Terör örgütü DEAŞ’ın Türkiye’deki hücreleri yeniden hareketlendi. Cemevi, kilise ve kalabalık alanlara yönelik saldırı planları nedeniyle MİT ve Emniyet nokta operasyonlara başladı.

Güvenlik uzmanlarına göre, terör örgütü DEAŞ’ın Türkiye’deki hareketliliği Suriye’deki gelişmelerden bağımsız değil. Eli kanlı örgüte, eş zamanlı saldırı talimatı verildi.
MİT ve Emniyet hücrelere nokta operasyonları başlattı. Güvenlik kaynakları terör örgütünün Türkiye’de infiale sebep olacak eylemler peşinde olduğu, cemevi, kilise ve kalabalık alanlara saldırı planladığı bilgisini paylaştı. Türkiye Gazetesi'nde yer alan habere göre yine Türkiye ve Suriye sabotaj eylemleri için Irak’ın Süleymaniye bölgesinde İsrail istihbaratı Mossad tarafından özel operasyon odası kuruldu. SDG bölgesinde DEAŞ kimliği kazandırılan PKK teröristlerin burada aktif rol aldığı belirtiliyor.

Güvenlik güçlerinin uzun zamandır iz sürdüğünü belirten Eski Emniyet İstihbarat Daire Başkanı Bülent Orakoğlu “Hareketlilik yakından takip ediliyor. Farklı istihbarat servislerinden destek alsalar da nihai unsur İsrail istihbaratı Mossad. Bunlar kesin biçimde dışarıdan koordine ediliyor. MİT ve Emniyet Teşkilatlarımız bu kumpasın farkında. Türkiye’yi yeniden kendi kabuğunda sıkışmış bir ülke hâline getirmek istiyorlar ama başaramayacaklar” dedi.
Suriye’de bir dönem kritik görevler üstlenen eski istihbarat şefi Muhammed Ali Melhim de DEAŞ için son altı ayda özel bir yol haritası belirlendiğini ifade etti.
Örgütün son birkaç haftada Halep, İdlib, Humus, Hama, Lazkiye, Şam ve Tartus’ta 20’den fazla eylem gerçekleştirdiğini hatırlatan Mülhim, “Suriye ve Türkiye’de DEAŞ görünümlü her faaliyet aslında PKK-DEAŞ müşterek eylemidir.
Çünkü tüm taktik ve strateji Kamışlı’da belirleniyor. Suriye içinde 500’den fazla militan dolaşıyor. Bunların çoğu da SDG bölgesinden çıkan teröristler. Aynı şekilde Türkiye’deki hücreler de uyandırıldı. Bütün terör eylemlerinin odak noktasında PKK-SDG bölgesiyle ilgili süreci sabote etmek var. Muhtemel operasyonu engellemek adına çok büyük çaplı saldırılara karşı hepimizin hazırlıklı olması gerekiyor. Bazı hücrelerde kimyasal unsurların da bulunduğuna yönelik istihbarat alıyoruz.

Palmira’da ABD heyetinin de içerisinde olduğu konvoyu hedef aldılar. Humus’ta Hazreti Ali Camii’nde bomba patlatan da aynı örgüt. İki gün önceki Lazkiye ayaklanması da PKK-SDG’ye yapılacak saldırıya karşı set olma amaçlıydı. Lazkiye’deki DEAŞ militanları Nusayrilerle birlikte hareket etti.
Yakın dönem Suriye ve Türkiye’de bazı dini merkezlere saldırılar gerçekleşebilir. Toplumun sinir uçları ile oynayan bir eylem planı dâhilinde hareket ediyorlar. Çok büyük çılgınlıklara başvurabilirler” diye konuştu.
Okuyucu Yorumları 0 yorum