hakimlikteki işlemleri sürüyor.
Şükrü Genç emniyette verdiği ifadesinde, ‘Ben DHKP/C Silahlı Terör Örgütü mensuplarına herhangi bir maddi destek sağlamadım. Mahallede örgüt adına yapıldığı devletin kurumları tarafından tarafımıza bildirilen bir binanın olduğu ve bu bina hakkında yıkım kararı bulunduğu belirtildi. Bunun üzerine İBB ve o dönem başkanlığını yürütmüş olduğum Sarıyer Belediyesi ve Emniyet güçleri ile birlikte, daha önce de Emniyet güçlerinin belirtmiş olduğu örgüt adına inşa edilen binanın yıkımı için kurumlar arasında bir tarih belirlendi ve Emniyet güçleri belirtilen yer ve tarihte gerekli tedbirleri aldılar. Yıkımın yapılacağı gün İBB araçlarının arızalı olduğu gerekçesiyle yıkıma katılmayıp herhangi bir araç göndermedi. Başkanı olduğum Sarıyer İlçe Belediyesine ait araçlarla birlikte Emniyet güçlerinin refakatinde belirtilen mahalledeki örgüte ait binanın yıkımı gerçekleştirildi’ ifadelerini kullandı.
Genç ifadesinde, "Yıkımdan sonra, esnaf ziyareti yapmış olduğum esnada, esnaflardan birisi yanıma gelerek, binayı yıktırdığımız için benim bahse konu örgüt tarafından şahsımı kastederek, “Sizin adınız örgütün ölüm listesine alınmış, kendinize dikkat edin' dedi. Ben, esnafın bana söylemiş olduğu bu bilgiyi o dönemki Sarıyer İlçe Emniyet Müdürü’ne ilettim. Aramızda yapmış olduğumuz bir sohbette de İlçe Emniyet Müdürü bana, örgüt tarafından evimin gözetlendiğini, bu sebeple de ikametim çevresinde emniyet tedbiri alınacağını söyledi. Bu olaylardan sonra da İstanbul Valiliği tarafından şahsıma koruma polisi görevlendirildi ve 1 adet taşıma ruhsatlı silahıma ek olarak 1 adet ruhsat daha verilerek toplamda 2 adet taşıma ruhsatlı silahım oldu. örgüt tarafından belediyemize kesilmiş olduğu beyan edilen 500.000 TL sözde para cezasının, örgütün bu yıkım sebebiyle olduğu yönünde duyum almıştım. Yine bu sözde para cezası kesilmesi hususlarını Emniyet görevlilerine ileterek kendilerinden de böyle bir hususun olup olmadığını teyit ettirdim. İlçe Emniyet Müdürü de bana, zaten devlet korumasında olduğumu ve herhangi bir kimseden korkmamam gerektiğini söyledi" dedi.
Yunus Güzel ve Hasan Öztürk isimli şahısları tanıyıp tanımadığı sorulan Genç ifadesinde, "Yunus Güzel isimli şahsı tanımıyorum. Hasan Öztürk isimli şahsı da başkanlık yapmış olduğum dönemde gerçekleştirdiğim esnaf ziyaretlerinden tanırım. Hasan Öztürk isimli şahsın herhangi bir örgüt ile irtibatı olup olmadığını bilmiyorum. Yukarıda bahsedilen 25 bin lira ile ilgili de herhangi bir bilgim yoktur. Herhangi bir kimseye de bahse konu örgüt adına para ödenmedi" şeklinde konuştu.
ifadesinin devamında, ‘Ben tekstil firmasını kesinlikle tanımıyorum. Hatice Yaz isimli şahsı, belediye başkanlığı yapmış olduğum dönemdeki okul ziyaretlerinden tanırım. Kendisi şu an hatırlayamadığım bir okulda müdür yardımcısı olarak görev yapıyordu. Kendisini başkanlığımıza almak için İl Milli Eğitim Müdürlüğü’ne talepte bulunduk. Gerekli yazışmalardan sonra başkanlığımıza gelerek göreve başladı. Belediyemize geldikten sonra değişik birimlerde müdürlükler yaptı. Kendisi işini çok temiz ve dürüst yapan, idealist bir öğretmendir. Herhangi bir örgütle irtibat ve iltisakının olabileceğine ihtimal vermiyorum. Firmanın belediyede kimle görüştüğünü bilmiyorum. Biz, Sarıyer Belediyesi olarak genelde her yıl 17-24 Nisan tarihleri arasında 23 Nisan Ulusal Egemenlik ve Çocuk Bayramı etkinlikleri düzenlerdik. Ülkemizin farklı illerinden ve çeşitli ülkelerden ilçemize davet edilen çocuklarla etkinlikler düzenlerdik. Bu etkinliğe katılan çocuklara da bazı hediyeler yaptırırdık. Yaptırdığımız bu hediyelik eşyaların üzerine de belediyemizin ismini bastırırdık" dedi.
Genç "DHKP/C terör örgütü, Armutlu bölgesinde yoğun bir şekilde faaliyet gösteriyordu. Gerek ilçe emniyet gerekse istihbarat görevlilerince o bölgede örgüte müzahir bir binanın olduğu tespit edilip, mahkemece yıkım kararı alınmış. İlgili görevliler bana gelerek bu konuyu aktardılar. Ben de gerek bağlı bulunduğum belediyedeki iş makinelerini gerekse İBB’den de temin ederek bu binanın yıkılması ile ilgili hazırlık yaptık. Emniyet güçlerinin belirlemiş olduğu tarihte, İBB araçlarını geri çekti. Bizim belediyemize ait araçlar da emniyet araçları ile birlikte yoğun güvenlik tedbirleri altında mahalleye giderek bahse konu binayı yıktık. Bundan dolayı da DHKP/C terör örgütü beni hedef durumuna koyarak ölüm listesine aldılar. Bu konuyu o dönemki İlçe Emniyet Müdürü de benimle paylaştı ve gerek konutumda gerekse belediye binasında gerekli güvenlik tedbirlerinin alınmasını sağlayarak şahsıma yakın koruma verilmesi hususunda da yardımcı oldu. Hedefi durumunda olduğum bir örgüte yardım etmem söz konusu olamaz. Ben, vatanını ve milletini seven bir Türk vatandaşıyım" ifadelerini kullandı.
34 şüphelinin gözaltına alındığı soruşturmada, aralarında eski Sarıyer Belediye Başkanı Şükrü Genç, Melih Morsümbül, Kalender Özdemir ve Haydar Battal'ın da olduğu 12 şüphelinin ''terör örgütünü finanse etmek'' suçundan tutuklanmasına karar verildi.
Nöbetçi sulh ceza hakimliği, şüphelilerden eski Sarıyer Belediye Başkanı Şükrü Genç, İsmail Erdem, Melih Morsümbül, Mahmut Serdar Kızılay, Kalender Özdemir, Sinan Çetiz, Haydar Battal, Yunus Bolukoç, Ahmet Serdar Demirtaş, Dursun Ceylan, Kaya Emir Dönmez ve İhsan Bulut'un "terör örgütünü finanse etmek" suçundan tutuklanmasına karar verdi
4 şüpheli adli kontrol şartıyla serbest bırakılırken, diğer şüphelilerin hakimlikteki işlemleri devam ediyor.
İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı Terör Suçları Soruşturma Bürosunca yürütülen soruşturmada, terör örgütü DHKP/C bünyesindeki sözde kurumların ihtiyaçlarını gidermek ve örgüte finansal destek sağlamak amacıyla İKOM kurulduğu belirlenmişti.
Soruşturmada, örgüt içerisinde faaliyet yürüten şüphelinin etkin pişmanlık hükümleri kapsamında alınan ifadesine göre, İKOM içinde faaliyette bulunan şüpheliler Doğan K. ve Yunus B'nin 2014 ila 2016 yılları arasında Ataşehir, Maltepe, Sarıyer ve Şişli belediyeleri ile görüşerek finansal destek talep ettikleri anlaşılmıştı.
Kazova Tekstil adlı firmanın, çalışanlarının işten çıkarılmaları ve alacaklarının ödenmemesi üzerine terör örgütünün sözde işçi yapılanması Devrimci İşçi Hareketi (DİH) tarafından ele geçirilip, 2014-2015 yıllarında Sarıyer ve Şişli belediyelerince gerçekleştirilen ihalelere girdiği belirlenmişti.
Söz konusu belediyelere yönelik müfettişlerce yapılan incelemede, ihalelerde yolsuzluklar görülmüş, ihale evrakı üzerinde usulsüzlükler belirlenmiş, Sarıyer ve Şişli belediyelerinden ihale yoluyla DHKP/C'ye finans sağlandığı tespitine yer verilmişti.
Terör örgütü DHKP/C'nin yapılanmalarından İKOM içerisinde 2, DİH ve Kazova Tekstil'de 12 şüpheli ile 2014-2016 yıllarında örgüte finans sağladıkları anlaşılan Ataşehir Belediyesi'nde 3, Maltepe Belediyesi'nde 5, Sarıyer Belediyesi'nde 8 ve Şişli Belediyesi'nde 8 olmak üzere toplam 38 şüpheli hakkında gözaltı kararı verilmişti.
Samsun, Bursa ve İzmir ile İstanbul'daki 31 adrese eş zamanlı düzenlenen operasyonda, aralarında dönemin Ataşehir ve Maltepe belediye başkan yardımcılarının da bulunduğu 34 zanlı gözaltına alınmıştı.
Gözaltına alınanlar arasında, suç tarihinde Ataşehir Belediye Başkan Yardımcısı olarak görev yapan, şu anda İstanbul Büyükşehir Belediyesine bağlı Medya AŞ'de yönetim kurulu üyesi olan Kalender Özdemir'in de bulunduğu, 13 şüphelinin halen belediyelerde aktif görevde olduğu öğrenilmişti. Şüphelilerden 2'sinin yurt dışında, 2'sinin ise cezaevinde olduğu belirlenmişti.
Söz konusu dönemde terör örgütü DHKP/C'ye şüphelilerce aktarılan para miktarının güncel kura göre 22 milyon 870 bin lira olduğu belirlenmişti.
(DHA-AA)